Yandere Aile

383 50 38
                                    

Şu yeni fiyatlar yüzünden aklımı kaybettim resmen Ng Kabal düştükçe düşüyor...

YANDERE LİLİTH, AMON, EVRAN, DAREN VE ERİS (platonik)

Kimse Ateş Krallığının bir bebeğe daha sahip olmasını beklemiyordu. Oysa doğacak olan melezler ikizdi.

Ağabeyinden 2 dakika sonra doğmuştun ama Alfinlar senin minik vücudunda ters giden bir şeyler fark ettiler. Bir bebek için bile çok küçük ve zayıftın. Kalbinde hastalık olduğunu öğrendiler.

En ufak bir heyecan durumunda ölme tehliken vardı. Toprak Lordu son ana kadar Ateş Lordundan uzak durmuştu. Sadece doğum anında oradaydı ve küçük bir kızı olduğunu duyduğunda istemsizce sevindi.

Toprak Lordu kimseye söylemese bile her zaman küçük bir kız çocuğu istemişti. Eris'in annesini bu yüzden hamile bırakmıştı zaten. Belki o kadın kadar güzel bir kızı olur diye..

İsteği olmuştu işte ama bu çocuk çok küçüktü. Çok zayıftı. Tanrıçalar sanki onu lanetlemişti. İnanmadığı o Gökyüzü yerine kendine bir yemin verdi. O cadıları süründürecekti.

Lilith'in umrunda olmadığını düşünürdünüz değil mi? Hayır, o da bir kız çocuğu istemişti. Ama haline vak, zavallı bebek yere düşse paramparça olacaktı. Üstelik o lanet Toprak Lordu da inatla sadece kızını istiyordu.

Kavgaları çok, çok uzun sürdü. Tüm bu süre boyunca ikizin, senden çok daha güçlü olan Daren bir bebek olmasına rağmen senin elini tutuyordu. O kadar güzel bir bebektin ki!

Lilith gibi duygusuz bir kadın bile büyülenmişti güzelliğinden. Evran güzel bir kız kardeşi olduğunu duyunca ne kadar da sevinmişti. Seni tutmak için Eris'le kavga bile etmişti

Sonucunda Tanrıçalar senin Toprak Krallığında kalmana karar verdi. Tabii ki hiç kimse aniden Cehennemin Kraliçesinin Saraya taşınacağını tahmin edememişti!

Daren sana o kadar bağlıydı ki iki saniye beraber olmasanız morarana kadar ağlıyordu. Evran yanında sinek bile uçurmuyordu. Eris ile sürekli olarak kavga ediyorlardı. Tabii bu sırada muhafızlık eğitimi alan Eris senin kişisel şövalyen olmaya karar vermiş, sıkı sıkıya çalışıyordu :)

Lilith gerçekten çok.. yani kelimelerle tarif edemeyeceğim kadar çok çarpık bir anne. Seni sürekli Cehenneme götürmeye çalışıyor ama Amon her seferinde seni ondan alıyor.

Çok tuhaf bir şekilde sevgisini belli ediyor. Seninle asla ilgilenmez ama kıskançlığından seni sevmeye çalışan tüm alfinleri yakar. Ayrıca kucağında bebekle baya bildiğin kafes dövüşü yaptırıyor... Sen korktuğun için ağlıyorsun ve büyük baban onu azarlıyor.

Amon gerçekten tam bir helikopter ebeveyn. Eğer Lilith senin tek bir saç tutamını bile gördüyse bu bir kıyamettir. Nereye giderse seni de beraberinde götürüyor. Aslında çok yumuşak bir baba. Bir aileden isteyebileceğin tüm sevgi ondan geliyor. Ama istediğinde seni o kadar güzel manipüle ediyor ki..

Daren'le kelimenin tam anlamıyla göt ve don gibisiniz. Sizi ayrı görenler bize de haber versin çünkü imkanı yok. Daren büyüdükçe ve karakteri oturdukça diğer iki abisi gibi seni Sarayda izole edecektir.

Lilith öldükten sonra Amon da Eris'de hatta Daren bile seni Evran'dan uzaklaştırdı. Evran sürekli seni istiyor, senin için yeminlilerle her taraftan saldırırken Amon sana hasta olduğunu ve en ufak şeyde ölebileceğin için her daim yanında kalmanı söylüyordu.

Peh... Bu koca bir yalandı. Aslında uzun yıllar önce hastalığın geçmişti ama üçü de seni yanlarında tutmak için sana bu yalanı söylüyor bazen seni kasıtlı olarak hasta ediyorlardı.

Lilith çok saplantılı bir anneydi. Sevgisi can yakıyordu ama sürekli olarak onu özlüyordun. Tıpkı Evran gibi..

Varlığını uzun yıllar boyunca kimse bilmiyordu. Baban ölene kadar.

Peki ya şimdi özgür müsün?

(Eğer sana Arın'da aşık olsaydı..... Oww)

Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik X ReaderWhere stories live. Discover now