"Yapma, beni kendinden soğutma. Neden ilişkimiz hep böyle oluyor düşündün mü? Veya neden hep depresif bir ilişkimiz var? " yere baktım.

Benim yüzümden..

"Şu gözlerini kaçırma artık, bana bak." yere bakmaya devam ettim.

"Yok bu böyle olmayacak, yemin ederim kafayı yiyeceğim!" 

"Çok mu ayrılmak istiyorsun? " dolan gözlerim ile yere bakarken kafamı salladım.

"İyi! Bundan sonra ben yokum tamam mı?! Zaten istediğin buydu oluyor sonunda! " dolan gözlerim akmıştı.

"Kendi isteğin gerçekleşiyor işte! Neden ağlıyorsun?!"  üstüme doğru eğilmesi ile kendimi geri çektim.

Alayla güldüğünde kısık sesli bir küfür firar etmişti dudaklarından.

"Gel beynimin içine sıç! Çok derli toplu ya bir de sen sıç! " titreyen ellerimi sıktığımda sabır çektiğini duymuştum.

"Ben yokum amına koyayım! Bundan sonra ben yokum! " sinirle uzaklaştığında arabadan inmişti.

Kapıyı hızla çarparken kafamı kaldırıp ağlamaya başlamıştım.

Cebinden telefonunu çıkardığında gözlerimi sildim. Telefonla konuşup kapattığında yanına Derin gelmişti.

Derin yanına gittikçe o uzaklaşıyordu. Eli ile burayı işaret ettiğinde Derin'in bakışları da buraya kaymıştı.

Arabada ki siyah filmden dolayı beni göremiyorlardı.

Açılan kapı ile içeri Çağan girdiğinde hızla yanıma gelmişti.

"Ne oldu? Ne dedin ona? "

"Anlattım. İzmir'e gideceğim, arayıp sorma dedim. "  boğuk sesim ile nefes aldım.

Çağan sessiz kaldığında nefesini vermişti. "Senden nefret edecek.. Kendinden soğutuyorsun.. " iç çektim.

Bakışlarım Kerem'e döndüğünde sinirle Derin'e bir şeyler anlattığını görmüştüm.

Arada buraya bakıyor, yüzünü sıvazlıyordu.

Yaklaşık 5 dakika sonra duran araba ile oraya baktığımda gelen kişinin Yunus olduğunu görmüştüm.

Kerem son kez buraya bakıp arabaya bindiğinde yutkundum.

***

Kerem'den

"Sizce sorun bende mi?! " karşımda oturan anneme baktım.

Yunus ve Barış ise sessizce beni dinliyorlardı.

"Kendi isteği ile ayrıldık, bugün ağlayarak aradı beni! Beni çok özlemiş, onu hiç sevmemiş miyim, kız çok mu güzelmiş bilmem ne. Sonra kapattı 5 dakika onun telefonundan hemşire aradı beni. Sinir krizi geçirmiş, Ayça sinir krizi geçirmiş! " sesim yükselirken kendimi dizginlemeye çalışıyordum.

"Kafama sıçayım ama gittim! Hemşire sinir krizi geçirdiğini söyleyince ne hissettiğimi bir ben bir de Allah biliyor." Bakışlarım anneme döndüğünde beni izliyordu.

"Gittiğimde delirmiş gibi bağırıyordu, ne yapacağımı şaşırdım, yemin ederim ben hayatımda bu kadar endişlendiğimi hatırlamıyorum.." nefesimi verdim.

"Kızı anlattım, ikna da oldu. Çıktık hastaneden arabaya bindik saçını bile ördüm! Özür diledim zaten ne olduysa ondan sonra oldu. Bir anda gidiyorum dedi."

"1 yıllığına İzmir'e gidiyormuş. Ne aramamı ne sormamı istiyormuş hatta beni aklına bile getirme dedi! Bana dedi! Beni aklına bile getirme dedi!" sinirden başım ağrımaya başlamıştı.

Çare || Kerem Aktürkoğlu Where stories live. Discover now