F|3 Rüya

84 25 10
                                    


Red- Who We Are

Sıcacık yatağımda uyurken, suratım ılık suyun döküldüğünü hissediyorum. Suratım ıslaklaşırken yavaşça uyanıyorum ve kimsenin olmadığını, suratıma dökülen suyun havada bulunduğunu görüyorum.

O suyu döken biri var, biliyorum. Ama görünmezlik özelliğini kullanıyor.

Aklıma gelen şeyle irkiliyorum ve yatağın üzerinde yavaşça doğruluyorum. Görünmez olan kişi beni görüyor, ama ben onu göremiyorum. Yaklaşık bir metre ötemde duruyor.

Trean soyundan kimsenin görünmez olamayacağı geliyor aklıma. Peruganis kralı, bu özelliği Ravinlere ait kılmış ve benim tam karşımda Ravin soyundan bir kişi duruyor. Korkuyorum ama düşmanımın önünde eğilmiyorum.

Su havada asılı dururken iki ayak sesi duyuyorum. Su benden uzaklaşıyor. Ve bir anda ses duyuyorum.

"Beni takip et."

Dediğini yapmazken kaşlarımı çatıyorum. Odanın içinde boğucu bir hava hakim. Her şey çok yoğun ve belirsiz.

Bir anda gök gürüldüyor ve yere düşen şimşeklerden biri, bizim bahçeye düşüyor. Ve aynı sesi tekrar duyuyorum.

"Çabuk ol. Oyunun tadı kaçıyor. Siz aptal Trean soyu bir virüsün panzehirini bulamadınız. Oysa o kadar kolaydı ki. Şimdi oyunun eğlenceli olması için size %1lik bir şans tanıyoruz. Çırpınışlarınızı görmek o kadar eğlenceli ki anlatamam. Bunu da başaramayacaksınız ve acı çekerek yok olacaksınız. Bu %1lik şansı da kaybetmek istemiyorsan beni takip et."

Duyduklarım karşısında hem şaşırıyorum hem de korkuyorum. Neden beni seçtiklerini ise anlamakta güçlük çekiyorum. En merak ettiğim şey ise, kolay olan yol. Bu kadar uğraşa rağmen neden bulamadık?

"Yöneticilerinizin arasında bir casusumuz olduğu aklınıza gelseydi ve kan testi yapıp, bu virüsün ona işlememesi için özel bir koruyucu tabaka olduğunu bulabilseydiniz oyun biterdi. Ama siz değil bunu yapmak, henüz atom boyutunda bilgi alışverişini bile bulamadınız."

Dediklerini aklıma öyle bir not alıyordum ki, asla unutmayacaktım ve buradan çıktıktan sonra hepsini söyleyecektim.

"Buradan çıktıktan sonra bunları hatırlamayacaksın. Sadece bizim izin verdiğimiz kadarını bileceksin."

Söylediğim her şeyi duyuyor ve biliyordu. Karşımda ki görünmeyen kişinin hem görünmezlik özelliği hem de akıl okuma özelliği vardı ve iki özellik birden, ancak iki soyun da en yetkili görevlisinde olurdu.

Karşımda, Ravin soyunun kralı duruyordu.

"Trean soyunda bu çıkarımı yapabilecek en zeki kişi sen olduğun için bu rüyanın içindesin," dedi o ses. "Ve bu son şansınız. Eğer bunu da o aptal yöneticileriniz ve bilim adamlarınız yüzünden kaybederseniz, yok olursunuz. Trean soyunu kurtarabilecek iki kişi var," diye devam etti.

"İki kişi kim?" dedim havaya doğru. Onu göremiyordum ama duyabiliyor ve varlığını hissedebiliyordum.

"Bunu tahmin edebilecek bir beyin yapın var, bunu boşa harcama, kullan. Açık konuşacak olursam senin de Ravin soyundan olmanı isterdim. O zaman, olduğun durumdan çok daha fazlası olurdun. Ailenin seçimi seni de bitirmiş," dedi.

İlk kişi bendim, muhtemelen ikinci kişiyi de tanıyordum. Eğer birazcık zekiysem bu kişi Whiten'dı.

Ravin kralı, şu an beni Ravin soyuna davet ediyordu. Normal vatandaşlar, asla yer değiştiremezdi. Benim de onlardan bir farkım yoktu. Ne olursa olsun casusluk yapamazdım. Sevdiğim insanlara sırtımı dönemezdim, hem de tek kurtuluşları bensem.

Gökkuşağı AğaçlarıDonde viven las historias. Descúbrelo ahora