''Lanet olsun ! ''

Buradan nasıl çıkacaktım ?  Aklıma bir şey gelmiyordu.Bir an bağırsam mı diye düşündüm ama uyandığımı anlamaları kötü olabilirdi.Bu fikirden de vazgeçmiştim.Kafamı sağa çevirdim.Koruyucu beyaz elbise giymiş insanlar ellerindeki tüplerle bir şey yapıyorlardı.Üç kişilerdi..Birisi benim olduğum tarafa doğru döndü.

''Yeni gelen denek uyanmış efendim ! ''

'' Denek mi ? Bir bu eksikti. '' 

İçimden lanet okuyordum.Ve ellerimi sağa sola hareket ettirip aynı zamanda yukarı doğru zorlayarak kurtulmak için kendimi zorluyordum.Ama çok güçlü bağlamışlardı.Bakışlarımı bedenimin üzeriden çektim ve karşıya baktım bana bakmakta olan adamlardan ortada duran kişi;

 '' X-18 AB '  yi verin ''

talimatını vermişti.

''O da ne şimdi ?Kahretsin ! ''

diye içimden geçirirken bileklerim acısa dahi  zorlamaya devam ediyordum..

Verilen talimat üzerine içlerinden biri bana doğru gelmeye başladı elinde ise değişik bir alet vardı.Ucunda iğne olan uzun hortuma benzeyen değişik bir alet...Buda neydi böyle ? Hastanelerde daha önce hiç böyle birşey görmemiştim..Tenimden başlayan ve damarlarıma kadar inen büyük bir acı hissettim.O aleti bana zorla da olsa takmışlardı..

''Hayır bırakın beni ! '' diye çırpınıyordum.Damarlarım patlıyor gibiydi.Tüm vücudum yanıyordu ve bu bana büyük bir acı veriyordu.Alevlerin içine dalmışcasına büyük bir yanma hissi ve damarlarımın içinde gidişatına göre geçtiği yerlerde oluşan şiddetli ağrı..Dayanılmaz dereceye ulaşıyordu..

Bir iki dakika sonrasında ;

''Narkoz  verin ! '' diye bir ses duydum.Ardından gözlerim kapanmaya başladı...

Gözümü açtığımda sersem gibiydim.Başım dönüyordu.Neler olduğunu anlamak için etrafa baktım, bulunduğum yer karanlık bir yerdi.Sanırım bir hücrenin içindeydim.

Başımın dönmesi yetmiyormuş gibi başım ağrısı buna eklenmiş başım çatlayacak gibiydi.Bağırmaya gücüm bile yoktu.Bana ne vermişlerdi ?Kafamı zorda olsa yukarı kaldırdım.İki kamera beni izliyordu.Bense kendimi çok garip hissediyordum..Görüşüm bir bulanıklaşıyor bir netleşiyordu.Kalkıp kaçamak istiyordum fakat parmağımı bile kaldıramıyordum.

Beklemek , yaptığım tek şey burada durup beklemekti..Her şey buraya kadarmış sanırım ,şuan bana ne olacağını bilmiyorum bile...

Burada düşünmek için çok vaktim vardı.Gözlerimi kapattım ve başımdan geçenleri düşünmeye başladım.Gözlerimin önünde beliren olaylardan sonra aklımda bir soru belirmişti;

 ''Acaba annem ve babam şuan neredelerdi ve ne yapıyorlardu?''

Bu sorunun cevabını düşünürken aklıma yeni sorular ve düşünceler hücum ediyordu..

Aradan bayağı zaman geçmişti.Hala bu dört duvar arasında sıkışıp kalmış bir türlü çıkamamış sadece ve sadece yerde oturup bekliyordum.Neyse ki başımın ağrısı geçmişti.

Bir anda koridordan yankıları ile birlikte sesler gelmeye başladı.Seslere dikkat kesilmiş neler olduğunu anlamaya çalışıyordum.Birden benim olduğum hücrenin kapısı açıldı.Işıktan gözlerim kamaşmış ve istemsizce kapanmış,düzelmiş olan kolumu gözlerimi kapatacak şekilde alnıma koymuştum.Bir kaç saniye sonra kolumu gözümden çektim ve kapıya doğru baktım.Beyaz renkte koruma giysileri olan iki kişi ,küçük bir çocuğun kollarından tutmuşlar ve  yanıma getirip koymuşlardı.Çocuğun soluk beyaz yüzüne baktım korktuğu gözlerinden anlaşılıyordu.

PEŞİMDE ZOMBİ VAR (TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin