1.Bölüm

83.6K 1.8K 306
                                    

Sabah güzel bir şekilde kalkmak yerine üstüm de çırpınan Ceren ile uyandım. Ahh bu kız aklını mı kaçırdı böyle!?

-"Kızım sen napıyorsun üstümde.?"

-Bir saattir kalkmıyorsun ne yapalım Yağmur Hanım bizde böyle kaldırıyoruz."

Elimi açtım ve "Allahım sen bu kıza akıl ver ya Rabbim." dedim ardından ise yavaş bir şekilde  yataktan doğruldum.

-Herneyse oyalanma da çabuk ol. Kahvaltı hazır aşağıda seni bekliyoruz. Biliyorsun bugün bara gideceğiz o yüzden alışveriş var."

Derin bir "of"  çekip Ceren'in odadan çıkışını izledim. Bir de bu dert vardı başımda. Diğerleri yetmezmiş gibi...

Yaz tatilinde olduğumuz için kızlar ile bir şeyler yapmayı planlıyorduk. Herkes bir şey seçti ve bu seçenekler de bar da var! Benim sevmediğimi bildikleri halde koymuşlar. Ne yapacağım ben bunlar ile? Aslında benim seçtiğim seçenekte mantıklı değil ama en azından eğlendik. Lunaparka gitmiştik işte. Bence çok eğlenceliydi. Ama kızlara pekte eğlenceli gelmedi sanırım...

Sanırım mı?  Kesinlikle demeliydim. 
Her neyse fazla oylanmamam lazım benim. Yoksa Ceren beni öldürür vallaha da yapar yani.

Banyoya girdiğim de ilk önce aynada kendime battıktan sonra direk yüzümü yıkadım. Şimdi daha iyiydim sanki. Dişlerimi de güzel bir şekilde firçaladıkdan sonra odama geri döndüm.

Küçük dolabımın önüne geçip kıyafet seçmeye başladım. Aslında öyle çok oyalanmam. O yüzden ilk önüme gelen ve rahat kıyafeti seçtim.(multimedya da var) güzel olmuştum ya.

Aynanın karşısına geçip çok ama çok hafif bir makyaj yaptım. Nefret ederim zaten. Kötü duruyor bence. Son işlerimi de hallettikten sonra

Pınar ve Ceren kahvaltıya başlamışlar bile. "Günaydın" diyerek oturdum masaya. Ardından ise güzel bir şekilde karnımı doyurmaya başladım.

Kahvaltı bitirdikten sonra hemen dışarıya çıktık. Bir taksi çağırıp beklemeye başladık. Taksiyi beklerken telefonuma gelen mesaj ile irkildim ama hiç zaman kaybetmeden telefonu çıkarıp okumaya başladım.

-Bu gün yine çok güzel olmuşsun Yağmurum. Şortun çok kısa değil mi?! Beni sinirlendirmek istemezsin birtanem... Yanım da olduğun zaman böyle şeyler giyemezsin emin ol.. Bir kaç saat sonra tanışacağız ben biraz heyecanlıyım. Seni seviyorum meleğim...

Kim gönderdi ki bunu?! Nasıl bir mesaj bu böyle. Biraz tedirgin olsam da kızlara bunu yansıtmadım. Onlar çok mutluydu ve öyle kalmalarını istiyorum.

Biraz zor da olsa mesajı unutmaya çalışarak kızlar ile eğlenceli bir alışverişe hazır oldum...

-Savaştan-

Yağmurum... benim güzel gözlüm. Bir an bile aklımdan çıkmayan gözler beni benden alıyordu. Şuan işler ile çok meşgul olsam bile aklım da yine o vardı. Hiç çıkmıyordu ki zaten.

Onun ile sevgiyi tattım ben. Onun o tarçın kokusu ile sevgi ile doldum. Canımdı o benim ya da daha fazlası...

Koltukta yaslanmış onu düşünüyordum. Birden kapının tıklanması ile yerimden doğrulup dik bir duruş sergiledim. Yüzüme sert bir ifade vererek komutumu verdim.

"Gel" dediğimde içeriye Emre ile Batu girdi. Başları ile selam verdikten sonra koktuklara yönelip oturdular.

-"Anlat." dediğimde Batu konuştu bakışlarımı ona çevirip dikkatlice dinlemeye başladım.

-"Abi depoda bir kaç sorun çıkaran adam var işin bittiyse gidelim."

Sadece kafamı "evet" anlamında salamakla yetindim. Koltuktan kalkıp ceketimi üzerime geçerdim.


Şirketten çıktığım gibi arabama atlayıp deponun yolunu tuttum. Depoya vardığım da direk içeriye doğru yöneldim. O sırada Yağmur'un peşine taktığım aramaya başladı.

-"Ne oldu lan! Eğer Yağmur'a bir şey oldu ise seni gebertirim anladın mı?"

-"Yok abi yenge iyi."

-"O zaman niye arıyorsun lan."

-Abi yenge bu gün bizim bara geliyormuş ve şuan arkadaşlarıyla alışverişe gidiyor. Şey... abi giydiği kıyafet, sanki biraz açık gibi. Biraz bekler misin sana fotoğrafını atayım."

-"Çabuk ol!"

Diyip yüzüne kapattım. Ahh bu kız yine nasıl giyindi kim bilir umarım... düşündüğüm gibi değildir. Yoksa çıldıra bilirim. Bir kaç dakika sonra fotoğraf geldiğinde neredeyse çaldıracaktım. Nasıl giyinirdi böyle!? Amacı neydi?  Beni deli etmek falan mı?  Kendimi tutamayıp ona bir mesaj yolladım. Umarım uyarımı anlatmıştır.

-"Adamı getirin lan" dedim. Hıncımı birilerinden çıkarmam gerekiyordu. Ve şanslı kişi belli olmuştu. Hemen adamı getirdiler. Başında ki çuvalı çıkardıkların da adam bana korku ile bakıyordu. Yazık olacaktı adama...

İlk yumruğu attığım da adam bayılacak gibi olmuştu nerede ise. Daha sonra kendimi tutamadım zaten.

Demek o şortu gidersin.. yumruk... demek bara gidersin ha.. yumruk... gelde tanışalım Yağmur hanım... yumruk...

Hızımı alamıyorum sürekli yumruk ve tekme atıyorum. Giderek daha da sinirleniyordum sanki.

Birden iki kolumdan çekildim. Emre ve Batu durdurmuştu beni. "Yeter abi" dediler ikisi birden. Üstüme baktığımda kan içinde olduğunu gördüm. Bakışlarımı adama yönlendirdiğim de neredeyse yüzü görünmeyecek hâle gelmişti.

Kolumu onlardan kurtulduktan sonra yukarıya çıktım. Kısa bir duş aldıktan sonra  üstümü değiştirip aşağıya indim. Direk Emrelere seslendim. Yanıma geldiklerinde konuşmaya başladım.

"Emre Batu hazırlanın akşam bizim bara gidiyoruz." dedim

İkiside beni onaylandıktan sonra depodan çıkmıştık. Arabama bindikten sonra bara doğru m yöneldim. Son kez

-"Bekle bakalım Yağmur Hanım tanışalım artık" diye mırıldandım.

********************

♧DÜZENLENDİ♧

Umarım beğenirsiniz hepinizi çok seviyorum benden yorum ve votelerinizi esirgemeyin lütfen...

♡MUTLU KALIN♡

Mafyanın Güzel AşkıWhere stories live. Discover now