1. Bölüm (Düzenlendi)

9.7K 365 11
                                    


Evin yaşlı kahyası odanın kapısını çaldı sıkıntıyla. İçeriden onay alınca kapıyı açıp içeri girdi. "Kemal Bey, kızınız geldi efendim."

Kemal Bey bitkin çıkan sesiyle "Buraya gelsin." diye buyurdu.

Kahya, beyin isteğini yerine getirmek için odadan ayrıldı. Kahyanın gitmesinden bir kaç dakika sonra odaya Kemal Beyin kızı girdi. Daha on sekiz yaşında lise öğrencisi bir kızdı. Genç kız geldiğini belli etmek için hafifçe öksürdü.

Kemal Bey kafasını kapıdan tarafa çevirdi ve kızını gördü. Tıpkı annesinin gençliğiydi genç kız. Kömür karası saçlar, narin bir beden ve toprak kokan bir çift göz..

Ona bakmak, hayatında sevdiği tek kadına bakmak gibiydi yaşlı adam için. Sevdiği kadının aksine kızının gözlerinde hiçbir ifade yoktu. Bakışları boştu. Bir ölünün gözlerine yakışacak kadar boş..

Oysa sevdiği kadın gözleriyle anlatırdı herşeyi. Üzgünse eğer, hemen o topraklar yaşa bulanırdı. Kızgınsa, ateşler çıkardı o kutsal topraklardan. Huzurluysa eğer gözlerini kısardı hafiften. "Gel buraya, yanıma otur." dedi kızına bakarak.

Genç kız hiçbir şey demeden yatağın yanındaki tekli koltuğa oturdu. Gözlerini odadaki her yerde gezdirdi yaşlı adam haricinde. Ona bakmak içinden gelmiyordu.

"Hoşgeldin kızım. Nasılsın?"

"İyiyim Kemal Bey."

Böyleydi işte kızı. Bir kere olsun baba dememişti kendisine. Ama kızamıyordu yinede. Çünkü biliyordu ki bunun sorumlusu kendisiydi. Ona babalık yapmamıştı ki kızından baba demesini beklesin.

"Seni buraya son kez görmek için çağırdım. Ve sana son isteklerimi söylemek için."

Genç kız yaşlı adamın yüzüne çevirdi boş bakışlarını ama hiçbir şey demeden adamın konuşmasını bekledi.

Kemal Bey devam etti. "Henüz liseye gidiyorsun, biliyorum. O yüzden sen okulunu bitirene kadar vekaleti Nuri amcana verdim. O yönetecek şirketi, okulunu bitirince sen geçeceksin başa." Nefes almak bile zorluyordu onu. Durup dinlendi ve devam etti. "Liseye ve üniversiteye Amerika'da devam edeceksin. Anlaşıldı mı kızım? Bir de Oğuz'u yanına almanı istiyorum. Ona sahip çık."

"Oğuz kim?" O kadar tek düze bir sesle sormuştu ki, onu duyan herkes onun merak etmediğini, öylesine sorduğunu düşünürdü. Evet Oğuz'un kim olduğunu merak ediyordu ama asla sesine ya da suratına yansıtmıyordu duygusunu.

"Oğuz'u evlat edindim kızım. Onu öz kardeşin gibi sev."

"Demek çok istediğiniz erkek evlada kavuştunuz."

"Senin düşündüğün gibi değil. Sadece ona kalacak bir ev, okuması için fırsat ve bir isim verdim. Tüm mal varlığım senin."

Kızı yıllarca onu erkek olmadığı için sevmediğini düşünüyordu. Ama yanılıyordu. Kemal Bey kızını hayattaki herşeyden çok sevmişti ama bunu hiçbir zaman gösterememişti. Onu sevmek yaşlı adama acı vermişti, sevmek istememişti. Bu yüzden onu kendinden uzağa göndermişti. Yıllarca kızını uzaktan takip etmiş, başını belaya soktuğunda en yakın arkadaşı Nuri Beyin aracılığıyla yardım etmiş ve uzaktan uzağa sevmekle yetinmişti.

SEVDA BİR ATEŞ (askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin