2

38 4 26
                                    

Diana ve Apollon hızla salondan çıktığında sarayın çıkışına ilerlediler, Apollon ikizini durdurup konuşmaya başladı.

"Bu kadar iddialı konuşmamalıydın Diana."
"Nasıl konuşacağımı sana sormayacağım, yapılan şey ortada. Ölecek olan kişi bende olabilirim sende, bunu düşünmeden hareket etmek aptallık olur."

Kadın uzaklaşacakken ikizi yine onu durdurdu, Diana sinirle ona doğru dönüp konuşmaya başladı.

"Ne oldu?"
"Diana böyle fevri hareket edemezsin, temkinli ve düşünerek hareket etmemiz gerekiyor."

Kadın sinirle derin nefes alıp yumruğunu sıkarken Apollon devam edecekti ki arkalarından başka birinin sesi duyuldu.

"lykirī Diana."

Kadın arkasını döndüğünde gördüğü kişiyle tüm siniri uçup gitmiş gibiydi, adama gülümsedikten sonra ikizine doğru döndü.

"Sen git, ben sonra geleceğim."
"Gidiyoruz Diana, şimdi."

Apollon konuştuğunda Diana kaşlarını çattı,kimse kendisine emir veremezdi kardeşi bile.

"Bana emir veremezsin, sonra geleceğim dedim Apollon."

Apollon kardeşinin kolundan tuttuğunda içindeki kıskançlığa engel olamamıştı. Bu abinin kız kardeşini kıskanması değildi, seven erkeğin sevdiği kadını kıskanmasıydı. Apollon bundan dolayı kendini suçlu hissetmiyordu, Zeus'un yaptıklarından sonra kendisi suçlu değildi.

"Ona dokunma."

Ares hızla Apollon'nun elini Diana'nın kolundan çekip kadını arkasına aldığında Apollon, Ares'le burun buruna gelmişti.

"Apollon git dedim, ben sonra geleceğim."

Apollon bakışlarını kadına doğru çevirirken Ares sakinliğini bozmadı.

"Onu duydun."

Apollon cevap vermeden sinirle oradan uzaklaştığında Ares yavaşça kadına doğru dönerken gülümsedi.

"İçeride yaptıkların etkileyiciydi."

Kadın gülerken omuz silkti.

"Hızlı öğrenirim."
"Öğretenin hakkını yiyecek misin?"

İlerlemeye başladıklarında kadın gülerek kafasını hayır anlamında salladı.

"Hayır ama ben hızlı öğrenmeseydim öğreten kişinin bir önemi olmazdı."

Ares güldüğünde muhafızların atları getirmeleri için beklemeye başladılar, adam bakışlarını kadına doğru çevirdi.

"Apollon seni sinirlendirecek bir şey söylemedi, değil mi?"
"Bu kadar iddialı konuşmamam gerektiğini söyledi, ben olan ve olacak şeyleri söyledim."

Ares yavaşça kadını kendine doğru çekip saçlarına öpücük kondurdu.

"Onun bir önemi yok, ben senin yanındayım."

Zeus bakışlarını masadan çekip Hades'e doğru çevirdiğinde kardeşinin etrafı incelediğini gördü.

"Çocuklarımdan birine dokunmayı aklından bile geçirme Hades."

Hades gülerek abisine doğru dönerken Poseidon sandalyesinde oturmaya devam etti, büyük salonda sadece üçü kalmıştı.

"Öyle bir düşüncem yok ama kızın Kore için aynısını söyleyemeceğim."
"Onunla oyun oynamayı aklından bile geçirme."

Up WorldWhere stories live. Discover now