Bölüm 15

2.6K 104 201
                                    

Biraz utanarak selamlaaar djkfjskl

Yorumlara cevap veremedim çünkü,

1) Yüzüm yoktu çünkü yeni bölüm ne zaman gelir hiçbir fikrim yoktu, Aloşa küsmüştüm, 

2) Vakit buldukça cevap yazmak yerine bölüm yazayım dedim.

Yine de hepsi için teşekkür ederim, alaeddine küstüğümüz günler boyunca beni tek motive eden yorumlarınızdı <3 

Neyse uzatmayayım, iyi okumalar...

 **********************

Bala dört dönerdi odasında. Gece boyu bir damla uyku girmemişti gözüne.

Alaeddin affetmiş miydi acaba Gonca'yı? Yoksa saf oğlu diretir miydi hala?

Toyda ikisi de pek mutlu dururlardı, öncesindeki hafta boyu da içi içine sığmamıştı Alaeddin'in. Zaten Saruhan Beyliği'nden döndüklerinden beri bakışları da değişmişti. Halletmişlerdi herhalde sorunlarını.

Derin bir iç çekti Bala kaşları çatılırken.

Halletmişlerdi de ne deyü başka odaya taşıtmıştı Alaeddin eşyalarını?

Sorduğunda, bir süre orada kalacağını söyleyip geçiştirmişti oğlu. Bala didiklemek istese de düğün telaşından fırsatı olmamıştı bir daha. Amma her zaman aklıyla övülen oğlunun aklına gelmeyen Bala'nın aklına gelmiş, en azından misafirler gidene kadar Gonca'yla Alaeddin'in beraber kalması gerektiğini fark etmişti. O yüzden Alaeddin bütün eşyalarını diğer odaya taşıtırken ses etmemiş, Gonca'nın çeyizleri geldiğindeyse hatunlara 'İmdi telaşımız vardır, şu odaya koyun, toydan sonra götürürsünüz.' deyip, odaya sadece geceliklerini yollatmıştı kızın.

Ayıp mı etmişti?

Çok mu işgüzardı?

Pişmanlık içine çöreklenirken kalkıp çocukların odasına gidesi gelmişti neredeyse.

"Saçmalama, Bala."

Hızla salladı başını düşünceyi kovalamaya çalışır gibi. Sonunda da 'Sabah ola hayrola!' deyip girdi yatağına.

Ki sabah umduğu hayırla gelmiş gibiydi.

Öğlen olmuştu amma yeni evliler hala ortalıkta yoktu. Bala sonunda içi rahatlamış bir şekilde işine dönecekti ki oğlunu koridorun diğer ucunda görmesiyle bütün dikkati dağıldı. Hızla yaklaştı alık alık sırıtan, anasının da etrafının da farkında olmayan şehzadeye.

"Ooo günün aydın olsun, paşam." diye cıvıldadı kadın. Bakışlarından oğlanın ağzından laf almadan gitmeyeceği belliydi.

"Anaa..." dedi Alaeddin gülüşü hızla yok olurken. "Görmediydim seni."

"Belli, belli. Heçbir şeyi görmez gözün."

Bala beraber yürümek için oğlunun koluna girerken, Alaeddin başını eğdi utançla. Derin bir nefes verdi kendini hazırlamaya çalışır gibi.

"Ana o gülüşünün sebebini de imalarını da anlarım. Vazgeçmeyeceğini de bilirim, o yüzden heç uzatmayalım. Sandığın gibi bir durum yoktur. Toyda öyle yorulmuşuz ki bu saate kadar uyuyakalmışız. Bu kadar."

Bala'nın yüzü düştü duyduklarıyla. Alaeddin de az önceki utancından sıyrılıp suçlayıcı bir bakış attı anasına.

"Ne hikmetse Gonca'nın elbiseleri odaya taşınmamış. Onları bulmaya gelmiştim ben de. Nereye sakladınız kızın elbiselerini?"

Anası dudağını büktü çokbilmiş oğluna.

"Aman, ne saklayacaz, Alaeddin? Telaştan unutmuşuz taşımayı, hatunlara söylerim götürürler imdi. Sen onu geç de, de hele, hala bozuk mu aranız?"

AlgonWhere stories live. Discover now