Cihan amcama baktım. O özlediğim deniz mavisi gözlerine... "Aramadık mı lan? Kaçtı gitti dediler gene aradık. Ölmüş dediler, ölüsünü bırakmayız dedik. Şimdi ne anlatıyorsun bana Egemen?" Öldü mü demişlerdi? Kaçmış gitmiş miydim? Kuzey abi ayaklandığında zaten ayakta olan ben kolları arasına girdim. Şu an kolumdan tutsa, git Zümrüt dese... Demezdi değil mi? "Abim..." Canımı acıtmıştı o kısık sesi. "Zümrütüm, kim ne yaptı sana abim... Söyle hadi abine güzelim. Arkandayım, ne yaptıysan yanlışından doğrusuna her şeyde." Olamazdı. Benim arkamda kim olursa olsun o Vural Aslanbeydi. Belki günler sonra buraya gelip olay çıkartacak kollarımdan süriyerek çıkartacaktı beni ama senin elinden bir şey gelmeyecek abi... Ona cevap veremedim.

Yalnızca aldığım koku da huzur bulmayı istedim. Muhtemelen az sonra söyliyeceklerimden sonra bir daha bunu yapamayacaktım... Özür dilerim Cihan amca, özür dilerim Kuzey abim... O güven veren kollarından ayrıldım bizi buraya getiren Egemene baktım.

"Gidelim, lütfen buradan gidelim." Burada durmam onlara zarardı Vuralın yapacaklarının sınırı yoktu. "Olmaz." Sesi o kadar netti ki. "Sen gelme o zaman, ben çocuklarımla buradan gideceğim Egemen. Daha fazla burada kalmak istemiyorum." Özür dilerim, binlerce kez özür dilerim... "Hiçbir yere gitmeyeceksin."

Sesindeki emir herkesin altüst olan sinirlerini tekrardan zıplatmıştı. "Ne demek gidemezsin? Ne oldu bir altın kafesten çıkartıp diğerine mi koyacaksın beni? Aynı Vu-" Ben son cümlemi tamamlayamadım zira kükredi. "Ben o şerefsiz değilim Zümrüt. İsmimi bile onunla aynı cümlede kurma. Altın kafes mafes yok. Vural Aslanbey amcanın kapısının önünde. Bütün Orduya adamlarını salmış. Buradan çıktığın an Vural seni bulur. Ve ben buna asla izin vermem Zümrüt."

Gözlerini benden çekti arkamdaki omuzlerı çökmüş Kuzey abime baktı. "Babama söyle Derya yengemleri yollasın. Ben Doruğu görmeye gideceğim." Gerek yoktu o kadın, onun varlığı benim için bir anlam ifade etmiyordu Derya hanım benim için bir ölüden farksızdı. "O kadın beni ilgilendirmiyor. Beni çocuklarıma götürür müsün?" Odanın yerini biliyordum ama o salondan tekrar geçebilecek gücüm yoktu. Beni ikiletmedi yanıma gelip benimle beraber yürümrye başladı.

...

"Baba..." Kuzeyin sesindeki çaresizlikte boğuldu Cihan. Canından can bildiği yeğenini, ölüsünün yasını tuttuğu yeğenini gözlerindeki hüzünden tanımıştı. On üçüncü yaşında gözlerine düşen o hüzün hiç eksilmemiş, aksine daha da artmıştı. "Çocukları varmış baba... Benum kardeşim kendi çocukti gittiğinda. Şimdi elunda çocuklarıyla gelecek kadar büyümüş mü?" Kimse ne olduğunu Zümrütün neden gittiğini bilmiyordu. "Yüreğim yanıyor Allah aşkına sus Kuzey..." Yüreği yanıyordu, kalbi ağrıyordu sanki az sonra olduğu yere yığılacaktı. "Onun ki yanmıyor mu Cihan amca?"

Arkadan gelen bu ses Egemene aitti. Salonda Derya ve Taner arasında bir kıyamet kopuyorken burada cehennem ateşleri harlanıyordu. "Seninkinden çok yangın görmüştür onun yüreği biliyor musun? Çocuğunun toprağı nerede bilmeden geldi buraya."

Herkesin yüzünde acı vardı. Kendi için değildi bu hüzün, birinin hüzünü kardeşim dediği adamdan kalan tek emanetinin yaşadıklarını duymaktandı. Diğerinin hüzünü ise kardeşim dediği kendi kız kardeşi Perihandan asla ayırmadığı o kız içinde. İki hüzünlü gözün sebebi Zümrüt değildi. Zümrütün yaşadıklarıydı.

"Dört sene önce öldü dedikleri kızını ben ona götürdüm. O odaları gezmeseydim ölüp gidecekti orada..." Cihanın da Kuzeyin de yüreğindeki yangın harlandı. "Kim benim kardeşime bunları yapan Egemen? Kim bu Vural Aslanbey?" Vural Aslanbey... Var olan her kanıtı yok eden kendi kanında boğulmayı hak eden bir şerefsizdi. "Bir çok suçun faili olma şüphesi ile aranıyordu. Evine düzenlenen operasyonda evin hizmetlisi dahi yokken Zümrüt ve oğlu vardı..." Evin hizmetlisini düşünen Vural Aslanbey aşık olduğunu iddia ettiği kadını orada ölüme terk etmişti. Binlerce defa yaptığı gibi. "Sabrinin evindeymiş öyle mi evlat?" Cihanın sorusuna Egemen hızla cevap verdi. "Askerlerimden biri takip ediyor en son Sabri Yurtelin evine girmiş bir daha da çıkmamış." Egemenin sözü biter bitmez Cihan ayaklanmıştı. Kızına bunu yapanlara hesap soracaktı.

"Gidemezsin Cihan amca." Cihan sinirle baktı. Kendi yetiştirdiği askeri şimdi ona karşı mı geliyordu? "Ne zamandan beri edeceğım şeyları sağa sorayrım evlat?" Egemen rahatlıkla cevap verdi. "Sen her zaman 'adalet duygulardan önce gelir' derdin. Adalet Cihan amca. O adamı kafama göre takip ettirmiyorum. İçimizde hainler var. İlk önce onları daha sonra o şerefsizi alacağız." Cihan onu onun sözü ile vuran adama kin ile baktı. Adaletin olmadığını bu sözleri söylerken bilmiyormuş gibi kendine de kinlendi Cihan...

Bu sırada evde çok ayrı kıyametler kopuyordu. "Delu etme benu Derya. Herkes sana orospu derken ben aldim seni çocuğuma analik edesin diye senun yüzünden bir de çocuğumdan oldum." Tanere baktı Derya. Burada bu kadar insanın önünde en önemlisi oğlunun önünde kavga etmek istemiyordu Derya. "Allah için sus eve gidinceye kadar Taner lütfen." Bunu söylerken yüzüne bir tokat yemişti.

Eltisi ve abi bildiği adam ayaklanmıştı. "Taner, ne yapiyon ulan? Yemin vermedun mu vurmayacağum diye?" Harun bunu hiddetle söylemişti. "Annem, annem. Anneme vurdu. Vurma baba, lütfen vurma, vurma." Derya bu anı gören Doruğa hüzünle baktı. Oğlunun yeterince derdi vardı birde ona mı üzülüyordu?

"Vurmadı, bak iyiyim. Acımadı oyun oynadık." Oğlu güldü onun bu cevabına. "Yaşasın, oyun oyun. Özgür abi oyun! Asker abiyle oyun! Hadi asker abi ile oyun!" Deryanın bakışları yanında olan eltisine döndü. "Efsun... Doruk sizde kalsa bu gece? Sabaha gelir alırım, görmesin olur mu?" Kızının babasını kaybettiği yaştaydı Doruk. Ona kıyamadığı kadar biraz da Zümrüte kıyamasaydı belki kızı ona düşman olmazdı.

"O ne biçum sözdür? Tabii kalacak Doruk paşam. Ceylan," dedi. Ceylan hala Kuzeyin onu oturttuğu yerde öylece daldığı noktayı inceliyordu. En azından gözleri oradaydı. "Ceylan," gene duymadı gelini onu. Serap ve Hilal yalnızca izliyordu bu anları. İzlediklerini algılayamayacak kadar büyük bir şok geçirmişlerdi. "Bana söyle anne." Perihan pek karışmazdı evde olup bitene, gene ne olduğunu anlamamıştı ama bu halde oturan yengesine kıyamamıştı. "Kalk Doruğun odasini ayarla. O abine de oda ayarla. Bu kiz karusu falan değuldur demi?" Geçmişi bilmeyen herkes kafasında bazı sorular soruyordu. "Karusu olmayan kadunu ne diye evumuza getursun" Harunun sorusuna karşılık salonda bir sessizlik oluştu. "Doruk, hadi ablacım. Odana gidelim!" Sessiz ortama biraz olsun neşe vermek istemişti Perihan istemekle kalmıştı. Doruk annesinin kızaran yanağına bir öpücük kondurup Perihan ablasının yanına gitti...

O küçücük odada her şey çok farklıydı. Zümrüt her şeyi duyuyordu. Bahçeden konuştukları şeyin şiddetini görüyordu önünde olduğu camdan. Aşağıda tekrardan bir hareketlenme olmuştu. "Yardım et Allahım. Elime koyduğun bir parça umudum var onu benden alma. Benim canımı alan bu memleket çocuklarıma umut olsun." Eli karnına gitti Zümrütün gözünden birer damla yaş aktı. "Onu yanına aldıysan onu çok seveceğimi bilsin. Eğer onu o zalimin eline bıraktıysan... Kaçmama gitmeme izin verme. Beni evladımdan ayıracak her hareketimden koru." Zümrüt ona bakan aşağıdaki üçlüye baktı. Gözünden bir damla daha yaş aktı. "Onların canını yakmama izin verme, onların canı yanarsa babamın ruhu sızlar." Bundan sonra göz yaşını silmek zorunda kalmıştı Zümrüt.

Arkada ona seslenen bebeği vardı. "Anne," dedi Ece. "Annem," geç kavuşmuş asla kimse neyin neden olduğunu bilmemişlerdi. Vural Aslanbeyin bununla ilgili de oyunları vardı. "Burası neresi?" Zümrüt bu defa kızına döndü. "Hani asker abin vardı ya dün sabah bizi Tuğrul amcanların evinden aldı. Dün gece arkadaşınla vedalaştın hatırlamıyor musun? O abinin ailesinin evi." Ece bütün yol boyunca ya kusmuş ya da uyumuştu. "Hatırlıyorum... Çok özledim Tuğrul amcayı." Gülümsemişti Zümrüt kızına. "Belki Egemen abinden rica edersek Tuğrul amcan ve Derin ile görüntülü konuşuruz. Özlememiz biraz gider ne dersin bebeğim?" Ecenin yüzünde de gülümseme oluştu. Annesi ona ilk defa bebeğim demişti...

•Tekrar bu hesaba giriş yapabilir miyim bilmiyorum ama yapamazsan tik tok hesabımızdan etkileşim halinde oluruz.

Tik tok: okuryazarbirkiz00

•Kuzey Zümrüt ilişkisi çok farklı...

•Cihan?

•Vural Aslanbey?

•Egemenim Komutanım❤️‍🔥

•Zümrüt ve Ece

•Bölüm nasıldı? Siz nasılsını, neler yapıyorsunuz?

ESARETİNDEN KURTULUŞWhere stories live. Discover now