Bölüm 7- Hadi canım sende!

7 1 0
                                    

"Sana bir sürprizim var"

"sürpriz?" şaşırarak sordum. Beklemiyordum. "Abi bu çocuk beni kaçırıyor dinleme onu sen. İlk sapaktan sola lütfen"

"Gizem sus az yaa. Abi sen devam et."

iç ses: Susmak neymiş öğreteceğim ben sana Deniz.

-40 dakika sonra-

Hayatımın rekorunu kırdım. Tam 40 dakikadır yoldayız ve ben, tek, kelime, etmedim. Hani alkış?
Deniz bana döndü, o sarı uzun saclarında elini gezdirdi ve gülümsedi. Ayy çok tatlı be... Yine de yüz ifademi bozmadım. Kızgındım ona, cezasını çeksin.

Deniz gözlerini saçımda sabitledi
"Saçında eksik bişeyler var gibi? Tokanı mı çıkarttın ?"
Çok komik bakışı atıp geri cama döndüm. Dışarsı çok güzeldi, sıcacık güneş, doğa.. İyi de Denizle çok kısa zamadır tanışıyorduk, daha 5 gün olmuştu, doğayı sevdiğimi biliyormuydu acaba?

Daha fazla dayanamadım "Deniz biz nereye gidiyoruz böyle?"

"Sürpriz söylenseydi, adı sürpriz olmazdı Gizem"

Gözlerimi devirdim fark etmiş olmalı

"Tamam prenses sakin ol az kaldı"

Az kaldı diyince tüm merakım geçti canım, haklısın.
İyi tarafından bakalım 45 dakikadır kavga etmemiştik ve yan yana aynı havayı soluyorduk. Yaşasın 😒

"Abi müsait bir yerde inelim biz."

"Geldik mi! Sonunda!"

Taksiden indik

"Gizem seni kaçırmak gibi bir niyetim yok biliyorsun değil mi ?" Ben bilmediğim yerde kaybolmayı severim. Alıp başımı yürümeye başladım.

"Hadi canım sende! Ben de beni kaçırıp  tecavüz edip 10 çocuk yaptırana kadar tutsağın ola.."
O anda dudaklarıma bir sıcaklık değdi. Onu sevdiğimi biliyordum, ama yine de kararsız insanlardan nefret ediyordum. Önce sevip sevmediğini söylemeliydi.
Ne kadar köfte o kadar ekmek. Daha uzamamalıydı. Ona kızgındım. İttim.

"Harika susturma metodu. Birdaha deneme!"

"Sinirlenince o dudakların bir ayrı tatlı oluyorlar" yine başladık..
Koşmaya başladım, koşuda ödüllerim vardı. Yetişemezdi. Yine de kaybolmamak için birkaç metrede bir saklanıp bekliyordum.

"İşte yakaladım seni!"

"Daha çok korkuttun beni!"
Yere oturduk, birkaç dakika gözden kayboldu. Elinde bir sürü papatyayla döndü. Önce ona çiçekleri kopatdığı için kızdım, sonra ne yapmaya çalıştığına baktım.
Tam bir kabiliyetsizlik abidesi! Ama çok tatlı bir kabiliyetsizlik abidesi!!

"Biraz olmadı sanırım ama.." Kocaman bir nefes verdi.
"Saçlarında çok güzel duruyor, tokanın boşluğunu doldurdu hem"

Aaahh taksideki toka muhabbetinin ne olduğu şimdi anlaşıldı. Gülümsedim, ayağa kaldırdı. Yere bakıyordu.

"Gizem"

"Efendim"

"Nasıl bilmiyorum ama ben.."
Gözlerime bakmaya çalışıyordu, sanırım utanıyordu.

"Sanırım senden hoşlanıyorum"

Deniz daha sözünü bitirmeden koşmaya başladım. Gerçekten bunu söyledi mi ya ? Düşünmek için zamana ihtiyacım vardı.
Tanrım burası çok ahh! Islak!
Helal sana Gizem. Gidip gelip en gizemli yeri buldun, yetmedi suya düştün, helal sana! Deniz seni bulursa şanslısın kızım. Sanmıyorum da, umalım işte..

"Gizem! Gizem! Nerdesin!"

"Göle, düştüm! yüzmede iyi değilim!" Avazım çıktığı kadar bağırıyordum, hoş birşey değişecek mi gerçekten fikrim yok.

"Gizem?"

"Aşağıdayım!"

Suda sürükleniyordum. Acayip korkuyordum. Kurtarılamadan ölmek istemiyordum, çok gencim.
Biraz daha çırpındıktan sonra bayılmışım.

"Gizem?"

---

Daha sık ve daha uzun yazmaya çalışıyorum. Gizem eğlenmeyi seven bir karakter yerinde durmuyor 😂
fikir belirtin.
Sizce Deniz onu böyle bulmuşken Gizemin dediği gibi tecavüz edip 10 çocuk yapana kadar esir olarak tutacak mı ?
Hayal gücüme saygılarımı iletiyorum 😂😂
Öpüldünüz 😘

GizemliWhere stories live. Discover now