bölüm 1

3K 453 604
                                    

Arkadaşlar bu ilk deneyimim. Yorumlarinizi çok merak ediyorum. Kitap yazmayı 5 yıldır çok istediği halde sürekli erteleyen bir kul.
(Medyadaki BİRKAN)

Dışarıdaki havanın ne kadar güzel olduğuna aldırmayarak apar topar getirildiği ve zorla kapatıldığı, küçük ve havasız odadan nasıl çıkacağını düşünüyordu. Paçayı nasıl kurtarırımın derdine düşmüştü.

Kapı birden açıldı, içeriye kalıplı, uzun boylu ve gözlerinden öfke fışkıran üniformalı bir polis memuru girdi.
Çok sinirli görünüyordu ve hışımla karşısındaki sandalyeye oturdu, yakasında Volkan yazıyordu.

"Lanet olsun! Çok kötü bir gün geçiriyorum ve seninle sohbet etmek en son isteyeceğim şey. Şimdi bana ne olduğunu hızlı ve doğru bir sekilde anlat."

Durdu.
Soluklandı.
Karşısında korkudan sinmiş ve gözlerini kaçıran adamı görünce sesinin biraz yüksek çıktığını fark etti.

Adam derin nefes aldı.

"Ben bir şey yapmadım yemin ederim. Bir anlık boşluğuma denk geldi. Kadınında çantasını açık görünce! Dayanamadım memur bey çok zor günler geçiriyorum. Kaç gündür sokakta yatıyorum. Yoksa hayatta hırsızlık yapacak, hele ki bir bayanın cüzdanını çalacak birisi değilim."

Gözleri doldu. Önüne baktı.

Polis memuru kim bilir kaçıncı kez bu tarz şeyler dinliyordu. Gözlerindeki öfke daha geçmemişti ama adama değil yorgunluğuna öfkeliydi.
Yirmi dört saattir ayaktaydı ve artık uyumak istiyordu.
Adam tam ağzını açıp bir şeyler söylemeye devam edecekti ki
polisin telefonu çaldı.

"Alo! Evet Burak ne oldu?"

Karşı taraftan heyecanlı bir ses bir şeyler anlatıyordu. Polis bir an dondu kaldı. Daha sonra hızla kapıyı çekip çıktı.

Adam sevindi, bu sinirli polisten kurtulmuştu. Ve biliyordu ki yenisi gelecekti.
Bir şey olmuştu. Belli ki kötü bir haber almıştı. O yüz ifadesinin başka açıklaması olamazdı.
.....
Polis Volkan telefonu kapatıp hızla karakoldan çıktı, arabasına atladığı gibi ormanın yolunu tuttu.
Çok şaşkındı.
Telefondaki meslektaşı ve sevdiği arkadaşı olan Burak'tı ve ona abisinin ormana giden yolda ölü bulunduğunu, hemen gelmesini söylemişti.
Şok olmustu.
Hayır bu olamazdı.

Evet abisi Birkan pek akıllı duran biri değildi. Volkan'ın aksine bir meslek sahibi bile olamamıştı, biraz da haylazdı.
Ama ne olmuştu da düne kadar sapasağlam karşısında duran abisi bugün ölmüştü ya da öldürülmüştü?

Olay yerine yaklaşınca yavaşladı ve durdu. Bitkin durumdaydı ağlamakla ağlamamak arasında gidip geliyordu. Abisini çok sevdiği söylenemezdi. Yaptığı bazı şeyleri hiç onaylamıyor ve arada bir daha düzgün birisi olabileceğini söyleyip duruyordu.

Yerdeki cesedi görünce daha fazla dayanamadı ve gözlerinden farkında olmadan yaşlar akmaya başladı.
Abisiydi.
Kendini boşlukta hissetti.
Göğsü sıkışıyordu. Adını koyamadığı bir his vardı içinde. Kendisinden iki yaş büyük olan abisi kanlar içindeydi. Kafasında ve göğsünde kurşun delikleri vardı.
Kalbinin sıkıştığını hissetti.

Arkadaşı Burak koluna girip kenara çekti.
"Gel Volkan, geç şuraya. Biz de yaklaşık bir saat önce haber aldık ve hemen geldik. Birkan abi olduğunu görünce bende şok oldum! Hemen seni aradık. Nasıl olduğunu henüz bilmiyoruz ama kafasında ve göğsünde kurşun izleri var. Arkadaşlar araştırıyor ama kim, neden yapar ki?"

Kusursuz İkiliWhere stories live. Discover now