Sevgili Sözleşmeli Kocam, Böyle Olduğunu Bilmiyordum?

17 Bölüm

-

Düşününce onun haklı olduğunu anladı.

"Bu iyi."

Maya onun rahat tavrını çekici buldu.

İnsanların onun gerçek doğasını gösteriş yapmaya gerek kalmadan anlayacağı inancından kaynaklanıyordu.

'Belki de düşünce tarzlarımız benzerdir.'

Bu konuda çatışmalarının pek mümkün görünmediğini görünce rahatladı.

"Ve sonunda..."

Maya daha sonra kendisini ilgilendiren bir maddeye işaret etti.

"Bu kısmın değiştirilmesini istiyorum."

"Bu kısım?"

Tristan, Maya'nın işaret ettiği bölümü okurken başını eğdi.

Altı aylık evlilikten sonra Şeytan Kral'ı yenmek için iki tarafın periyodik olarak iletişim halinde olması gerekir.

Bunu yapmanın en etkili yolu, Maya Pendragon'u, yeteneklerine uygun bir pozisyon olan Kuzey Şövalyeleri Komutan Yardımcısı olarak atamaktır.

"Komutan Yardımcısı pozisyonundan rahatsız mısınız? Olağanüstü kılıç ustalığınızın farkındayım ama..."

"Hayır, bu pozisyon benim için çok fazla. Kuzeyde uygun bir yer bulup orada kalacağım. Bana ihtiyacın olduğunda beni ara, hemen geleceğim."

Cevabı beklenmedikti.

Pozisyonun kendisi için çok düşük olabileceğini düşünmüştü ama kendisi bunun çok fazla olduğunu söyledi.

Sonra onun Kuzey'den hoşlanıp hoşlanmadığını merak etti ama bir süre orada kalmayı düşünüyordu.

Sanki yeteneklerinin veya başarılarının öne çıkmasını istemiyormuş gibiydi.

"Ön sıralarda yer almak gibi bir arzum yok."

"Nedenmiş?"

Onun açık sorusu Maya'nın üzerine bir taş gibi çöktü.

Doğal olarak, çünkü o bir günahkardı.

Gerilemeden önce işlediği suçları düşününce komutan yardımcısı unvanı saçma görünüyordu.

"Sessiz yaşamak isterim. Pendragon ailesi tarafından evlatlıktan reddedildiğim için asil yükümlülükleri yerine getirmeme gerek yok."

Komutan yardımcısı olmak bu kalede kalmak anlamına gelir.

Bu aynı zamanda göz korkutucu bir ihtimaldi.

"Majesteleri için bu kötü bir değişiklik değil. Sözleşmeye dayalı evliliğimiz sona erdikten sonra benden uzaklaşman senin için daha iyi olur."

Açıkçası o daha çok korkuyordu.

'Fazla sevimli, fazla çekici.'

Sadece birkaç kez konuşmuş olduğundan, ona giderek daha fazla bağlı hissetmeye başlıyor.

Fazla açgözlü olmaktan korkuyordu, Tristan'ın yanından ayrılmak istemiyordu.

'Kendrick dışında normal bir insanla ilk kez mi ilişki kurdum?'

Ne olursa olsun, nihai ayrılıkları adına belli bir mesafeyi korumak daha iyiydi.

Masanın diğer tarafındaki Tristan elbette Maya'nın savunmacı tavrını hissetti.

'Biz yakınlaşmadan önce bile mesafesini koruyor.'

Maya'nın kendini küçümseyen sözlerini hatırlatarak kaşlarını çattı.

"Bana uygun olmadığını mı düşünüyorsun?"

"Evet, bu kısmen doğru ama eski bir eşe yakın olmak da tuhaf olurdu."

Maya düşünceli bir şekilde mırıldandı.

"Benden boşandıktan sonra daha iyi biriyle tanışmalısın. Söylentileri en aza indirmek en iyisi."

Tristan eğleniyormuş gibi ekledi:

"Henüz evlenmedim bile ve zaten boşandım."

"Ah."

Maya, haddini aştığını fark ederek sustu.

'Çizgiyi aştım mı?'

Geleceğe yönelik hazırlıklarının bu kadar başarılı olacağını beklemiyordu.

'Ne yapmalıyım?'

Maya'nın gözleri tabak kadar büyüdü.

Onun rahatsızlığını açıkça göstermesini izleyen Tristan, kendini tutamayıp kıkırdadı.

Her ne kadar kendinden biraz önde olsa da onun saygılı tavrına aldırmıyordu.

"Anlaşıldı. Bu değişikliği yapacağız."

Tristan masasından mürekkep kavanozunu ve kalemini aldı ve Maya'nın bahsettiği maddeyi yeni bir kağıda yeniden yazmaya başladı.

"Gelecek ne getirirse getirsin, fikrine saygı duyacağım. Ancak en başından itibaren aramıza sınır çizmek sorun yaratabilir."

Maya'ya nereye imza atacağını gösterdi.

"İmparator şüpheci bir adamdır. Gerçek bir çift olmadığımızın ortaya çıkmasını önlemek için hazırlıklı olmamız gerekiyor.

"Ah doğru."

Maya, İmparatorun zulmünü hatırladığında ürperdi.

Sözleşmeyi tekrar kontrol etti ve adını kesin bir şekilde yazdı.

Maya Pendragon

İmzalanan sözleşmeleri değiştirdiler.

Tristan daha sonra şunları önerdi:

"Şimdi hazırlanmaya başlayalım."

"Nasıl?"

"Birbirimize hitap şeklimizi değiştirmeliyiz Maya."

Sadece onun ağzından çıkan ismi bile kulağa kutsal bir duanın parçası gibi geliyordu.

"Şimdi bana ismimle hitap etmeyi dene."

Maya telaşlanmıştı.

"Majestelerine nasıl bu kadar kayıtsızca hitap edebilirim?"

Tristan onun haberi olmadan görünüşünü etkili bir şekilde kullanıyordu.

"Hmm?"

Tristan'ın teşvik edici bakışlarıyla harekete geçen Maya sanki büyülenmiş gibi konuştu.

"Tr... Tristan."

Adını söylediği anda Tristan'ın ağzının bir köşesi kıvrıldı.

"İyi."

-

Şerefsiz ya aolsjndknl