15.b

344 16 18
                                    

Bugun sonunda doktora gidecektim ve baktıracaktım. Sadece 1 kere doktora gitmiştim ve garip bir şekilde hiç bir yerim ağırmıyordu ve hiçbir şey hissetmiyordum. Birden sadece 1 doktora göründüm acaba hatalı olabilir mi sonuçlarım diye düşündüm.

Nazlı doktor sana kanser olmuşsun dedi umrumda olmadı sen nasıl bir kızsın

Başka bir doktordan randevu almıştım ve gitmek için hazırlandım. Poyraz 2 günlüğüne şehir dışına çıkmış. Bugun dönecekmiş o yüzden onu çağırmazdım. Tuğçeye yazdım ve birlikte gidecektik.

Hazır oldugumda tugceyi aradım arabasıyla benim evime dogru yola çıktığını söyledi. Bende hemen balkona çıktım, onun arabasını gördüğüm an inecektim.

Arabasını gördüğüm an koşarak indim. Asansöre bindim

.

.

.

(Hastaneye yetişmişler)

"Tugce çokk stresliyim ben ya"

"Bebegim sakin ol biraz"

"Tamam hadi geçiyorum ben"

"Hadi"

İçeri geçtim. Tekrar test yapacaklardı ve bu uzun süre hastanede kalacağım demekti. Kanımı aldılar

"Nazlı hanım siz numaranızı bırakın sekreterim sizi arayacak ve tahlil sonuçlarını buraya gelip öğreneceksiniz. Yaklaşık 3'4 gün sonra çıkar"

"Tamam,teşekkürler"

"Rica ederim güle güle"

Odadan çıktım ve tuğçenin telefonla konuştuğunu gördüm.

Beni görünce direkt telefonu kapadı.

"Ne oldu"

"Tahlil yaptım sonra haber vereceklermiş"

"Anladım yunus çağırıyor gidelim mi"

"Sen git ya ben yorgunum"

"Nazlı saçmalama hadi gel bukeetlerde orda hem anahtar da almadın ki"

"İyi geleyim madem"

" sana bir şey diyeceğim"

"De canım"

"Neyse neyse oraya gidince konuşurlar öğrenirsin, barışla nasılsınız"

"Tuğçe kafam çok karmaşık ne yapacağımı bilmiyorum "

"Naznazım sen her şeyin en doğrusunu bilirsin içinden ne geliyorsa öyle davran aşkım" dedi arabayı park ederken.

"Gelişine bırakıcam valla. Ne olursa"

"Oylw yap hayatım" arabadan indik ve yunusun evine girdik. Tuğçe de anahtar vardı.

"Hoş geldiniz" dedi yunuss

"Hoş bulduk" dedim ve içeri geçtim çünkü tuğçeyle yunusu yalnız bırakmam gerekiyordu.

Girdiğim an barışı görmeyi beklemiyordum tabii. İçeride barış kerem buket ve berkan vardı. Halil hatayspora gittiğinden beri konuşuyorduk ve bu canımı sıkıyordu. O yüzden ona mesaj atıp içeri geçtim. Yüksek enerjiyle "SEEELAM" dedim herkese

Telefonuyla oynayan berkan telefonunu elinden düşürmüştü

"ANASININ-" deyip keremin sert bakışlarını görünce durdu.

"Ağzı ama ayıp ya"

"Allahın selamını vermekte mi ayıp oldu ya" diyip kahkaha attım. Yalnız üzerimde hissettiğim gözlerle gülüşüm soldu.

yarım kaldık | barış alper yılmazWhere stories live. Discover now