Yatağın sol tarafı onun sağ tarafı benim olduğu için beni sağ tarafa yatırdı. Diğer tarafa geçer geçmez başını göğsüme ellerini karnıma sardı. İlk temas dedim gözlerimi kapatırken. Eğer orada bir can taşıyorsam, ilk temas edişiydi babasının. Titreyen ellerimi saçlarına daldırarak bedeninin gerilişini ve kendini kasmasını izledim. Her dokunuşumda gerilip kendini kasıyordu.

"Saçlarına dokunulmasını neden sevmiyorsun?"

Omuz silkerek, "Xoşuma gəlmir." dedi. (Hoşuma gitmiyor.)

"O zaman elimi çekey-"

"Yox. Qalsın. Yəni ancaq sən toxunanda xoşuma gəlir." (Hayır. Kalsın. Yani sadece sen dokunduğunda hoşuma gidiyor.)

"Tamam, çekmiyorum elimi."

İç çekişi odada yankılanırken yüzünü göğsüme bastırdı. İlk bir kaç dakika boyunca konuşmadı. Kendine ve soracağı soruya zaman tanıdı.

"Aysu səncə bir ata niyə övladını sevməz?" (Aysu sence bir baba neden evladını sevmez?)

Kalakaldım. Sorusu karşısında çaresiz, savunmasız ve en çok bilinmezlikle kalakaldım. Cevap veremedim. Çünkü aynı konudan ben de müzdariptim.

"Bilmiyorum Turan'ım. Hem," ortamı yumuşatmak adına gülmeye çalıştım. "nereden çıktı bu soru?"

"Aysu?"

"Efendim sevgilim?"

"Səncə mən yaxşı atayam? Tamam İnci öz qızımız deyil ama mən ona yaxşı atayam?" diye sordu konuyu birden değiştirerek.
(Sence ben iyi bir baba mıyım? Tamam İnci öz kızımız değil ama ben ona iyi bir baba mıyım?)

Ah sevdiğim! Farketmesek bile hep aynı konulardan dert yanıyormuşuz.

"Sen hayatımda gördüğüm en iyi babasın." Gerçekten öyleydi. Turan hem çok iyi bir eş hem de babaydı.

İç çekti ve tekrardan sessizliğe gömüldü. Parmaklarım saçlarında, dudaklarım alnında, yanağında, şakaklarında gezindi. Her öpüşümde tebessüm etti. Dakikalar boyu süren sessizliği ise ben bozdum.

"Annenle konuştun mu?"

Başını iki yana sallayarak, "Yox. Bu gün danışmaq istəmədi. Çox yorğun olduğu üçün mən də üstünə getmədim." dedi. Sıkıntılı ses tonuyla konuştuğu ve gerilen bedeniyle dudaklarımı geriye yatırdığım saçlarından dolayı açıkta kalan alnına bastırdım.

"Bir şey sorabilir miyim?"

Başını geri çekerek sırt üstü uzandı. Kollarını da başının altına koyduğu için pazuları daha bir belirginleşmişti. Şu an dikkatimin dağılmaması gerekiyordu çünkü soracağım soru- NE SORACAĞIMI UNUTTUM!

"O baxışlarını düzəlt Aysu." dedi kaşlarını kaldırarak. Adama yiyecekmişsin gibi bakarsan olacağı buydu Aysu. (O bakışlarını düzelt Aysu.)

"Niye düzeltecekmişim?" diye sordum diklenerek. Utanmama rağmen diklenmekte üstüme yoktu!

Omuz silkerek, "Özün bilərsən sevgilim. Düzəltmə. Amma sonra Turan kendine gel, iyice cozuttun sen demə mənə. Bilirsən sənə doyum olmur." dedi. Sonlara doğru imayla gülümsemişti. (Kendin bilirsin sevgilim. Düzeltme.)

YABANCI NEFES (2 HAFTAYA DÜZENLENECEKTİR)Where stories live. Discover now