Sevgili Sözleşmeli Kocam, Böyle Olduğunu Bilmiyordum?

1 Bölüm

-

Maya Pendragon, güçlü Beyaz Ejderhanın soyundan gelen saygın Pendragon Kontu ailesinin ikinci kızıydı.

Ancak Pendragon'ların bir zamanlar büyük ve yükselen onuru uzun süredir düşüşteydi.

Maya'nın doğumuna kadar birkaç nesil boyunca Pendragon ailesi tek bir Kılıç Ustası bile üretememişti.

Dahası, Pendragon Kontu kalan serveti pervasızca israf etmişti.

"Onurlu Pendragon ailesi yalnızca en iyi kıyafetleri giymeli, pahalı evlerde yaşamalı ve en iyi yemekleri yemeli! Eğer paramız kısıtlıysa, o zaman seni evlendiririz!"

Evlerinin geçmişteki ihtişamı karşısında gözleri kör olan ve şimdi artan borçlarla karşı karşıya kalan ailesi, Maya'yı satmaya çalıştı. Tam o sırada şok edici bir fırsat ortaya çıktı.

Tristan Bayarden (Kuzey'in yüce hükümdarı, adı dışında tam ve mutlak bir gizemle örtülü bir adam) ona evlenme teklif etti.

Unvanı Kuzey üzerinde hakimiyet kurmayı çağrıştırmasına rağmen, hiçbir sosyal etkinlikte boy göstermeyen gizemli bir kişilikti.

Aslında yüzünü bir kez bile göstermemişti. Büyük Dük olarak konumu, kendisini göstermeye gerek kalmadan yüksek sosyetenin konuşulan konusu olduğu anlamına geliyordu; bu, bilgisiz Mayalar tarafından bile bilinen bir gerçekti.

Onun canavarca görünümünü gizlediği ya da tedavi edilemez bir hastalıktan muzdarip olduğu yönünde söylentiler dolaşıyordu, ancak Dük bu fısıltılara asla değinmedi.

Bu kadar münzevi bir insanın ona teklifte bulunmasına ne sebep olabilir?

'Neden ben?'

Maya, Büyük Dük'ün seçimini anlayamıyordu.

'Büyük Dük'ü bana evlenme teklif etmeye iten şey ne olabilir?'

Büyük Dük'ün kişisel olarak yazdığı mektubu bile okuyamadan, mektup elinden alındı ​​ve onun yalnızca tekliften haberdar olması sağlandı.

Maya evlenmek istemiyordu. Bunun nedeni talipinin Büyük Dük olması değildi.

Bu evliliğin adamın sefaletine yol açacağı herkes için açıktı.

Parazitler... Hayır, Maya'nın ailesi teklifi onaylar onaylamaz heyecanla borçlarını artırdı.

"Büyük Dük kesinlikle bunun karşılığını verecektir. Lükse düşkün değil, peki ne kadar para biriktirmiş olmalı? Biz de bir kısmını harcamalıyız!"

Onların övünen sözleri sanki beyinleri kaynatılmış gibi aptalcaydı.

'Ben gerçekten bu ailenin kanından mıyım?'

Onları ailesi olarak kabul edemiyordu ama ne yazık ki olağanüstü kılıç ustalığı Pendragon kanını miras aldığını kanıtlıyordu.

'Ne yapmalıyım?'

Böyle ahlaksız bir ailede evlilik söz konusu olamazdı.

Üstelik hiç tanımadığı bir adama.

Bir zamanlar evlilik hayalleri vardı ama bunlar katı kriterlere dayanıyordu.

Yakışıklı, hoş sesli, güçlü karakterli ve sadakatle sadece ona bakan gözlere sahip...

İdeal insanı o kadar mükemmeldi ki muhtemelen bu dünyada var değildi.

Ne olursa olsun Büyük Dük'ün teklifini reddetmek için sağlam bir neden gerekiyordu.

Gökyüzü düşse bile her zaman bir çıkış yolu yok mudur?

O anda Maya bir Kılıç Ustası olarak uyandı.

Beyaz Ejderhanın gücüyle Maya, imparatorluk tarihindeki en zorlu figürlerden biri haline geldi.

Doğal olarak İmparator, kılıç dahisi olan onu, İmparatorluk Muhafızları'nın şövalye kaptanı pozisyonunu teklif etmesi için çağırdı.

'Şövalye kaptanı ya da evlilik.'

Hayatını değiştirecek bir ikilemle karşı karşıya kaldığında düşündü.

Seçimi hızlıydı.

'Elbette şövalye kaptanlığı pozisyonu.'

Bir kaptan olarak kılıç ustalığı becerilerini tam olarak kullanabiliyordu.

Maya, şövalyelerin kaptanı pozisyonunu kabul etmek için İmparator'un huzuruna memnuniyetle çıktı.

"Senin gibi sadık bir tebaayı bekliyordum."

Seçimi hatalı değildi.

"Sen benimle birlikte bu imparatorluğu yönetecek yoldaş ve dost değil misin?"

Hayatı ailesinin şüphesi ve küçümsemesiyle geçmişti.

Ancak onun kanından olmayan İmparator, ona isteyerek güvendi.

İlk kez bu kadar güven alan Maya'nın kalbi titredi.

Düzgün bir şekilde çıkış yapamayan bir kız, karşılaştığı sert gerçeklik karşısında ilgiye susamıştı.

İmparator'un inancından etkilenen Maya, sadakat yemini etti.

"Majesteleri, size sunacak bir şeyim var."

Böylece Pendragon'un zayıflığını isteyerek ortaya çıkardı.

"Lütfen altı ay boyunca yüklenicim olun."

Bir Pendragon uyandırıcısı, ailenin atası Beyaz Ejderha'nın gücünü kullanabilen kişidir.

Başlangıçta ejderhalar sevgiden veya fedakarlıktan uzak, yalnız yaratıklardır. Bir Pendragon uyandırıcısı Beyaz Ejderhanın gücünü her kullandığında insanlıklarını kaybederler.

Uyanışın ilk altı ayında, insanlığını yeniden teyit edecek, insani duygularını ve rasyonelliğini geri kazandıracak birine ihtiyaç vardır.

Böylece, altı ay boyunca müteahhit, uyanan kişinin insanlığına o kadar asimile olur ki neredeyse aynı olurlar.

Uyandıktan sonra Maya'nın bir müteahhit bulması gerekiyordu ve İmparatorla tanışmak mükemmel bir fırsattı.

"Memnuniyetle kabul edeceğim."

İmparatorun gözleri onun açıklaması karşısında heyecanla parladı ve onun yüklenicisi olmayı hemen kabul etti.

Onun cömert bir hükümdar olduğunu düşünüyordu.

'Hizmet ettiğim kişi tam bir adamdır.'

Geleceğinin çiçekli bir yoldan başka hiçbir şeyle dolu olmayacağına inanıyordu.

Çiçeklerin engebeli toprakta yetiştiğini unutmuştu.

"Onlardan hoşlanmıyorum. Hepsini öldür."

Maya onun eline geçtiğinde İmparator bir zorbaya dönüştü.

-