Bölüm-1: Sakar Çocuk

3.8K 288 142
                                    

İlk bölümü bu hafta,atmayacaktım ama vişneli turtamın moralini bozmuşlar, belki biraz,morali yerine gelir diyerekten paylaşım dedim.O ne dediğini bilmeyen insanları önemseme bitanesi 💗💗💛💛❤o∩_∩o💋💋

''Kim Jongin, Bay Kim Jongin bakar mısınız?''

Jongin kendine lanetler ederek kafasındaki siyah şapkasını biraz,daha yüzüne indirip hızlı adımlarla bulunduğu marketten çıktı.

Altı üstü lanet olasıca bir ramen yemek için menajerinden kaçmış ve bu ıssız marketi bulmak için yarım saat harcamıştı.Ama yine yakalanmıştı.

"Lanet olsun işte çok yakışıklı ve ünlüyüm "diye söylenip arabasına binmesiyle telefonunun çalması bir olmuştu

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

"Lanet olsun işte çok yakışıklı ve ünlüyüm "diye söylenip arabasına binmesiyle telefonunun çalması bir olmuştu.

Al işte baş belası menajer hyungu evde olmadığını fark etmişti.O kadar özenle yatağına yastıklar yerleştirip kıymetli yorganını üzerine kapatmıştı.Biraz daha uzun fark edilmemek için...

Derin nefesle alıp aegolu bir şekilde "Hyung~"diyerek. Telefonunu açtı.

''Hyung mu?, Lan sen beni işimden kovdurup, beş çocukla ortada mı bırakacaksın velet "diye kürkrerken Jongin arsızca gülüyordu.

''Hyung,beş değil bir çocuğun var ve eşin baş editör ortada kalmazsın,ben kalırım ama sen kalmazsın "diye kahkaha atarken karşısındaki adam tanrıdan böyle bir baş belasına neden menajer olduğunu sorguluyordu.

"Kapa çeneni ve hemen eve gel yetişmemiz gereken bir program var! "

"Hyung gelemem yani bak gerçekten çok i hatta çok çok ama çok isterdim gelmeyi inan ama gelemem."diye arabasını çalıştırmış yola koyulmuştu.

''Ne demek gelemem,delirdin mi?Neredesin ben geleceğim yanına!"

''Sende gelemezsin çünkü evden kaçtım, hıh, söylememeliydim, yağ hyung telefonlarını da açmayacaktım "dedikten sonra telefonu menajerinin yüzüne gülerek kapattıktan sonra okyanusla. aralarında uçurum olan yolda sürmeye devam etti.

Çevresinden bunalıp, tükenmişlik sendromuna girmiş gibi hissediyordu ve gerçekten de kaçmıştı.
Bir kaç gün kimse fark etmeden Jeju da kafasını dinleyebilirdi en azından.Bu düşüncesi ta ki aniden yola atlayan küçük bir şeyle fren yapmasına kadardı.

Bir kaç küfür savurup arabadan hızla indiğinde sırtına ona dönük, yere oturmuş dizlerini ovalayan bedenle gözleri kocaman açıldı.

"TANRIM!Delirdin mi sen? "diye bağırmaya başlayıp cümleler sıralayacakken arkasını korkuyla ona dönen çocukla tüm küfürlü cümlelerini yutmak zorunda kalmıştı.

Bembeyaz teni,gözleri bir penguenin ki kadar açık,kalın kırmızı dudakları acıyla gerilmiş çocuk ona bakarken gerçekten de konuşmayı unutmuştu.Adının ne olduğunu sorsalar onu bile söyleyemeyecek durumdaydı.

ONE AND ONLY(Kaisoo)Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt