❄ Aşk İzlerim | Alıntı

1.9K 88 20
                                    

Gözlerini devirerek açtı çalan telefonunu. "Tamam, Banu. Geliyorum. Çıktım evden, yeter! Taciz etme beni artık!"

"Kızım benim saçlarım bitti, seni bekliyoruz! Acele et, hadi!"

"Tamam, az sonra oradayım." Telefonu kapatıp adımlarını hızlandırdığında etrafına bakmak aklının ucundan bile geçmemişti. Sokağın sonuna kadar başı önünde aceleci adımlarla yürürken sert bir cisme çarptığını fark ettiği an korkuyla irkildi. Başını kaldırdığında o tanıdık bakışlar kalbini ısıtırcasına Derya'ya bakıyordu.

Unutmuştu. Vallahi de billahi de unutmuştu. Ama ne çare! Adam ta mahallesine kadar gelmişti, bunda kendisinin suçu neydi? Açıkçası genç kız bu durumun evrensel bir yasa olduğunu düşünüyordu. Yasanın adını henüz tanımlayamamıştı ama bunun başka bir açıklaması olamazdı. Ne kadar hatırlamıyormuş gibi davranmaya çalışsa da bakışları onu ele veriyordu. Bu yüzden başını tekrar önüne eğdi ve "Affedersiniz." diyerek yoluna gitmeyi tercih etti. Genç adam arkasından seslendiğinde ise ilk defa onun sesini duydu.

"Önüne bakmamayı alışkanlık haline getireceksen hayat sigortası yapmalısın. Benim yerime kamyonla da çarpışabilirdin ve o zaman bu kadar şanslı olmazdın."

Gerçekten utanmıştı hatta başından kaynar sular dökülmüş gibi hissetti. Çünkü rezil olmuştu, yüzünün alev aldığını hissedebiliyordu. Normal bir insan bu kadar abartıp önemsemezdi belki ama o Derya'nın hoşlandığı çocuktu ve ömrünün sonuna kadar genç kızı bir sakar gibi hatırlaması muhtemeldi. Muhtemelen hiç hatırlamazdı, bu olasılık daha üzücü gelmişti. Arkasını döndü ve onunla göz göze gelmemeye çalışarak "Tekrar özür dilerim." dedi. Tekrar konuşmasına fırsat vermeden oradan uzaklaştığında yüzü halâ pancardan halliceydi.

...

Aşk İzlerim | İz Serisi 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin