Demi Lovato- Confident
Rüyayı göreli iki gün oluyordu ve ben hala kimseye anlatmamıştım. Belki de anlattığımda, bana inanmayacaklarını düşünüyordum. Aslında rüyalar teorisini açıklayacak deliller, kitaplar bulabilirsem bana inanmalarını sağlayabilirdim.
Sabah uyandığımda herkesten, her şeyden soyutlanmış gibi hissediyordum kendimi. Tek düşüncem rüyamda gördüğüm şeylerin gerçek olup olmamasıydı. Birine anlatıp anlatmamam gerektiğiyle ilgili hiçbir şey bilmiyordum.
Saçlarımı topladıktan sonra, anneme de haber vererek evden çıktım. Whiten'ın evinin önüne geldiğimde ise kapının önünde beni bekliyordu.
"Ne bu hal Lavinia? Yüzünden düşen bin parça, ne oldu?" Whiten'a anlatmak konusunda kararsız kalsam da anlatacaktım. Çünkü bu işte onun da bir payı olacaktı, olmak zorundaydı. Hiçbir şeyin üstesinden tek başıma gelemezdim.
"Dün gece, çok değişik bir rüya gördüm Whiten. Deli olduğumu düşünebilirsin, anlatmamı istiyor musun?" Whiten'ın gülüşü yavaş yavaş sönerken, yüzü ciddileşmeye başlamıştı. Ben de korkuyordum. Koskoca Trean soyunu kurtarmak bana mı kalmıştı? Belki de tüm bunlar bir hayaldi.
"Ne rüyası ya? Hemen anlat bana. Hemen," dedi ve beni evlerine çağırdı. Okula geç kalacaktık ama bu durumda geç kalsak bile umurumda değildi.
"Merhaba Rue teyze. Bizim acil bir şey konuşmamız lazım. Görüşürüz." Whiten'ın annesine hızlıca selam verdikten sonra odasına geldik. Heyecanlanmıştım. Biri benimle oyun oynuyor bile olabilirdi.
"Hemen anlat Lavinia. Korkmaya başlıyorum."
"Dün okuldan geldikten sonra çok uykum vardı, hızlıca yatağıma yatarak uykuya daldım. Birden, başka bir boyuta geçmiş gibi hissettim kendimi..." Dün gece gördüğüm rüyayı ayrıntılarıyla Whiten'a anlattıktan sonra tepkisini izlemeye başlamıştım. Önce, tüm olanları sindirmekte zorluk çekse de, daha sonra işin ciddiyetinin farkına varabilmişti.
"Ne?! Sen ciddi misin? Rüyana, bildiğimiz Ravin kralı girdi ve bu virüsten kurtulmak için yol gösterdi. Senin ve benim özel Trean olduğumuzu söyledi. Kısaca bu mu? İnanamıyorum!"
"Evet, kısaca bu. Ben de inanamadım."
"Lavinia, iyi düşün. Atladığın bir şey var mı?"
Rüyamı baştan aşağı tekrar düşünmeye başladım. Kral, onu takip etmemi söylemişti. Trean soyunun aptal olduğunu ve en kolay yöntem olan atom boyutunda bilgi alışverişini bile bulamadığımızı, aramızda bir casuslarının olduğunu ona bu virüsün işlememesi için koruyucu bir tabaka olduğunu söylemişti.
Bir şey daha söylemişti ki, bu en can alıcı noktaydı: Bunların hiç birini benim hatırlayamayacağımı söylemişti. Ama ben, hepsini tek tek noktasına kadar hatırlıyordum.
YOU ARE READING
Gökkuşağı Ağaçları
Science FictionFONKSİYON SERİSİ I- GÖKKUŞAĞI AĞAÇLARI Tüm beyin fonksiyonlarının silindiğini ve yabancı birine dönüştüğünü düşün. Düşünemezsin. - Fonksiyon 1- Gökkuşağı Ağaçları Fonksiyon 2- Gökkuşağı Bulutları