❅ Kırılmış Kum Saati | 5

5.5K 398 73
                                    

-5-

İSTANBUL

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İSTANBUL

GEÇMİŞ

Gözyaşları dinmez olmuştu. Uyuşturucu bağımlısı gibiydi, zangır zangır titriyordu elleri. Onu görmeden bir saniyesi bile geçmezken genç kız kaçıp gitmeyi tercih etmişti. Çok sancılı bir terki diyar eylemekti bu, her iki tarafın da etinden et koparıyordu. Hıçkırarak ağlamaya devam etti. "Bilal baba ben onsuz yapamıyorum! Yapamıyorum..."

Karşısında per perişan olmuş kız için yapabileceği en iyi şeyi yapmıştı zaten; onun hayatını bağışlamıştı. Dahası elinden gelmezdi. Bir baba sıcaklığıyla sarıldı kıza. "Yapmak zorundasın. Sana bu yolun geri dönüşü yok demiştim Asmin, sen seçimini yaptın. Artık yaptığın seçimin bedelini ödemek zorundasın." Henüz tam anlamıyla büyümemiş, sağlıklı düşünemeyen Asmin gibi zavallı kızları köşeye sıkıştıran töreye lânet etmediği tek bir gün bile yoktu. Lakin artık bela okumaktan başka bir şey yapamazdı artık.

"Ben onsuz yaşayamıyorum, nefes alamıyorum!"

"O da perişan... Ama artık kavuşmanızın mümkünü yok kızım, bunu sen benden iyi biliyorsun. Eğer ortaya çıkarsan bu sefer gerçekten öldürürler seni. Azad senin ikinci kez ölmene dayanabilir mi sanıyorsun? Kafasına sıkar! Yapar bunu, biliyorsun."

"Biliyorum..." diye mırıldandı güçsüzce. "Bana..." Sertçe yutkundu. "Bana onun fotoğraflarını getirirsin değil mi?"

Gözlerini kapadı yaşlı adam. Ağlamamak için zor tutuyordu kendini. Hangi yürek dayanırdı buna? Zavallı kızın "En azından fotoğraflarıyla avunurum." sözü bir ok gibi saplanmıştı vicdanına. Bu kız oğlunu gerçekten çok seviyordu. Fakat olayları bu çıkmaza sürükleyen de yine bu cahil cühela kızdı. Her şey çok daha güzel olabilirdi. Genç kızın ne istediğini önceden bilseydi yardımcı olabilirdi, ama Asmin her şeyi mahvetmişti. Şimdi her iki taraf da acı çekiyordu. Azad günlerdir hiçbir şey yemiyor, onunla tek kelime konuşmuyordu. Asmin'in annesi kendini yerden yere atıyor, babası okul konusunda katı davrandığı ve evlilik konusundaki ısrarı için kendini suçluyordu. Asmin'se hıçkırıklarını dizginleyip konuşamıyordu bile. Bu yaştaki bir kız için çok zordu, normal insanlar bile katlanamazken o savaşmak zorundaydı. "Tabi getiririm. Ama hadi, sen de toparlan biraz artık."

Gözyaşlarını sildi ve bakışları boş duvarda sabitlenmiş bir biçimde düşüncelere daldı. Başaracaktı, başarmalıydı. En azından bunca şeyi yaşadığına değmeliydi.

GÜNÜMÜZ

GÜNÜMÜZ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kırılmış Kum SaatiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin