Yaşamak zor, Ölmek daha zor

287 69 9
                                    

Bir hafta kadar hastanede kaldım. Annemiz hiç gitmedi yanımdan. Babam işe gidiyor sonra geç vakte kadar benimle kalıp eve dönüyordu. Tek başına o evde yalnız kalıyordu. Eskiden de çok yatardım hastanede. Hatırlıyor musun yılda en az iki kere hastanede yatmazsam iyileşemiyordum. O zamanlar da annemiz hep benimle hastanede kalıyor babamla sen evde duruyordun. Şimdi evimizde bir tek babam var. Dağ gibi babam tek başına ne yapıyor ki? Bir evladını toprağa vermiş biri de ölümden dönmüştü. Annem ve babam içinde zor değil mi kardeşim. Anneler ve babalar ömrü boyunca çocukları için yaşarken onları kaybetmek zordur değil mi? Bende bir anneyim. Senin ikinci annenim ben. Ben senin ablanım. Seni ömrünün sonuna kadar çok sevecek bir abla.

Hastanede kaldığım süre boyunca her gün ziyaretçilerim geldi. Kalabalığın içindeki kimsenin geçmediği bir boşlukmuşum gibiydim. Yalnız! Benim dünyam sendin. Benim tek arkadaşım sendin. Ailem sendin. Şu lanet olası dünyada aldığım nefes sendin. Her şeyimi sadece bir gecede elimden aldılar. Saçma değil mi? Şuan her şey o kadar saçma geliyor ki bana.

Hastaneden çıktıktan sonra eve geldik. Benim sığınağım bildiğim eve. Arabadan inip ikinci katta bulunan evimize giderken attığım her adım geri geri gitmek istiyordu. Senin anılarına zarar vermek istemiyordum. O evin her bir köşesinde sen vardın. Evin kapısını babam açtı ve o an kahkahalar geldi kulalığıma, koridorda beni sırtına almış evin içinde koşuyorduk. Sen anırır gibi böğürüyordun ben ise gülmekten ölüyordum. Eşlikten adım attım.

'Kaçma gel' diye bağırarak koşan biri geçti yanımdan. Yine aynı maraton yerimizde sen önde ben arkada koşuyorduk. Elimde kırmızı bir ruj vardı. 'Gel bir kere süreceğim... Hemen sileceğiz... yaa nasıl göründüğünü merak ediyorum' ben elimdeki rujla seni köşeye sıkıştırmıştım. 'Anne al şu manyak kızını' diye bağırmıştın.

Babam beni odamıza götürdü. Orada da birçok anımız canlandı hemen. 'Canım kardeşim benim' diyip sarıldım sana yatarken.

'Ablam' dedin sende bana sarılırken.

'Çok seviyorum seni' dedim ve sımsıkı sarıldım sana. Anlına kısa bir öpücük kondurdum. Huzur...

Babamla annem beni yatağa yatırdılar.

'Akdeniz akşamları..." diye girdin gitarınla şarkıya bende elimdeki flütle kendimce ritim tutturarak çalmaya başladım.

O halimizi görünce yüzümde anlamsız bir gülümseme oldu. Annem dolu gözlerle beni izliyordu babam saçlarımı okşadı. Sonra ikisi odamdan çıktı. Kapıyı açık bırakmışlardı.

Sonra yanıma yattın. Her zamanki gibi duvar dibine. Kolumu boynun altına koydum ve seni göğsüme çektim. Hissetmiyordum seni. Varlığını hissetmiyordum ama karşımdaydın, gülümsüyordun bana. Sanki 'Ben buradayım' der gibi bakıyordu gözlerin. Biraz önce gördüğüm anımız gibi anlından öptüm. Sen benim canımdır. Hatta candan da öteydin. Ruhumdun sen benim. Neden bu bedeni ruhsuz bıraktın? Neden kardeşim, neden ablanı yaşan bir ölü yaptın? Neden bunlar bir kâbus değil?

Bir gece hayatımı nasıl değiştirmişti. Sadece bir gece o lanet olası 10 Ocak gecesi canımdan can almışlardı.

"Ölüm güzel mi?" diye sordum sana. Gülümsedin. Güzeldi değil mi? Ondan gülümsedin yoksa gülümsemezdin. "Özlüyor musun beni?" gözlerini gözlerime kenetledin. Sanki gözlerin bana bir şeyler anlatmak istiyor gibiydi. Beynimin içinde birkaç kelime yankılandı 'Hem de çok özlüyorum'. Gülümsedim. Özlüyordun biliyorum. O yüzden yanımdaydın. O yüzden seni görüyordum. O yüzden gitmiyordun yanımdan. "Korkuyor musun?" hayır der gibi kafanı iki yana salladın. "Sakın korkma." Dedim. Tavana bakıyorduk ikimizde. Uzun çok uzun bir sessizlik oldu. "Biliyor musun?" dedim gözlerimi tavandan ayırmadan "Ben korkuyorum" kafanı bana çevirdiğini hissettim. Sana hiç söylemediğim sözleri şimdi söyleyecektim sana "Aslında hep korktum. Sırf seni çok korkutmamak için korkmuyormuş gibi davrandım... Benim korkmamam lazımdı. Anlıyor musun beni? Senden hep güç aldım, cesaret aldım... Sen yanımdayken güçlüydüm ben." Sustum kafamı ona çevirdim. "Sen uyurken bazen bende çok korktum ve sessizce yanına gelip yattım ya da uyku felci geçirdiğim zamanlarda yataktan kalmaya korktuğum için seni yanıma çağırdım. Sen uyuyor olduğun için hiçbir şey hatırlamıyordun" gülümsedim. Tekrar gözümü tavana diktim. "Ablan korkağın teki." Dedim kendime kızarcasına.

Elveda KardeşimWhere stories live. Discover now