Özel Bölüm

5.5K 162 5
                                    

Karanın maviye olan aşkını özleyenlere...

"Hadi ama Kuzey,yoruldun mu yoksa?"dedim kıkırdamama devam ederek.Eğili,elleri dizlerinde duran kocam kafasını kaldırarak bana baktı.

Kafasını iki yana sallayarak koşmaya devam etti.Ben de önüme dönerek hızlanmaya başladım.Belimdeki ellerini hissedince durmak zorunda kalarak ona döndüm yüzümü.

Kahkahalarım kahkahalarıyla karışıyor,çevredekilerin bakışlarını umursamıyorduk.

Ellerini sıkılaştırarak bana daha çok sarıldı.Kollarımı boynuna dolayarak yüzünü inceledim.1 haftalık evliydik.Bu evliliğimiz hep böyle mutlu sürsün istiyordum.

Utanarak bakışlarımı başka yöne çevirdim.Küçük kız çocuğu çimlere uzanmış ağlıyordu.Kuzey'den ayrılarak kızın yanına ilerledim.

Yanına oturarak elini tuttum.

"Neden ağlıyorsun prenses?"dedim ince sesimle.

Doğrularak oturur vaziyete geldi.Gözlerini elinin tersiyle silerken yanıma Kuzey oturdu.

"Annem..."dedi hıçkırıklarının arasından.Ellerini daha sıkı tuttum.Kuzey'e baktığımda dikkatlice çocuğu inceliyordu.

En fazla 5 yaşındaydı.

"Annemi kaybettim"dedi.

Kıza sarılarak kucağıma oturttum onu.Başını göğsüme yasladı.Saçlarını okşamaya başladım.

"Nasıl biriydi?"dedim.

"Uzun"dedi.Bu yaştaki birine göre herkes uzundu.

Ayağa kalkan Kuzey elini bize uzattı.

"Hadi prensesi annesine ulaştıralım"dedi gülümsemeyle.

Ayağa kalktık.

"Siyah saçlı benim annem"dedi kız.

"Adın ne senin bakalım?"dedi Kuzey elinde dondurmayla bize doğru gelirken.

Elimize tutuşturulan dondurmaları yemeye başladık.

"Mine"dedi gülümsemeyle.

Kız bir yere baktı ve elimi hızla bırakarak oraya doğru koştu.Ben de hızla ilerledim.Kız bir kadının elini tutarak bana gülümsedi.Annesiydi muhtemelen.

Durdum ve kadına gülümseyerek elimi uzattım

"Merhaba ben Nida.Kızınızı aglarken gördük ve eşimle sizi aramaya geldik"dedim gülümseyerek.

Kadında elimi tuttu ve

"Çok teşekkür ederim.Ben de Hazal.Kızımla beraber buraya sık sık geliriz.Ama birden yanımdan kayboldu.Size minnettarım"dedi gülümsemeyle.

Kuzey belime ellerini yerleştirerek sırtımı gövdesine yaslattırdı.

Kadın el sallayarak kızıyla gözden kayboldu.Kuzey'e bakarak

"Annelik ne zor"dedim sıkıntıyla.

"Alışmalısın güzelim.Çocuklarımıza tek başıma bakamam"dedi kahkahalarla.Aman ne komik!

"Bakacaksın Kuzey"dedim omuz silkerek.

"Bakarız"dedi göz kırparak.

Dirseğimi karnına geçirdim.Acaba Kuzey'den nasıl bir baba olurdu?

Tabii ki yakışıklı olurdu orası kesin.

İlerleyerek bir banka oturduk.

"Kuzey ben diyorum ki kız çocuğumuz olursa odası çatı katımda olsun"dedim yeni evimizdeki odayı kast ederek.Orası tam bir kız odasıydı.Fazla büyük değildi.Hem denizi görüyor hem de arkadaki ormanlara bakan bir pencereye sahipti.

Alnıma öpücük kondurarak

"Neden olmasın?Erkek olursa da yan tarafındaki olur"dedi.Orası büyük bir odaydı.Ormanın karanlık tarafına bakıyordu.Açıkçası gece korkunç oluyordu.

"Olur"dedim gülümseyerek.

"Nida"dedi sessizce kulağıma

Gözlerine baktım.Kahveleri bu dünyadaki sahip olduğum en kıymetli şeydi.

"Hiç ayrılmayalım.Çocuklarımızın düğünündeki o tatlı karmaşada birbirimizi yalnız bırakmayalım"dedi.

Gülümsedim.

"Seni bırakacağımı sanıyorsan yanılıyorsun Soykan"dedim.

Gülümseyerek dudaklarıma dudaklarını kondurdu.Gözlerimi kapayarak bu hisse kendimi verdim.

...

"Beceriksiz misin?"dedi sinirle.

Sinirlenmekte haklıydı.Hiçbir şeyi yapamıyordum.3 saattir mutfaktaydık.İnanın ki her şeyi o yapmış ben dağıtmıştım.

Şimdide yumurtayı tezgaha kırmıştım.

"Ya ne yapabilirim Kuzey?"dedim şirince.

Çatık kaşlarıyla bana baktı. Kaşları eski halini alarak gülümsedi.Yanaklarımı ellerinin arasına alarak

"Böyle bakma"dedi yanaklarımı sıkmaya devam edererk.Ellerine vurdum ve

"Bıraksana,acıyor"dedim çatılan kaşlarımla.Bırakarak geri çekildi.Tezgaha yaslanarak yumurtayı işaret etti.Anlamayarak ona baktım.

"Temizle"dedi.Omuz silktim.

"Nida bir işi yapsan ölürsün dimi?"dedi gözlerini devirerek.Bez alarak yumurtayı sildi.Bezi yıkamadan çöpe attı.

"Ölürüm"dedim sırıtarak.

Kurabiyeleri yapmaya devam etti.

Elime elma alarak tezgaha oturdum ve onu izlemeye başladım.Bir yandan da elmamı yiyordum.

Vücudu mükemmeldi.Ne fazla kaslı ne de cılız.Boyu uzundu.Giyimi çok güzeldi.Ama sorun şu ki şu anda altında şorttan başka bir şey yoktu.Kasları gözler önüne seriliydi.

Burnu biçimliydi.Saçları her ne kadar dağınık olsa da ona özgü bir havası vardı.Dudakları tam öpülmelikti.

Elmadan bir ısırık daha aldım.Bakışları bana dönerek yüzüne o her zamanki sırıtışını yerleştirdi.

"Beni izlemeyi ne zaman bırakacaksın?"dedi.Yanaklarım aynı elimdeki elma gibi kızardı.

"Ben seni izlemiyorum,sadece tarifi aklıma not ediyorum"dedim hızlıca.

Kafasını yavaşca aşağı yukarı salladı.İnanmamıştı.

"Söyle o zaman ben ne koydum?"dedi.

Evet harika soru.

"Yumurta"dedim sırıtarak.Alkışlayarak yanıma geldi ve beni belimden sararak kendine çekti.

Bacaklarımı iki yana ayırarak kendine yer açtı.Ellerimle onun yüzünü kapayarak bana bakmasını engelledim.

Kahkahası doldurdu tüm evi.

"Gülme"dedim ben de gülerken.Avuç içlerime öpücükler kondurdu.

Ah bu adam beni deli ediyordu.

....

Merhaba arkadaşlar bu size yeni yıl hediyem olsun istedim.Kuzey'i özleyenler varmış.İnanın ki ben de özlüyorum.İstek olursa yine özel bölüm yazabilirim.

Bir TanemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin