_39+40_

2.1K 87 22
                                    

Merhabalar :D
Bir fikri olan, kitap hakkında soruları olan veya sadece sohbet etmek isteyen varsa bana hiç çekinmeden ulaşabilir. İnanın çooook sevinirim :D

İletişim:
Facebook:  Begüm Göksel
Instagram:  begum.goksel
Ask.fm:  Sahmeran16/GÖKSEL
Snapchat:  begumgoksel

İyi okumalar...


---

Azat'tan


"H-Hazal?"

Evet, tek diyebildiğim buydu. Bu isim. Çünkü şok olmuştum ve ben düşünemiyordum. Nedeni ise Hazal'ın karşımda sapa sağlam durmasıydı.

"A-Ama s-sen" devam edemiyordum. Ne diyecektim? Karşımda bildiğiniz turp gibi duruyordu. Bir çizik dahî yoktu. Ne yüzünde, ne vücudunda. Bacağına bıçak saplanmıştı. Koluna sıkılmıştı. Yüzü dayak yemekten dağılmıştı. Şimdi... Şimdi ise hiç biri yoktu.

"Montaj" dedi Hazal düz bir sesle. "Video gerçek değil. Önceden çektirip montajlamıştım."

Oyundu yani? Hepsi. Neden? Sırf ağzımdan laf almak için mi? Gerçekleri böyle mi öğrendi yani? Hazal ve oyunları...

"Aslında anlarsın sanıyordum. Akıllı birisin Azat. Benim asla çığlık atmayacağımı anlarsın sanmıştım."

Dediklerinin doğruluğuna ve kendi salaklığıma kısık sesle bir küfür savurdum. Ben, kardeşim acı çekiyor diye kahrolmuştum. O an nasıl düşünebilirdim ki?!

"Bilirsin bende akıllıyım. Senin kötü olacağını biliyordum. Ondan yaptım bütün bunları, çünkü başka türlü konuşturamazdım seni. Ama... Bu hâle geleceğin aklımın ucundan geçmedi. Dizlerinin üzerine çökeceğini tahmin edemedim, bu kadar mahvolacağını bilemedim. Zaten bu nedenle iptal ettim herşeyi. Oyunun sonunu getiremedim..."

Hazal'ın dediklerini pür dikkat dinliyordum. Bir nevi 'kıyamadım' demeye getiriyordu. Fakat kendi söyleyemiyordu bu kelimeyi. Bir an gülümser gibi oldum ama hemen toparladım kendimi.
Hazal başını kısa bir an eğdi, ardından o'da diz çöktü ve gözlerini gözlerime dikti.

"Beni bu kadar seviyor musun Azat?"

Sorduğu soru karşısında afalladım. Ne diyecektim şimdi? Yalan söylesem kırılır mı? Doğruyu söylesem ne tepki verir? Siktir ya! Arafta kalmaktan nefret ediyorum arkadaş!
Belki de susmaktı yapmam gereken?
Hazal kararsızlığımı anlamış olmalı ki, bakışlarını kaçırdı.

"Gerçeği duymaya ihtiyacım var Azat" dedi Hazal titrek bir sesle. Hazal'ın sesi mi titremişti? Kıyamet mi geliyor lan?!

"Seni gerçekten çok seviyorum Hazal. İster inan, ister inanma. Kardeşimsin sen benim. Bak, biliyorum çok hatâ yaptım. Farkındayım hepsinin ve bunların affı yok. Telafuzu yok. Aileni geri getiremem. Ama bilki sana ihtiyacım vardı. Bir kardeşe" diye açıkladım bir çırpıda. Ardından aralıksız devam ettim.

"Bende sevgi görmedim. Ailem vardı evet, ama sevgi yoktu hiç. Sonra parkta seni gördüm. Çocuklara şeker dağıtıp mutlu ediyordun onları. Beni de mutlu et istedim. Çaresizdim. Hem ailenin ölümüne tanık oldum, hem-"

"Sus."

Duymak istemiyordu. Dayanamıyordu artık. Hazal güçlü biriydi ama öyle zamanlar oluyordu ki, o bile pes etmek zorunda kalıyordu. Hazal derin bir nefes alıp gözlerimin içine baktı.

INTIKAM OYUNLARIWhere stories live. Discover now