36.bölüm

1K 69 94
                                    

Murat bey deli gibi etrafına bakındı. hasta bakıcısını aradı gözleri. Onu göremeyince umutsuzca kendine doğru gelmekte olan oğlunu beklemeye başladı. Kenan babasını yalnız görmenin şaşkınlığını yaşarken babasına doğru ilerlemişti.
Duyulmasını istemediği ses tonuyla;

"Baba burda ne işin var? Seni neden bıraktılar. Bu saatte nasıl geldin buraya!" Kenan arka arkaya sıraladığı sorusunu sorarken,Murat bey görünmüş olmanın verdiği huzursuzluk ile deli gibi etrafına bakınıyordu.Bakıcısını görememişti etrafta ama torunu Kerem'in, kendine yönlendirdiği bakışlarını görüp ürpertmişti.
Oğlunun dediğini duymayacak haldeydi.

Kerem iki kadının burda beklemesini söyleyerek,Murat beyin olduğu yöne doğru yürümeye başladı.

Murat bey korku ile kendisine doğru gelen torununa bakıyordu.

Kenan babasının nereye baktığını anlamak için, babasının baktığı yöne başını çevirdi.

Kerem'in hırçın bir şekilde kendilerine doğru geldiğini görerek,tatsızlık çıkmasın diye tekerlekli sandalyeyi tutup ,bahçeden uzaklaştırmaya başlamıştı .

Böyle bir günde, dede ve torunu arasında kavga çıksın istemiyordu.

Hızla yol almış bahçeden ve evden uzaklaşmışlardı. Kenan babasını kimin getirdiğini merak ediyordu.
Babasına bunu sormuş, fakat Murat bey korkudan cevap verememişti.
Aklı torunun'un bakışlarında kalmıştı.
Kenan etrafına bakındı, fakat kimseyi görmeyince yürümesine devam etti.

Kafasında babasını nereye götüreceğini düşünüyordu. Yanında kimse yok tu! Vardı da ,acaba babası mı o kişiyi uzaklaştırmışdı kendisinden?.

Kenan bunları düşünürken kolunun sıkı bir şekilde tutulduğunu görerek düşüncelerinden sıyrılıp kendine gelmişti. Kafasını çevirip arkasına bakınca kerem'i gördü.

Kerem'e bakınca onun derin nefes aldığını görerek, içten içe endişe duymuştu.

Kerem biraz ilerleyip ,Dedesinin önünde durdu ve alaylı bir şekilde konuşmaya başladı.

"Hop hop, dur bakalım! Kimi görüyorum burda!
Murat bey böyle olmadı ama,uzakta durup nişanı izlemek de ne demek oluyor! Siz yabancı mısınız lütfen! Ayıp oluyor , size yakıştıramadım bunu."

Kenan tedirgin gözlerle yiğenin,alaylı konuşmasını dinliyordu.

Murat bey ise kızarmış ,kafasını önüne eğip, cevap vermemişti.

Kerem sessizliğe bürünen dedesine daha çok sinir olmuş, ona doğru eğilip yüzüne bakarak;

"Gerçi senin yüzün olsa burda işin olmaz dı dimi !
Kim bilir buraya gelebilmek için kimlere para verdin de seni bıraktılar.
Sen alışıksın,para vererek işlerini halletmeye.Bize sökmez senin paran hangi nedenle buraya geliyorsun!
Torunum'un nişanı için geldim deme,burdan uçarım sana! Sen kendini hangi seviyede görüyorsun bilmem ama, bizim gözümüzde seviyen sıfır. Sen kim olduğunu sanıyorsun.Kendini bir şey sanma Murat bey! Bizim için sen, bir hiçsin anlıyormusun hiç . Senin yıllar önce elini çektiğin gibi bizim üstümüzden.
Bizde seni istemiyoruz şimdi !
Kardeşimin bu mutlu gününde varlığınla gölge düşürme nişan'a.
Git burdan,kalkmış nişanı izliyorsun.
Sen anca böyle yabancı gibi
uzaktaaan izlersin nişanı ...anladın mı? uzakkktaaannn"

Murat Bey, zamanında saygıyla önünde düğmesini iliştiren torunun'un ağır lafları altında ezilmiş, Torun'unun kendisine nefret ile bakan gözlerinden ūrpermişdi.

Rüyası gelmişti aklına. Kerem rüyasında elindeki maşayı ısıtıp ısıtıp, dudaklarına vuruyor, en son kılıç'ı alıp kalbine saplıyordu. Kerem'in şuan ki bakışı ile rüyasını hatırlamıştı. Bütün bunları hak ettiğini düşünen Murat bey ;

Aşk ve Gurur (Amzeni) Tamamlanmış HikayeWhere stories live. Discover now