-Sağol ikiz ben kaçtım!

Kapıyı kapatıp koşarak aşağı indim. Mabel'ın hayıflanmalarını hala duyabiliyordum. Mutfaktan bir kola alıp çıkıyordum ki Stan seslendi.

-Dipper! Sana bir şey vermem lazım!

Arkamı dönüp Stan'e baktım. Elime 2. ve 3. günlüğü tutuşturunca şaşırdım. En son 4 yıl öne Ford amca geri döndüğünde onu benden almıştı. Sonra da bizi eve göndermiş ve 4 yıl boyunca gelmememizi sağlamıştı.

-Bunları neden şimdi verdin ki?

-Birinin sana ait olduğunu düşündüm evlat. Diğeri de benden sana bir hediye ama sonra geri getir.

-Peki, ben ormana gidiyorum.

  kapıyı kapatıp ormana doğru koştum. Ormanın hafif karanlık ve soğuk yerine gelince yavaşladım. 

-Sonunda sakin huzurlu bir yer sanırım en çok özlediğim yer burası.

Yere devrilmiş kütüğe oturup günlüğü açtım. Tam o sırada o tanıdık ses konuştu.

Kendi kendine mi  konuşuyorsun çam ağacı?

Günlüğü yeleğimin cebine koyup ayağa kalktım. Birdenbire her yer siyah beyaz oldu.

-Sen de kimsin?

-Beni hatırlamadın mı çam ağacı?

çam ağacı çam ağacı....... bi dakika! bu Bill! eşkenar şeytan!

Eşkenar şeytan mı? Ben daha çok yakışıklı şeytan demeyi tercih ederdim ama neyse.

-Kes sesini ve ortaya çık dorito!

Karşımda sarı bir üçgen görmeyi beklerken sarı saçlı siyah göz bantlı benim yaşlarımda birini  gördüm.

-Yine kimin bedenini çaldın Chipper

 kendim yaptım. Senin için.

-B-benim için mi? Ama neden? Sen bedenimi çalıp ailemi öldürmeye çalıştın!

Geçmiş geçmiştir çam ağacı.

-Ne istiyorsun Chipper.

Şeyyy erkek arkadaşın olsam?

-Erkek arkadaşım mı? Hah ancak rüyalarında Chipper!

Sadece güldü ve yanıma gelip kolunu omzuma attı.

-Hadi ama çam ağacı bu kadar inatçı olma.

-Kolunu omzumdan çek!

Kolunu omzumdan çekince rahatladım bana bu kadar yakın olmasından hoşlanmamıştım. Sahte bir üzüntüyle konuştu.

Eww çok kabasın çam ağacı

-Düşüncelerimi okumayı da kes!

Tamam tamam

Neyse çam ağacı ben seni kardeşinle yalnız bırakayım daha sonra tekrar gelirim.

-Ne-

Ufak bir ışıltıdan sonra her yer normale döndü. 

-Dipeeer!

Ağacın arkasından Mabel çıktı.

-Dipsos her yerde seni arıyorum zaten temizliği başıma kakaladın!

-Evet üzgünüm.

-Her neyse akşam yemeğini yedik bile. Buzdolabının üstünde bir tabak yemek var. Stan amca bulmadan alıp yesen iyi olur.

Çam Ağacı Benim!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin