1.BÖLÜM: CESARET

134 18 36
                                    

Selammmmmm

Nasılsınız, bana sorarsanız gayet iyiyim. Umarım sizde iyisinizdir. Tamamen can sıkıntısından wounded_soull'a ithafen yazıyorum.

Başlama tarihinizi bırakır mısınız?

Yıldıza bastıysan iyi okumalar dilerimm. ;)

"Ders boooooş." diye bağırarak sınıfa girdi sınıfın en uyuz kızı. İnce sesi kulaklarıma iğrenç bir uğultu bırakırken Gece ile bakıştık.

Eskiden boş derslerde gezerdik, müdürden kaçarak kantine gider ve poğaça alıp yerdik. Ama artık, herkes, her şey, bizde dahil tüm dünya değişmişti. Eskisi gibi yaşam sevgisi barındırmıyorduk belki de.

Gece sıraya kafasını koydu, uzun kumral saçları sırama değiyor, en arka sırada oturmanın dezavantajı olarak soğuk hava saçlarını uçuşturuyordu.

Tüm sınıf sevinç nidaları yükseltirken artık derslerin boş olmasından bıkmıştık. Edebiyat hocası daha kaç defa hamile kalabilirdi ki?

"Ya Tuğçe, bir şey diyeceğim." diyerek kafasını kaldırdı ve bana döndü. "Hı?" gibi bir mırıltı döküldü dudaklarımın arasından. Benim dalgın hallerime alışmıştı artık, garipsemiyordu.

"Doğruluk cesaretlik oynayalım mı eskisi gibi?"

"Çocuk muyuz biz kızım? En fazla sevdiğin var mı diye soruluyor."

"Bak fena eğleneceksin gerçekten!" Beş defa ısrar sözcükleri kullandıktan sonra kafamın etini yemiş ve kabul ettirmişti. Tamam, biraz haklıydı. Eğlenebilirdim.

Yarısı içilmiş su şişesini çantasının yanındaki su konan kısımdan çıkardı ve sıraya koydu. "Şişeye ne gerek var, iki kişiyiz zaten." Oflayarak göz devirdi. İnatçı keçi.

Sağa doğru çevirdi. Şişenin altı bana geldiğinde sinsice sırıttım. Cesaret diyeceğine emindim. "D mi C mi?"

"Cesaret." dediğinde kötü planlarımı düşünmeye başladım. Acaba erkekler tuvaletine mi girse? Yok ya, o az kalır. Yada buldum...

"Birinin yüzüne tükür." İğrenerek yüzünü buruşturdu ve 'seni camdan atarım.' bakışı attı. Kaşları çatıkken çok komik duruyordu, gülmeden edemedim.

Söylene söylene ayağa kalktı ve sınıfın gereksizi Ela'nın önünde durdu. Ela "Ne bakıyorsun?" dediğinde Gece biriktirdiği tüm tükürüğü kızın yüzüne tükürdü. Ela öğürerek kustuğunda tüm sınıf kahkaha atarak onu izliyordu.

Ela, Efe'nin bacağına kusmuştu yetmezmiş gibi! Gece koşarak yanıma geldiğinde "Aferin." dedim.

"Ah sana neler neler yaptıracağım Tuğçe." diyerek sırasına oturdu. Ezgi, Ela'yı düştüğü yerden kaldırdı ve sınıftan çıkardı. Ağlayarak geleceğine binde bin emindim çünkü Ela, Efe'yi seviyordu ve Efe kızdan bir kere daha soğumuştu. Bacağını ıslak mendille temizlemeye çalışırken Gece'yi kendime çevirdim.

"Hadi çevir," Başını sallayarak şişeyi sola çevirdi. Hile yaptığına eminim çünkü sorma kısmı ona geldi.

Alıyorum, başıma belayı. Cesaret diyeceğim.

"D mi C mi?" diye sordu sinirli bir şekilde. "Cesaret."

"Polise yazacaksın."

Hayır, katiyen olmaz. "Hile yaptın banane!" Dedim mızmız bir çocuk gibi. Omuz silkti. Kaçışım yoktu, belliydi. Telefonumu çıkarıp sohbet uygulamasına girdim ve 155 yazdım.

Ne hâllere düşürecekti beni kim bilir?

"Ne yazacağım?" dedim bıkkın bir ifadeyle.

"Merhabalar yaz."

Tuğçe: Merhabalar

"Dur dur, polis beyciğim diye ekleme yap!" Telefonu ona doğru çevirdim ve 'polis beyciğim' yazmak için klavyeyi açtım. Polis benden hızlı davranıp cevap verince Gece dudak büktü.

Sınıftaki uzaylılar görmesin diye sıranın altında tutuyordum telefonu.

155: Merhabalar, 155 polis imdat Kerem. Nasıl yardımcı olabiliriz?

"Güzel isim..." diye fısıldadı Gece. Göz devirerek ne yazacağımı düşünmeye başladım.

Aklıma gelen mükemmel fikirle sırıtarak mesaj yazmaya başladım.

Tuğçe: Bende Tuğçe.

Tuğçe: Polis beyciğim burada bir sürü ölü var

155: Konum atar mısınız?

Gece ne yapacağımı anlayarak sırıttığında sohbetten çıkıp hızla arama motoruna mezarlık konumu yazdım. En uzak mezarlığı seçip hileyle konumunu kopyaladım ve tekrar sohbete girdim.

Tuğçe: *Konum*

155: Tuğçe hanım burası mezarlık, dalga mı geçiyorsunuz?

155: Yaptığınız bir suç! Devlete bağlı olan ve insanların hayatını kurtaran bir numarayı şuan meşgul ediyorsunuz.

"Numarasını iste," dedi sırıtarak. Oflayarak klavyeyi açtım.

Tuğçe: Numaranı ver susayım

Tuğçe: Demedi deme acayip inatçıyımdır istediğimi alana kadar durmam

Nasıldı ilk bölüm?

Haftaya cumartesi bölüm atmaya çalışırım.

Bir sonra ki bölümde görüşürüzz.

Yüz Elli Beş || textingWhere stories live. Discover now