Ben hem kalp hem bedenim
Nefestir ruhum benim
Aşk şarabı içerim
Tez gelsede ecelim;
Yatakta oturan Ayça'ya baktığımda ofladım. "Ayça. " sinirle bana baktı.
"Senin yüzünden Efeyi aldattım! " sitemli sesi ile eline bakmaya başladı. "Çok iğrenç bir insanım."
"Bak, yemin ederim ki ben senin sevgilinim. O değil. " kulaklarını kapattı.
Barış'ın bizi yarım saat önce basmasından sonra sürekli bunu tekrarlıyordu.
Sıkıntı ile yüzümü sıvazladığımda gelen mesaj sesi ile ilgili bir telefonumu açtım.
Barış:
Oğlum valla çok özür dilerim lanBarış:
Hastanede de öpüşeceğiniz hiç aklıma gelmezdiBarış :
Zaten Ayça'yı nasıl ikna ettin hala anlamış değilimBarış:
Neyse ben çıkış işlemlerini hallettim, arabada sizi bekliyorumSiz:
TamamSiz:
Geliyoruz.Telefonu kapattığımda önümdeki kadına baktım. Elleri kulaklarında önüne bakıyordu.
"Ayça, evine gidiyoruz. " dikkati bana yöneldiğinde yanına adımladım. Uzattığım elime baktığında kararsız kalmış gibi yutkundu.
"Evine gideceğiz. Yemin ederim. "
Bana kafasını salladığında Barış'ın bıraktığı montu giydirdim üstüne. Saçlarını arkasından çıkartıp düzelttiğimde fermuarını kapattım.
"Sen futbolcu değil misin? Neden hala benimlesin? " onu kucağıma aldığımda yüzüne baktım.
"Futboldan daha önemli işlerim var. Senin gibi." gözlerini kaçırdığında asansöre bindim.
"Tuşa basar mısın? " kafasını sallayıp bastığında asansöre yaslandım.
Gözlerimi kapattığımda nefesimi verdim.
Aramızda oluşan sessizlik canımı sıkarken belindeki elimi daha sıkı sardım.
"Gerçekten sevgilim misin sen benim?" kısık sesle konuştuğunda gözlerimi açıp ona baktım.
Kafasını göğsüme yaslamış ve gözlerini kapatmıştı.
"Sevgilinim. " yorgun sesim ile gözlerini açtığında göz göze geldik.
"Peki ya Efe? Ben onunla sevgiliydim." çaresizce konuştuğunda gözlerini izledim.
"Ayrıldınız. Çünkü seni aldattı. " gözlerinde gördüğüm kırgınlık ile yutkundum.