phobia. 'hyunmin

27-Final✨️

Her bulduğumuz fırsatta bir sanat galerisini gezdiğimiz, Kkami ile yürüyüşe çıktığımız, Han Nehri'nde bolca çadır kurup piknik yaptığımız onca an biriktirmiştik beraber.

Hyunjin benim için dans etmiş, katıldığı dans yarışmasında birinci olmuş, aldığı ödülle güzel bir tatile çıkmıştık.

Ben Hyunjin için tüm okulun önünde şarkı söylemiş,  onu sahneye çıkarmış tüm okulun önünde aşkımı ilan edip bir güzel öpmüştüm onu. Sonra tabii bütün grubun en çokta Changbin ve Minho'nun dilinde alay konusu olmuştuk .

Bu 6 ayda Changbin Felix e ne kadar aşık olabilirse o kadar aşık olmuş, aşkından yataklara düşmüş ki mecazi anlamda değil, gerçekten de yataklara düşmüştü. Felix'e hayatının en güzel süprizini yapmak isterken üşütmüş, koskoca 1 hafta boyunca yataktan çıkamamıştı. Bu süreçte Chan ve Felix evleri değişmiş, Felix bir hafta boyunca hasta changbinle uğraşmıştı. 

Felix bu 6 ayda çokça ışık olmuştu bize. Her derdimizde derman olmuş, güneş gibi doğmuştu grubumuza. Changbin e olan sevgisi her geçen gün çoğalmıştı.  Çokça sevmiş, çokça sevilmisti.

Minho ve Jisung ikilisi hayatlarının en eğlenceli aylarını geçirmişti resmen bu 6 ayda. Çokça gezmiş, çokça kamp yapmış, Japonya'ya tatile bile gitmişlerdi birlikte. Arkadaş gibi birbirleriyle sürekli uğraşıp dalga geçselerde, sevgileri gözlerinden okunacak kadar aşk dolu bakıyorlardı birbirlerine.

Bu 6 ayda en çok şaşırdığımız olay Wonpil'in karşıma çıkıp özür dilemek istemesiydi. Yanımdaki Hyunjin'i zor tutmuş, Wonpil'e hiç söz hakkı vermeden uzaklaşmıştım oradan. Vicdanı ile başbaşa kalmak bu hayattaki en büyük cezaydı ona.

Her şey düzene oturdu derken Minho ile kavga etmiş tam 3 gün boyunca konuşmamıştık birbirimizle. Sebep ne miydi? İkimizinde habersiz kavgaya karışmış olmasıydı. Olay sebepsizce büyümüş  ve inat etmiş birbirimizle konuşmamıştık. Her sabah ona kahve yapıp vermem ve onun bana yemek pişirmesini saymazsak iletişime geçmemiştik hiç. 3 günün sonunda Jisung ve Hyunjin in ricalarıyla (tehditleriyle) barışmıştık.

Annemle tartışmamızın üzerinden geçen 6 ayın sonunda bundan tam bir hafta önce onunla konuşmuş, aramızda ki sorunları halletmiştim. Yaptıklarına adam akıllı bir sebep sunamasa da beni çok sevdiğini iddia etmiş, çok özlediğinden bahsetmişti. Eskisi gibi anne oğul bir ilişkiye sahip olamayacağımızın o da ben de farkındaydık . Her ne olursa olsun annemdi o benim öyle komple silip atamıyordum içimden. Taehyun ile aramız hâlâ aynıydı.  Beomgyu ile tamamıyla arkadaş olarak kalmaya karar vermiş, hatta yeni bir sevgili bile yapmıştı kendisi bu 6 ayda.

"Ulan sanki benim sevgilimin akşama doğum günü var. Eşşek başı mıyım ben yarım saattir ayakta iş yapıyorum sen gelmiş burada oturmuş dümdüz duvara bakıyorsun. Nereye daldın yine?."     Minho'nun elinde ki havluyla kafama vurup  yanıma oturmasıyla daldığım alemlerden çıkıp kolumun altında ki yastıkla bende ona vurmuştum.

"  Bundan neredeyse 1 yıl öncesini düşünüyordum da ne kadar eksikmişim. Hyunjin'in hayatımda ki yeri o kadar apayrıymış ki resmen hayatıma girdiğinden beri bütün dertler çiçek olmuş, bütün yollar bana açılmış gibi hissediyorum. Çok seviyorum Minho onu , ne verirsem vereyim ne söylersem söyleyeyim sevgimi anlatmaya yetmiyormuş gibi. "   Minho ona vurduğum yastığı elimden almış, konusmam bittiği gibi de kafama vurmuştu o yastıkla. Offlayıp başımı koltuğa yasladığımda gülmüş o da aynı benim gibi kafasını yaslamıştı.