25. Bölüm

11.7K 856 18
                                    

Yetti artık ama, o cadalozu yolarım ben! Ki eskiden olsa yolardım da! Şimdi yolmamı engelleyen şey ne?!

'Ayşe kızım, kim tutar seni?!'

Hazır yola koyulmuşken gidip babasını yolacağım!

Elimde topladığım eteğimle Ahmet ağanın kapısını destursuzca açtım. Hatta açmadım, resmen içeri yuvarlandım! Ayağa kalkan adama -boyumun ondan uzun olmasının avantajını kullanarak- tepeden baktım ve inanın bundan çok keyif aldım...

"Ne oluyor ka-"

"Ne oluyor öyle mi?! Sizin kızınız içeride benim kocamı sahipleniyor! Benim kocamı!"

Sözcüklerime itinayla vurgu yaparken adım adım yaklaşarak karşımdaki ağa bozuntusunun burnunun dibine girmiştim. Son sözlerimi söylemeden önce işaret parmağımı adamın suratına doğrulttum ve resmen kükredim.

"Eğer siz o kızınızı kocamın başından def etmezseniz ben saçlarından sürükleyerek kapıya atacağım! Ve inanın bana... Dediğimi yaparım!"

Sözlerimi bitirdikten sonra resmen yukarlardan bir yerlerden dünyaya düşmüşüm gibi geldi ve derin bir soluk verip sanki hiçbir şey söylememişim gibi etrafa kısa bir bakış attım. İçerde bulunan ve muhtemelen benim davranışım üzerine şoka giren iki adama ve ağaya can alıcı bir gülümseme bahşettim.

"Anlaştığımızı umuyorum Ahmet ağa? Şimdi izninizle eşimin yanına gitmem gerekiyor."

Saçlarımı savurarak dışarı çıkarken gülümsemem hala yüzümdeydi.

Oh be! Rahatladım... Ben ki o Oğuz denen hadsize kaç defa haddini bildirmiş insanım, bir ağa bozuntusuna ve tek sıfatlı kızına mı boyun eğeceğim?! Hah! Eğer böyle düşünüyorsanız Ayşe İnci Karahan Mirova'yı hiç ama hiç tanımamışsınız demektir!

Ben kocamın yattığı kapının önüne geldiğim sırada kapı açıldı ve Ayça ile daha önce mutfakta gördüğüm yardımcılardan biri dışarı çıktı. Ayça'nın yüzündeki gülümsemeyi görünce onun kolundan tuttup durdurdum. Tek kaşını kaldırıp bana yine tepeden bakınca tek kaşımı kaldıramadığımı hatırlayıp kıza daha da sinir oldum ve tırnaklarımı dirseğine geçirip ona dil çıkardım!

Evet, pişman değilim! Şaşkın suratının keyfini çıkarıp onu ileriye iteklerken kendimi hızla odaya atıp kapıyı çarparak kapattım. Gitsin yesin azarı babasından!

Haince sırıtmam kocamın acıyla inlemesiyle son buldu... Hızla koştum ve yaralı Zeus'umun kafasını yavaşça kucağıma koyup çenesini okşamaya başladım. Beni hissetmiş olacak ki sayıklamayı kesti. Biraz sonra da ateşi dindi. Hep o zekası eksik insan parçası yüzünden! Kocamın bünyesi o kadına tepki veriyor demek ki, bakın ben yanına gelince nasıl da toparlandı!

"İncim..."

"Buradayım Rüzgar."

"İyi misin?"

Kocamın siyah saçlarını terli alnından çekerken kıkırdadım.

"Bu soruyu benim sana sormam lazım. Sen iyi misin?"

"Daha iyiyim."

"Daha iyi gözüküyorsun."

Bana gülümseyip koltukta doğruldu. Saçlarımı yüzümden iteleyip bana dikkatle bakmaya başlayınca huzursuzlukla kıpırdandım.

Yaptım Bir Delilik [Tamamlandı]Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu