2. BÖLÜM

76.4K 3.4K 1.1K
                                    

Gözleri kör edecek karanlık içinde attığım her adımda daha da kaybolurken içimdeki umut ışığı attığım her adımla beraber biraz daha sönüyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözleri kör edecek karanlık içinde attığım her adımda daha da kaybolurken içimdeki umut ışığı attığım her adımla beraber biraz daha sönüyordu. Endişeliydim. Korkuyordum. Ve sanırım ağlıyordum.

Neredeydim?

Gözlerimi aniden açıp doğrulduğumda aydınlığın verdiği rahatsızlıkla yüzümü buruşturdum. Gözlerim kırpışırken birkaç derin nefes alıp etrafa bakındım.

Evimde, odamdaydım.

Elimi saçlarıma götürerek saç diplerimi kaşırken dün olanları anımsadım. En son Nart'ın arabasına binmiş ve düşüncelerimin beni kendilerine tutsak yapmalarına müsaade etmiştim. Sonrası yoktu. Uyumuş olmalıydım. Demek ki beni buraya kadar taşımıştı.

Bu teorim kaşlarımın iyice çatılmasına neden olurken ayağa kalkıp zemine bastım. Üzerimde dün giydiğim eşofman ve tişört vardı. Ayakkabılarım ve çoraplarım yatağın kenarına rastgele fırlatılmıştı. En garibiyse muhtemelen beni buraya getirmiş olan Nart, klimayı da açmıştı.

Bu durumu daha fazla kurcalamadan kendimi duşa attım. Yarım saat kadar duşta kaldıktan sonra seri şekilde üzerimi giydim. Ardından saçlarımı kurulayıp topladım, telefonumu elime alarak aşağı indim. Kahvaltı yapacak kadar keyifli hissetmiyordum. Bu yüzden bir dilim ekmeğe Nutella sürüp yiyerek dışarı çıktım. Sabahın erken saatleri olduğu için hava biraz serin sayılırdı.

Yavaş adımlarla ilerlediğim sokağı bitirip anayola geldiğimde en kısa sürede sahile vardım. Kumluca güzel bir yerdi gerçekten de. Buram buram yaz kokan, her tarafta gülümseyen kişilerin olduğu bir yerdi... Her yaz Antalya'ya gelmeme rağmen ailemle gittiğim yerler haricinde pek tanımazdım burayı. Genelde kumsala, restoranlara giderdik.

Fakat Antalya'nın gece hayatıyla henüz tanışmamıştım. Çünkü bu zamana kadar annem gece hiçbir yere çıkmama izin vermezdi. Sadece bir yer dışında tabii. Babamın patronu Taner amca ve aynı zamanda Erkan'la Serkan'ın babasının otellerindeki bara giderdik ara sıra. Bunun için tabii günlerce onu ikna etmem gerekirdi. Yoksa kesinlikle izin vermezdi.

Annem, geri kafalı bir insandı babamın aksine. Bu zamana kadar her şeyime karışmış, beni yönlendirmişti. Aslında Metin'den önce de ben bir kafeste yaşıyordum. Metin kafesimin kilidini daha sağlamlaştırmıştı sadece.

Sahildeki boş banka oturdum. Bakışlarım etrafta gezinirken bir grup dışında pek insan göze çarpmıyordu. Voleybol oynayanlara dikkat kesildiğimde, iki kişinin tanıdık gelmesiyle onlara baktım dikkatle.

Nart ve Yusuf.

Nart yanındaki Yusuf'a pas attığında, Yusuf da topu manşetle karşı takıma attı. Sonrasında esmer bir kız topu parmak uçlarında arkadaşına göndererek takımının smaçla öne geçmesini sağladı. Kulaklarıma kadar gelen kahkahalar, grubun samimiyeti dudaklarımın kıvrılmasına neden olurken o sırada Defne'den mesaj geldi.

YEŞİLİ SEVMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin