Bölüm 9 #DOKUNMAMA IZIN VER#DÜZENLENDİ#

9K 367 5
                                    

Azra'nın açısından:

Bir kadın öpücük anını iç güdüleriyle hisseder. Biliyorum birazdan daha da yaklaşacak ve beni öpecek. Ama ben aslında buna hiç hazır değildim. Ona karşı duygular beslemeye başladığım doğru fakat bana dokunduğu an İçimden geçirdim"LÜTFEN Yapma" ve sanki beni duymuş gibiydi, çünkü durdu ve geri çekildi. Ardından bana son defa  baktıktan sonra sessizce odayı ayrıldi... 

-------------------------------------------------------

Yazarın açısından:

Sabaha doğru ancak uykuya dalmıştı Azra o yüzden uyandığında akşam olmak üzereydi. Savaş ile bir gün önceki  yaşadıkları aklına geldi birden ve hemen yataktan doğruldu. Bir insanda bu kadar mı yanılması mümkün müydü. Azra bu adamı nasıl sevmişti anlam veremiyordu. Onu gerçekten sevdiğine inanmıştı ama meğer her şey bir takıntıydı onun için. Geçmişte onunla geçirdiği güzel anıları aklına geldi ve ne kadar mutluydular. Fakat hiçbir şey gerçek değildi meğerse. Onunla birlikteyken ne kadar kördü bunu şimdi anladı ve sonunda zor tuttuğu gözyaşlarını akmasına izin verdi. 

Biraz kendine gelmek için duş almaya karar verdi. Dolaptan iç çamaşırları ve mavi renkte olan ve önden fermuar ile kapanan bir eşofman takımı çıkarttı, güzelce yatağın üzerine koydu. Ardından eline bornozu aldı ve Banyoya geçti. Yaklaşık bir saat küvette uzandı. Derisi kıpkırmızı olana kadar kese ile sürtmüştü. Onun öptüğü, dokunduğu her yeri silebilmek içindi. Banyodan çıktıktan sonra üzerini giyindi ve saçını kuruttu. Karnındaki gurultu sesi gelince aslında doğru düzgün bir şey yemediği aklına geldi. Aşağı inmek için odadaki kapıyı açtığı gibi karşısında Yiğit duruyordu, üzerinde oda rahat bir eşofman giyinmişti ve gerçekten yakışmıştı diye düşündü Azra ve gülümsedi.

"Uykucu hanım nasıl oldu da uyana bildiniz?". dedi sesinde onun ile alay eden bir tını vardı. Azra da tabi ki hemen cevabını verdi.

"Ne diye bilirim ki, uyumayı seviyorum" cevap verdi  gülümseyerek.

"Neyse acıkmışsındır eminim, gel bir şeyler atıştıralım." dedi.

Nasıl olur da onu bu kadar iyi tanıyordu hayret doğrusu.... 

"Tamam olur." dedi ve takip etti.

Bazen şaşırıyordu nasıl olur da ben böyle tuhaf bir adam ile aynı evde hem yaşıyordum hemde anlaşabiliyordum diye içinden geçirdi Azra. Merdivenlerden aşağı indiler ve mutfağın oldu bölüme ilerlediler. Birden önünde donatılmış masayı görünce şaşırmıştı. Hemde mantı bile vardı onun en sevdiğinden. Hangi arada bu yemekler yapılmıştı diye düşünmeden edemedi.

"Şey bunları kim yaptı?" diye sordu merakla.

"Sen uyurken benim için düzenli olarak gelen bir Fatma teyzem var ondan rica etmiştim, umarım beğenmişsindir hep senin sevdiğin yemeklerden yaptırdım" dedi ve gülümsüyordu yaptıklarından çok mutlu görünüyordu Yiğit.

"Gerçekten çok teşekkür ederim, nereden bildin hepsi benim en sevdiğim yemekler olduğunu?". sormuştu Azra

Yiğit masadaki yerini aldı ve Azra'ya oturması için rica etti, oda yanına geçip oturdu ve kafasını onun gözlerine çevirdi. Azra hala merak ediyordu onun vereceği cevabı. Derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı.

"Azra, seninle ilgili ben her şeyi biliyorum nelerden hoşlandığını ve neleri sevmediğini, en çokta korktuğun yalnız kalmaktan olduğunu bile biliyorum."

Son söylediği şeyi fısıltı ile söylemişti ama Azra aslında ne kadar haklı olduğunu biliyordu, çünkü Azra ailesini bir günde kaybetmişti. Hala onların yokluklarını kabullenmemişti. Ne diyeceğini bilmiyordu bu adam neden onunla bu kadar ilgileniyordu anlam veremiyordu. Gerçi Balo gecesinde söylediklerini hatırladı onu sevdiğini söylemişti. Belkide ona gerçekten bir şans vermeliydi Azra çünkü Savaşın elindeyken sadece Yiğit'in yanında olmasını istedi. Kalbindeki ona olan kırgınlığı yavaş yavaş erimeye başlamıştı. 

YALANLAR ÜSTÜNE (DÜZENLEME YAPILACAK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin