Sonra timlerle baş başa konuşmak için kendi halkamızı kurduk.

Kendi timimle konuşmak bana düşüyordu.

Sevda da yanıbaşımdaydı.


''Sevda komutanınız ve ben bu gün iki grup olarak ilerleyeceğiz.

Sevda komutanınızın grubunda olanlar Gözcü grup diye geçecek.

Dağın zirvesinden ilerleyerek görüntü aldığımızda hilal gibi çevreyi üstten saracaksınız.

Siz görüntü aldığınız da da aşağıdan size yardıma gelerek çembere alacağız.

Grup olarak dağınık halde bulunacaksınız.

Tarama yapacağımız için aynı hattan geniş yürümenizi bekliyorum.

En ufak bir his,

Bir tereddütte es geçmeyin .

Size güveniyorum çocuklar

Şimdi operasyon için bekleme safhasındayız.

Herkes soyunma odasında beklesin.

Komutanınızla birazdan size katılacağız''


Sevda yanımda kalırken diğerleri gitti.

Oğuz konusunu açmak istemiyordum.

Şuan onunla olan durumumuz bunlardan bağımsızdı.


''Sevda,

İntikal sırasında ilk hedefimiz gözcülerinin haber vermesini engellemek olacak.

Grubundaki bir askerini bunun için tetikte bulundur.

Onun dışında telsizle haberleşmemiz aksamasın.

Sonuçta biz bir timiz.

Herhangi bir görüntü aldığınızda mutlaka haber ver.''


Sevda sessizce dinledi.

Sonra nefes alarak konuştu.


''Ceylan komutanım

Ben daha önce bu kadar gizli ve tehlikeli intikallerde bulunmadım.

Sizinle aramızda geçenleri unutmamız mümkün değil ama en azından ertelemek isterim.

Çünkü sizin canınız bana,

benim ki de size emanet''


Sevdadan bu kadar olgunluk

Akıl alır gibi değildi.

Gülümsedim.


''Ben de öyle düşünüyorum asteğmenim ''


Sorun kalmadığına sevinmiştim.

En azından aklımda şüphe kalmayacaktı.

Sevdaya cevap verdiğimde arkadan gelen Oğuzu görmüştüm.

Benim bakışım orada bir iki saniye uzayınca Sevda'da arkasını döndü.

Korktuğum başıma geliyordu.

Hayır ikimizi de gördün git artık.

Ne diye yangına körükle geliyorsun.

512Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang