Açığa çıktık.

Start from the beginning
                                    

İki adamın da yardımcıların.

Altay sense bordo berelisin.

Kendinsin.''

Ölüler rahatlamışlardı.

Ateş çemberinin içinden çıkmışlardı

Altaysa şaşkındı.



''Nasıl yani Ceylan?

Beni kurtların içine atıyorsun.

Direk hedef gösteriyorsun?

Kıpırdayamam bu halde.

Tüm gözler benim üzerimde olacak farkında mısın ?'' dedi sinirle.


Elimi belime koyup gülümsedim.


''Babamın korumasında olacaksın.

Bu da demek oluyor ki.

Bordoların içindeki hain gibi gözükeceksin.

Ve evet gözler üzerinde olacak.

Herkes senden bilgi koparmaya çalışacak.''


Altay ve diğerleri kahkaha attılar.


Cüneyt konuştu.

''Buna kimse inanmaz.

Bordolar vatanına ihanet etmez.

Ben de seni zeki biri sanmıştım''


Bu sefer ben güldüm.


''Madem öyle diyorsun Cüneyt.

Neden siz üçünüz olmuyorsunuz hain?

Ne de olsa resmi kayıtlarda ölü gözüken başlı başına bir grupsunuz.

Dikkat çekmeyeceği gibi gerçekçi de olur her şey.

Haklısın çok aptalmışım.

Altaycım artık bir iş adamısın.''


Önümde duran iki dosyayı Altay ve Cüneyt'e doğru ittirip odadan çıktım.

Orada bizim bulduğumuz her şey vardı.

Akşam için de gerekli şeyler,

Odaları,

Onlara tahsis ettiğim diğer bütün şeyler yazılıydı.


Odadan çıkarken saate baktım neredeyse ona geliyordu.


Koşar adımlarla süite vardığımda Oğuz ve gürleyen sesi tam yalıtımlı odadan dışarıya sızıyordu.

Kolu çevirip açtım.

Karşımda geç kalmış bir manzara duruyordur.

Selim ve Oğuz birbirlerine öldürücü bakışlar atıyordu.


Beni gördükleri falan yoktu.


''Bir daha kardeşimin yakınında dahi görürsem asker.

512Where stories live. Discover now