BENİM HAYALİM

EV ARKADAŞLIĞI

Sonunda ambulansın siren sesleri duyuldu. Beni sedyenin üstüne koydular. 

Hastahaneye vardığımızda narkoz  vermişlerdi ama ben yarı baygın, yarı uyanıktım. En azından uyuyayım dedim ama böyle pozisyonumu değiştirmeden uyuyamıyordum. Annem bana küçükken hep "Koyunları say." derdi. Koyunları saymaya başladım. 

-"Koyun bir, koyun iki, koyun üç, koyun dört, koyun beş... Koyun bin." Acaba ameliyat bitmiş miydi? Baktım daha kadın doktor yeni gelmişti. Bu kadın acaba acemi miydi? Birazdan acımdan öleceğim, ben daha kadın acemi mi diye düşünüyorum! 

Neyse ki hemşire kadın belki uyanmışımdır  diye tekrar narkoz verdi. Bu sefer iyice koklayıp tamamen bayıldım.

Uyanmıştım. Sonra odaya polis girdi. İfade alacaklarmış. 

-"Tabi, buyrun." dedim. 

-"Geçmiş olsun. Adam niye sizi öldürmeye çalıştı? Bir bilginiz var mı?" 

-"Ben aylar önce bir mafya babasının oğlunu ameliyat ettim ama oğlu kurtulamadı. Adam oğlunun ölümünün benim suçum olduğunu söyledi. O zamandan beri peşimde. Lütfen adamı yakalayın." 

-"Elimizden geleni yapacağız hanımefendi." 

Polis gittikten sonra odaya Burçin girdi. Onun ailesi burada olduğu için o, ailesiyle kalıyordu. O da kalp cerrahıydı. Aynı hastahanede çalışıyorduk. Yanıma geldiğinde :

-"İyi misin?" diye sordu. 

-"Evet ama ameliyattan önce çok korktum."

-"Neden?" 

Ona olanları anlatınca çok şaşırdı. O anda içeri doktor girdi ve 

-"İyisiniz. Birkaç gün sonra taburcu olursunuz."

-Bir hafta sonra-

Çıkış işlemlerini yaptıktan sonra eve gittik. Çok yorgundum. Hemen uzandım. O sırada telefonuma mesaj geldi. Sevinerek geçmiş olsun mesajıdır diye açtım. Mesajda şöyle yazıyordu :

-"Deniz Otel'de dört gün üç gece sadece 399 TL. Hemen arayın. 05968745214"

Çok sinirlendim. Tam telefonu atacaktım ki telefonun pahalı olduğu aklıma geldi. Şu telefon firmaları sayesinde artık sinirimizi telefondan çıkaramıyoruz. Yavaşça masanın üzerine bıraktım. Çıt diye bir ses çıktı. 

-"Çatlamamıştır inşallah." Neyse ki çatlamamıştı. 

Elif'i aradım. Ev için görüşelim dedim. O da kabul etti. Eve girdiği an ilk dediği kelime şu oldu :

-"Ayy! Bu ne çirkin bir ev. Ben bu evde kalamaaaaam!"

-"Vah vah! Çok üzüldüm. Sanki ben sana bayıldım. Çabuk çık git evimden! Defooolll !"

Elif gittikten sonra Burçin'i aradım. 

-"Alo. Oya iyi misin?"

-"İyiyim. Konuşalım mı?"

-"Tamam."

Telefonu kapattığım anda telefonum çaldı.

-"Alo. Ben ev için aramıştım."

-"Tamam. İsminiz neydi?"

-"Ela." 

-"Memnun oldum. Ben de Oya."

-"Ben de memnun oldum. Bugün görüşebilir miyiz?"

-"Olur. Ben size evin adresini mesaj olarak atarım." dedim.Ve mesajı Ela'ya attım.Yaklaşık bir saat sonra geldi.Kızı süzmemden sonra tespit ettiklerim şunlardı:

Zayıf ,kapalı,benden biraz uzun,tatlı bir kızdı.umarım kalbi de iyidir.

-"Kaç yaşındasın?"

-"22"

-"Hangi bölümü okuyorsun" 

-"Hukuk bölümünü okuyorum."

-"Bana biraz kendinden bahseder misin"

-"Tabi.Adım Ela.Soyadım Kuş.Hukuk bölümündeyim.Annem ile babamı bir trafik kazasında kaybettim."

-"Allah rahmet eylesin."

-"Amin.O zamanlar çok üzülmüştüm.Bir türlü olayın şokunu üzerimden atamamıştım.Trafik kazasında yanlarında olduğum için sürekli çığlık sesleri kulağımda yankılanıyordu. Psikologlara gittim ve o psikologlarda bana deli deyip beni deli hastanesine kapattılar.Bir buçuk senem benim DELİLER arasında geçti ama ben şimdi iyiyim gerçekten iyiyim sana bir zararım dokunmaz."Tüh yaa...neyse belki bir daha delirir.Tabi ki şakaydı.Allah şifa versin.Artık daha fazla üzülmeden olaya müdahale etmeliyim.

-"Bir aylık deneme sürecin var.Eğer bir ayımız iyi geçerse devam ederiz ama olur da anlaşamazsak ev arkadaşlığımız biter." 

Çok sevinmişti. Hemen kabul etti. Bakalım bu bir ayda neler olacak .

Selam.Hikaye ile ilgili görüşlerinizi yorumlar kısmından yazarsanız sevinirim. Allah'a emanet olun.

Medya: Ela