29

2.1K 130 57
                                    

Notlarımı sıranın altına koyup nöbetçi hocayı beklemeye başladım.

Herkes deli gibi kopya çektiği için hoca, nöbetçi hocayla beraber yapmaya başlamıştı sınavları, yerimde rahatsızlıkla kıpırdandım tolgayla aynı sınıftaydık şuan ve aşırı rahatsız edici bakışları üstümdeydi.

Nöbetçi hoca girince hoca kağıtları dağıttı. matematik benim hayatım olduğu için hızlıca çözdüm soruları ama arkamdaki tolganın sıkıntılı nefeslerini duyuyordum.

Onların fizik sınavı vardı sanırım aslında yapabiliyordu, direkt sözel dersler dışında herşey onun için kolaydı ama kendi zekasından haberi yoktu bir çok kez okulda birinci olmasından belliydi zaten hocalar onun başarısına şaşırıp her sınıfta anlatıyorlardı ve bende biliyordum tabi.

Açıkçası sınıfta kalmış birinden böyle notlar bende beklemiyorum ama tolga cidden zekiydi ama gerçek bir zeka onunki, çalışsa beni geçebileceğini biliyorum.

Tolgadan hiç ses gelmeyince merak edip arkamı döndüm, sırada yatıyordu.

Hoca fark etmeden kağıdına baktım hiç bişey yapmamıştı, hoca öksürünce hocaya baktım bana uyaran gözlerle bakıyordu.

Ezgi hoca başkası arkasına dönüp baksaydı kağıdı alıp bağırıp çağırırdı çoktan ama benim kimseden kopya çekmeyeceğimi biliyordu.

Hoca fark etmeden tolganın kağıdını aldım tolga bile fark etmemişti.

Kağıdı alıp yapabildiğim soruları yapmaya başladım ayt çoktan bitmişti benim için o yüzden kolay geliyordu.

Tüm sorular bitince tolganın adını soyadını ve sınıfını yazdım numarasını hatırlamıyodum.

Hoca fark etmeden tekrar önüne koydum,hemen kendi kağıdımı verip geri geldim. tolga kağıdı verirken görürse yanındaki kız yaptı sanardı.

Tolga zil çalınca kafasını kaldırdı ve kağıda bakmadan hocaya verdi.

Cidden gerizekalısın tolga, bir teşekkürü hak ediyorum.

Ve hızlıca sınıftan çıkıp kendi sınıfıma geçtim.

Ve testlerimi çözmeye başladım.

Sınıfın kapısının açılıp kapanma sesi geldi ve yanıma biri oturdu.

O tarafa döndüğümde elindeki çekirdekle bana gülümseyen ecrini gördüm.

"ne oldu ecrin" dediğimde göz devirdi.

"azcık sorgulama ya" bişey demeyip önüme döndüm.

"seninki kavga ediyodu valla en son gördüğümde titriyodu sinirden" hızlıca ona döndüm.

"seninki derken"

"tolga işte" tolga yine kavga mı ediyordu.

"ne olmuş?"

"sanırım annesine bişey demişler" gözlerim büyüdü tolganın annesi vefat etmişti, bi kaç ay önce bu konu okulda yayıldığından biliyodum ve tolga için annesi çok önemliydi.

Ecrini orada bırakıp sınıftan çıktım.

Gözlerim tolgayı arıyodu ama hiç bir yerde yoktu en son nöbetçinin yanına gittim.

"tolgayı gördün mü?" dedim.

"en son arka bahçeye gitmişti" kafamı salladım.

Arka bahçeye doğru gittim dirseklerini bacaklarına yaslanmış, başını ellerinin arasına almış bi şekilde duruyodu.

Yanına oturduğumda kafasını kaldırdı ve hiç beklemediğim bi şekilde kollarını belime doladı.

Bana sarılırken kafası boynuma gelmişti "çok özledim kokunu" fısıldaması heyecanımı arttırdı.

Biraz bana sarılmasına izin verdikten sonra geri çekildim ve "iyi misin? " sorumla burukça gülümsedi.

"sinir krizlerim yine artmaya başladı nasıl olabilirim sence?" dalga şeklinde söylediklerinin onda büyük bi etki yarattığının farkındaydım.

"annen hakkında ne söylediler"

"geldi dedi annen eskortluk yaptığı için mi piçsin bende tutamadım kendimi" böyle bir şeyi kesinlikle beklemiyordum tolgaya bunu söylemek cesaret isterdi.

"kim söyledi?"

"yeni bi çocuk geldi okula kodum çocuğu annemin öldüğünü nereden öğrendiyse geldi söyledi bi anda" okula yeni gelen biri nasıl bu kadar tolgaya kinli olabilir aklım almıyor.

"tolga bu son senen kimseye bulaşma" alayla baktı bana.

"sadece sana bulaşsam yeter aslında" hafifçe omzuna vurdum.

"yine şımardın hadi ben gidiyorum" kafasını sallayınca kalktım.

Yolumun üstü olduğu için ecrinle kendime tost almak için kantine doğru gittim.

Sıraya girip beklerken birinin arkadan ayı gibi itmesiyle yere düştüm.

Kafamı kaldırıp beni düşürene baktım bana gariban gibi bakan kumral çocuğu görünce sinirli bakışlarımı gönderdim.

"savaşa mı gidiyorsun dozer gibi ezdin beni ya" sinirle bağırdığımda kafasını eğdi.

"özür dilerim bilerek olmadı" dedi ve elini uzattı elini itip kalktım.

Ve sırama tekrar geçip tostlarımı aldım.

Tam kantinden çıkacaktım ki "eşek gözlüüü gitme bi baksanaa!" allahım ne olur o sözü bana söylemiş olmasın.

Sinirle arkamı dönünce tabiri caizse yine o gerizekalıyı gördüm.

Sinir küpü olmama az kalmıştı.

Elini uzattı ve "ilk tanışma için kötü bi giriş yaptım ama düzeltilebilir ben enes" elini sıktım.

"gizem" dedim ve direkt orayı terk ettim.

O sırada benim peşimden çıkan ayaklı haber bülteni ecrini gördüm.

"ya kızım ben seni sınıfta zannediyorum ne yapıyosun kantinde" dedim sakin kalmaya çalışarak.

"ayyy gizem sen ne yaptın?" Ne anlamında kafamı salladım.

" kızım senin az önce el sıkıştığın çocuk tolganın annesine küfür eden çocuk bak ben vallahi yeni öğrendim tutardım yoksa seni"şokla ağzım açıldı.

Ben mahvoldum.





Selamllaarrrr

Müthiş bi haberiim vaarr

Artııkk her hafta 1 bölüm yada 2 bölüm kesin gelicek 🎉

Uzun zamandır bölüm atmadığım için de özür dilerim.

Diğer bölüm için düşüncelerinizii alayııımmm.

aşkı harcamanın 80 yolu | Yarı texting Donde viven las historias. Descúbrelo ahora