25.BÖLÜM: PARTİ

5K 290 67
                                    

"Tanrının bana baş edemeyeceğim şeyler vermeyeceğini biliyorum.Sadece keşke bana bu kadar güvenmeseydi diyorum." -Dostoyevski

(Bölüm Şarkısı:Barış Akarsu-Amasra)

Bazen bütün cazibesiyle karşımıza dikilen o korkular saçan gerçekler aslında o kadarda büyük bir durum değildirler.Bir olayı yaşamak için ya çok küçüksündür hep, ya da fazla büyük.O halde ben benden habersiz yazılan yazgım için fazla mı küçüktüm?Yoksa tüm bu deli zırvası için çok mu büyüktüm?
Her yere saçılmış ipleri birbirine bağlamam gerekiyordu.İpi tamamlayarak ipin ucundakine ulaşmam, her şeyi bitirip sonlandırmam gerekiyordu.Ama işte hayat size 'bağla' dediğinde ona 'nasıl bağlanıyor?' diye soramıyordunuz.Sormadımda.

Aylardır birlikte olduğum adam bir dedektifti, benim üzerimden davasını şekillendiriyordu.Beni gözetleyen, benden kaçan Kaya, benim bu olaydaki yerimi anlamak için gözetliyor, benden değil babamdan kaçıyordu.Babam ve Kaya yıllar önce onlarca kişiyi dolandırmış, bütün dengeyi alt üst etmişlerdi.Öyle mi?Bir önemi yok.
Tehlikede olduğumu biliyordum.Bunun için yapılması gerekeni yapıp kendime sıcak bir küvet hazırlayacak ve içine bolca köpük koyacaktım.Öylede oldu.

Kurabiyemi sütten çıkarıp ağzıma attım ve zaten yumuşak olan kurabiyenin daha çiğnemeden ağzımda dağılmasının keyfini çıkardım.
"Canını sıkan bir şey mi var?"
Kafamı sütten kaldırıp mutfağın loş ışığının yüzünü aydınlatmaya çalıştığı kardeşime döndüm.Yiğit Lara'nın anlattığı derse olan ilgisini kaybetmesi üzerine sinirle soludu.Yaklaşık bir saattir onlar yemek masasında ders çalışırken bende kurabiyelere can çekiştiriyordum.
"Eve geldiğinde hayalet görmüş gibiydin.Rengin atmıştı, makyajın yüzün dışında her yerdeydi.Kendine ait bir evin var.Seni o eve yerleştirdiğimiz günün akşamı tekrar buraya geliyorsun.Hadi ama Anka!Ben senin kardeşinim.Sana neler oluyor?"Lara elindeki kalemi ancak uğraşan birinin yapabilceği bir şekilde döndürdü ve hızlıca sallamaya başladı.
Konu Yiğit'in ilgisini çekmiş olacak önce beni baştan aşağı süzdü ardından oturduğu sandalyede doğrulup meraklı bakışlarını üzerime doğrulttu.
"Ben...bir şey olmadı.Birkaç dersten kaldığımı öğrendim.Pek iyi bir öğrenci olmasam gerek.Kalan tek tük eşyam var onları alacağım."Lara gülmekle gülmemek arasında bir tavır sergilerken Yiğit önemli bir şeymiş gibi kaşlarını çattı.Küçük sarışın kız kardeşim yalanıma inanmamış olacak öksürdü.
"Canını sıkan bir şey varsa söyle hallederiz."Bir anda konuşmaya katılan Yiğit'in bu sözlerine karşılık kaşlarım istemsizce havaya kalktı.
"Hayır.Teşekkür ederim.Bir şeye ihtiyacım yok.Ve küvet dolmuş olmalı.Siz çalışmaya devam edin, ben odamdayım."deyip tabureden atladım ve bir şey söylemelerine izin vermeden merdivenlerin yolunu tuttum.Korkuluklara sıkıca yapışıp yukarı çıktıktan sonra kendimi odaya attım ve kapıyı kitleyip yatağa uzandım.Çalan telefonumu komodinin üzerinden aldım ve gözlerimi kapatıp kulağıma tuttum.

"On birde kapının önündesin.Gecikirsen seni öldürürüm.Geç kalırsan yaralarım.Ama ölmeyi dilersin emin ol."
"Azra neler diyorsun?"
"Yeni ev kutlaması.Benden değil valla.Dedim yorgunuz bu gece olmasın diye ama Uğur'u biliyorsun.Diline düştük.Ayarlamış bir şeyler."Burnumun kemerini sıkıp ofladım.
"Ben...gelmeyeceğim.Çok yorgunum.Bir saate evde olurum zaten.Beraber film falan izleriz."
Birkaç dakikalık sessizlikte karşı hattan gelen tartışmaya benzeyen sesleri dinledim.En sonunda tanıdık erkek sesi kulağımu doldurdu.

"Alo?"
"Efendim Uğur?"
"Uzun zamandır planlıyorum.Bunun nedeni sizin eve çıkmanız değil.Aslında uzun zamandır böyle bir şey ayarlamaya çalışıyorum.Herkesin ara vermeye ihtiyacı var. Hadi ama küçük amma mızmızlandın!Hem sizin yeni evide kutlamış oluruz.İçindeki bebeği getirme mümkünse gelirken."
"Uğur...gerçekten güzel bir gün değildi.Anla beni..."
"Bir şey mi oldu?Nerdesin?Sen iyi misin?"
"Hayır, hayır olmadı.İyiyim.Sadece istemiyorum."
"Saat tam onda sizi evin önünden alması için gelirim ya da birini gönderirim.Bu arada odan afilli olmuş."Uğur'un tanıdık sıcak gülüşü hafızamda belirdi.Elimde olmadan gülümsedim ve aramayı sonlandırıp saate baktım.Onbire kadar iki saatim vardı.Trafiğide hesaba katıp hızlıca yataktan kalktım ve kıyafetlerimi alıp banyoya girdim.

MODEL-1Where stories live. Discover now