9 -Kırık kalpler-

Start from the beginning
                                    

Emre kolundan yapışıp "Nereye?" diye sordu.

Eli ile bir süredir onları izleyen kısa saçlı esmer kadının olduğu tarafı işaret etti.

Emre istemese de kolunu bırakıp ne istiyorsa onu da yapmasına izin verdi.

Mert kadının yanına gittiğinde kadın gülümsedi ve kulağına bir şeyler söyledi.

Mert'in duyduklarıyla dudağının kenarı kıvrıldı ve kolunu kadının omzuna attı.

Leyla karşısındaki manzarayı izlerken sinirinden o kadını öldürecek duruma gelmişti.

Bulut baktığı yere bakınca "Bu adam eniştemin ortağının oğlu değil mi?" diye sordu.

Ela da Mert'i farkedince Leyla'ya bakmıştı ama kardeşi yanlarında değil gibiydi.

Bulut'un sorusuna kendisi cevap vermişti.

Leyla "Ne?" diye sorarken bakışlarını zorla ayırmıştı ikiliden.

Ela Leyla'nın durumundan şüpheleniyordu.

Yoksa aşık mı diye düşünüyordu.

Bulut yeniden konuşmaya başladı.
"Ben yarın eniştemle konuşacağım. Artık zaman kaybetmek istemiyorum."

İki kadın da aynı anda "Ne?!" diye yüksek sesle tepki vermişlerdi.

Bulut onların tepkilerini umursamadan "Ela'nın durumu malum, en kısa zamanda konuşmamız gerekiyor. Yani yarın!"

Ela ailesinin vereceği tepkiden çok korkuyordu. "Ya karşı çıkarlarsa?" derken gözleri dolmuştu.

Destek almak için dolu gözlerle kardeşine bakıyordu.

Leyla ablasının halini görünce yanağını öptü ve "Abla sen onlar için çok değerlisin, Bulut da öyle. Sizi anlayacaklardır." dedi.

Sonra Bulut'un da tedirgin ve karışık duygulae içinde olduğunu anlayıp ona da sarıldı.

"Benim kiymetlim baba oluyor. Teyze oluyorum ya. Bundan güzel bir şey mi var?"

Leyla sevdiklerinin üzüntüsünü ve tedirginliğini görünce kendi kırgınlığını unutmuştu. Şimdi kendi yaralarını düşünecek durumda değildi.

Ablası ve sevdiği adam kavuşmalı, bebeklerini sağlıklı bir şekilde kucağına almalılardı.

Bir süre konuştuktan sonra üçlünün sohpetini Mert bölmüştü.

Leyla Mert'in sarhoş olduğunu daha sesini duyduğu anda anlamıştı.

Neden içmişti ki?

Beyaz gömleğinin düğmelerinden şirketteyken sadece biri açıktı ama burada üçü. Kollarını yarıya kadar sıyırmıştı. Her zaman şekilli olan saçları dağılmıştı.

Elbette ki Mert'i incelemiyordu!

"Görsel hafızam iyi!" diye destek çıktı kendine.

Ateş'in İzleri Where stories live. Discover now