Body Rhythm ➵ Justin Bieber

Chapter 5

Yazım hataları olabilir.Yorumlarınızı bekliyorum ve vote yaparsanız sevinirim.
İyi okumalar...

Brooke

Gözleri sinirle bakarken hızla ayağa kalkıp küvetten çıktı.
Kalbini kıracağımı biliyordum ama doğruyu söylemek gerekirse bu kadar fazla bir etkiyle karşı karşıya kalacağımı tahmin etmemiştim.

Su damlaları kaslı vücudundan yere damlarken havluyu beline sardı.
-"Bilerek yaptın" dedi bana tiksinirce baktıktan sonra.

Bacaklarımı kendime doğru çektim ve kollarımı etrafına doladım.
Kapıyı sertçe arkasından kapattıktan sonra neredeyse kasvetli havada boğuluyor gibiydim.

Büyük banyo bile bana küçücük gelmeye başladığında hazırladığı havluyla kendimi kuruladım ve çıkardığı temiz kıyafetleri giydim.Gri eşofmanını giyerken sıkıca düğüm atarak belimden düşmemesini sağladım.Verdiği beyaz tişörtüde üstüme geçirdikten sonra kapıyı yavaşça açtım.

-"Justin"dedim koridora doğru.Aynı anda ev kapısı kapandığında buruk bir şekilde odasına gittim.
Onu bu kadar üzeceğimi tahmin etmediğimi söyleyip hepsinin yalan olduğunu söylemek için yatağına oturup onu bekledim.

Fakat saat yarımı geçmesine rağmen hiç bir ses yoktu.Evini araştırmak için merdivenlerden üst kata çıkarken karşıma çıkan her kapıyı açıyordum.
Koridorun sonundaki kapıyı açmaya çalıştığımda kilitli olduğunu fark ettim ve kapının anahtar deliğinden içeriye bakmaya çalıştım.

Erkek kardeşimin öğretmesi ile tel tokayla kilit açabiliyordum ama onu en son banyoda duş alırken çıkarmıştım.
Hızlı adımlarla banyoya doğru koştuğumda kapı anahtar sesiyle açıldı.
"Özür dileme vakti Brooke" dedi iç sesim ve bir anda yapmam gereken her şeyi unuttum.

Yalpalayarak yürüyen justin'in belinden tuttum ve kolunu boynuma dolattım.
-"Ben.." Dedim koridorda neredeyse tüm bedenini bana yaslamışken konuşmak çok zordu.
-"Sen ne?" dedi ağzını açmakta bile zorlanırken.
-"Ben dediklerimin doğru olmadığını söylemek istiyorum."
-"Yalan söylüyorsun"
-"Hayır ciddiyim"
-"Sana neden inanayım" odasına girip yatağına yavaşça yatırırken üstündeki deri ceketi çıkartıp yere attım.

Yatağa vurarak söylendi "yanıma yatmayacak mısın?"
"sigara kokuyorsun" dedim odadan çıkmaya yeltenirken.
Kıyafetlerini hızla çıkarıp yere attı.
-"Şimdi oldu mu?" Yüzümde istemsizce bir gülümseme oluşunca yanına gitmek zorunda kaldım.
-"Sen delisin...tanrım"
-"Sadece senin için" dedi bir anda ciddileşerek.
Yanına yattıktan sonra ıslak saçlarımdan parmaklarını geçirdi.
-"Sarhoşsun" dedim beni belimden tutup kucağına oturtmaya çalışarak.
Tırnaklarımı göğsüne bastırdığımda derin bir nefes aldı.
-"Seni gördüğümde her zaman sarhoş gibiyim" sağ dudağının kenarı yukarı doğru kıvrıldığında kucağına çıkmıştım ve altındaki kabarıklığı hissedebiliyordum.

Islak kahverengi saçlarımdan göğsüne su damlıyordu ve Justin'in kendini tuttuğunu hissedebiliyordum.
-"Sadece bir kere öpmeme izin ver.Ve başkasını düşünmediğini bana kanıtla"
-"Nasıl?"
-"Beklemediğim bir anda beni öp" dudaklaru düz bir çizgi aldıktan sonra kaşlarımı çatıp kucağından indim.

-"Uyumak istediğini söyledin"
-"Mızıkçılık yapma"
-"Yapan sensin"
-"Sadece bir şey istedim" örtüyü üstüme çektiğimde tekrar yanıma yaklaştı.
Belimden tutup beni kendine yasladı.
-"İyi gecel-" içimdeki her hangi bir dürtüyle dudaklarına kapandım.
Justin çenemi tutup kendine daha da bastırdı.Bu sefer dilim ağzında giriş izni istiyordu.Ağzındaki sigara ve içki tadı ağzıma karışırken nefesimiz odayı dolduruyordu.
Bir insan hem öpüşürken hemde nasıl gülümseyebilirdi anlam veremiyordum.
Elleri kalçama yerleşip sıktığında gözlerimi şaşkınlıkla açtım.

Brooke lanet olası dudaklarını ondan uzaklaştır.
Hemen!

Dudaklarımı ondan zorla çektiğimde gözlerindeki parlamayı görebiliyordum.
-"İyi geceler" dedim sanki bir saniye önce ateşli bir öpüşme yaşamamış gibi.
-"Tekrar iyi geceler dersem dudağıma yapışacak mısın?" Arkamı ona dönmeme rağmen sırıttığını fark edebiliyordum.

-"Kes sesini ve uyu"