Tesadüf? (Alican×Barbaros)

10

Alican starbucks paketinden kahve bardağını çıkardı ve bir yudum aldı

"OHA EN SEVDİĞİMİ NERDEN BİLDİN"

"BENİMDE EN SEVDİĞİM CUNKİ"

"VAY ANASINI SATİYİM"

"PUAHSOWŞZNW"

Gülüşürken Alicanın yavaş yavaş uykusu geliyordu ama daha uyumak istemiyordu çünki genelde huzursuz veya mutsuz olduğunda uyurdu, ama şuan öyle hissetmiyordu hemde hiç

"Film izleyelim mi"

"Ama zaten sinemaya gidicez"

"Olsun"

"Tamam"

Alican içeriden bilgisayarını getirirken Barbaros onun piti piti yürüyüşüne gülerek bakıyordu, sanki hala bir bebek gibiydi, ağlıyor, sakatlanıyor, erkenden uykusu geliyor, evinin yolunu bilmiyor çok masumdu fazla tatlıydı

Barbaros kendi kendine hiç böyle bir arkadaşım olmamıştı dediğinde Alican arkasını döndü

"Ne izleyeceğiz? "

"Bilmem ki ne istersin"

"Bence romantık komedi"

"Bence bilim kurgu"

"Taş kağıt makas? "

"Olur ama yenersem ağlama"

"Kim ağlayacak görücez Alican"

İkiside ellerini hazır konuma getirdiler ve 3 e kadar saydıklarında kazanan Barbaros oldu

"Ağlama alicann"

"Şike var👺"

"Ne şikesi bee"

Alican güldüğünde Barbarosta ona bakarak kıkırdadı hadi aç bitane bilim kurgu filmi bakalım

"Tamam tamam"

Alican mause u hareket ettirerek bir film sitesini açtı ve zombilerle ilgili bir filme girdi

"Oha bu çok iyi"

Dedi barbaros

"Sanmıyorum, korkunç gözüküyor"

"İşte o yüzden Güzel"

"Senin zevkini s-"

Alican filme tıkladı ve film oynatılmaya başlayacakken tekrar durdurdu

"Mısırsızmı izleyeceğiz cidden"

Barbaros koltuktan kalkıp alicana cevap verdi

"HİÇ DEMİCEKSİN SANDIM"

Barbaros ve Alican aynı anda mutfağa doğru yarışarak koşmaya başladı adeta

İkiside vardığında Alican mısırı barbaros tencereyi çıkardı Barbaros yap ve tuz koyup birsürü mısırı içine attı

"Çok değilmi"

"Değil değil küçük midene zarar mı gelir yoksa"

"Kes beee"

Barbaros Alicanın tepkisinr kahlahalarla gülerken bir yandan tencereyi havada şekilden şekile sokarak mısır patlatan barbarosu izliyordu

"Bak bak Alican yeteneği izle yürüyen yetenek"

"Bakıyorum"

Barbaros tencereyi 180° çevirdiğinde Alican hala gülüyordu

"Vay bee yetenek akıyo"

"Ne sandın bee"

Barbaros mısırı patlatmaya devam ederken Alican elini çenesine koymuş barbarosun salak salak yaptığı hareketleri izliyordu

Barbaros mısırlar patladığında Alican 2 tane kase çıkaracaktı ama sadece 1 tane temiz olduğunu görünce bir koca kase çıkarıp Barbarosun Mısırları boşlatmasını bekledi

Barbaros

"Olmaz sen benim mısırımı yersin"

Dedi şaka amaçlı alicana bir şaplak vururken. Alican hafifçe ensesini ovuşturarak söylendi

"Sen yersin şimdi boş yapma da dök şu amk mısırlarını"

Diyerek kaseyi uzattı. Barbaros hafifçe sırıtarak mısırları kaseye boşalttı, odayı mısır kokusu kaplayınca alican istemsizce kokladı

"Güzel kokuomuş"

"bok mu kokucaktı"

"HAYIR AMK"

ikisi de gülme krizine girdiler ve ardından barbaros kaseyi alicanın eline tutuşturdu. İkisi sessizce salona geçtiler.

~

"ALİCAN UYAN AMINA KODUM"

alican hafifçe sıçrayarak uyandı. Eliyle yüzündeki ıslak perçemleri kenara itti ve ardından merakla sordu

"noluo amk"

"FİLMİN YARISINDA UYUMUŞ- GÜLME OÇ"

alican gülerken bir yandan da dizini dövüodu anırmıştı resmen. Ardından sakinleşti ve gülerek barbarosa baktı

"İi işte mısırlar sana kalmış" dedi elini barbarosun omzuna koyarak "üzgünüm" diye de ekledi.

"sorun deil ama Bİ DAHA YAPMA"

Barbaros hafifçe kaküllerini kenara itti. Derin bir nefes alarak bezgince arkasına yaslandı.

"Şimdi ne yapıyoruz?" dedi elinin tersiyle saçını düzelterek

Alican omuz silkerek utançla uzaklara baktı. Cidden filmin ortasında uyuya mı kalmıştı?

Yumuşak koltuğa azıcık daha gömüldü ve utançla karışık sıkılgan bir şekilde barbarksa baktı.

Barbaros iç çekerek koltuktan kalktı,

"ben gideyim artık"

Alican karşı koymak istese de yapabildiği tek şey, gergin bir sessizlik içinde, hızlıca barbarosu kapıya kadar takip etmek oldu.

Barbaros biraz ortamda oluşan sessizlikten dolayı gergin bir halde

"Beni evinde misafir ettiğin için saol" diyerek gözlerini kaçırdı

Alican

"Sende beni dün evinde yatırmıştın lafı olmaz" diye atıldı

Barbaros çabucak gülümsedi, ama şuan tek istediği bu gergin ortamdan ayrılmaktı.

Tam adımı atmıştı ki alican birden tişörtünün ucundan tuttu. Dudağını ısırarak

"özür dilerim" dedi. "filmde uyuyakalmak istememiştim."

Barbaros şaşkınca eliyle alicanı biraz iterek

"Sorun değil"

Diyebildi. İstemsizce gülümsedi, alican affedildiğini düşündü ve barbarosa bakıp güldü.

Gergin hava dağılınca barbaros bir rahatlamayla iç çekti. Alican da sessizce barbarosu bıraktı.

Asansörün geldiğini bildiren sesin geldiği esnada alican birşey demek üzereydi ama barbaros hzlıca görüşürüz diyerek kendini asansörün içine attı.

Alican kalakalmıştı. Sonra hafifçe gülümseyerek içeri girdi, yüreği nedensizce uçuyor gibiydi, kendini kanepeye attı

Barbaros ise asansörün aynasına bakarak yüzünü inceledi. Kaşını çatıp dudağını oynatarak aynadaki yüzü değiştirmeye çalıştı.

Zihni, bu sırada alicanın yanında hissettiği duyguları anlamlandırmaya çalışıyordu.

Barbaros, kendini dışarı attığında çok daha iyi hissetti. Temiz hava ciğerlerine doldu ve aynı zamanda havanın soğukluğunu da üzerine boca etti.

Barbaros hafifçe irkilerek yersiz bir korkuya kapıldı, hızlıca taksi bulmak umuduyla fırlayıp koştu.

Ellerini saçlarını geriye atmak üzere kafasına attı ve gözlerini kapadı

"Tanrım.. "

Önünde duran taksinin "Abi bincen mi? " demesi ile gözlerini geri açtı ve taksiye bindi