"Gitme.. " çaresiz sesi ile gözlerinden akan yaşa baktım.
"Bende sana gitme demiştim. " soğuk sesim ile yüzüne baktım. "Ama sen gittin. "
Sessizce gözlerimi izlemeye başladığında Derin ve Barış odadan çıkmak için hareketlenmişti.
"Rahatça konuşun. " Derin'in açıklama yapması ile alayla güldüm.
"Konuşacak bir şeyimiz yok. Ben gidiyorum. " arkamı dönecekken Barış'ın kolumdan tutması ile ona baktım.
"Kerem. " kolumu çektiğimde yeniden Ayça'ya baktım. Kırgın bakıyordu.
Bunu takmadan ilerleyecekken bu seferde Derin'in konuşması ile durmuştum.
"Ada'nın yanına mı gidiyorsun? " bakışlarım onu bulduğunda sinirle bana baktığını görmüştüm.
"Sana ne? "
"Bugün ki fotoğrafta çok güzel çıkmışsınız. Görmediysen göstereyim."
"Gördüm. Ve bende güzel çıktığımızın farkındayım. " Barış yapma der gibi bana bakarken Ayça'ya baktım.
"Ne de olsa yanımdaki güzel, değil mi?"
"Senin karakterin olmadıktan sonra yanındakinin güzel olup olmaması ne fark eder? " Derin'in sinirle konuşması ile alayla ona baktım.
"Hayırdır Derin? Sana ne oluyor? " Ayça'ya bakıp geri bana döndü.
"Bana bir şey olmuyor ama sana bir şeyler olmuş Kerem. " Sıkılmış gibi onu süzdüm.
"Allah Allah öyle mi olmuş? Neden acaba? " sinirle bana baktı.
"Sonuçta benden ayrılan senin arkadaşın değil mi? İstersem sevgili yaparım, istersem karım yaparım. Ha o da yetmezse istersem çocuklarımın annesi yaparım! Size batan ne? " Barış kolumdan tuttuğunda Ayça'ya baktım.
