1.Bölüm

12.5K 650 31
                                    


*Multimedya: Cevapsız Sorular/Manga

Sabahın ilk ışıkları odamın penceresinden içeri sızmaya başlamıştı. Gözlerimi açtığımda etrafa bir iki dakika boş boş bakıp sonrasında yatakta oturmuş, ellerimde gitarımı tutuyordum. Gitarın telleri parmaklarımın altından geçerken, kendi bestelediğim şarkının melodisi yavaş yavaş zihnimde canlanıyordu.

Gözlerimi kapatıp, şarkının sözlerini hatırlamaya çalıştım. "Bir yıldızlar denizinde," diye başladım. "Parıldadığını gördüm ."

Gitarın tellerini daha da sert çalmaya başladım. Şarkının ritmine ayak uydurup, şarkıyı söylemeye başladım. "Ve kalbim daha hızlı atmaya başladı," diye devam ettim. "Hiç olmadığı kadar güçlü."

Şarkıyı söylerken, kendimi dünyanın en mutlu insanı gibi hissediyordum. Müzik, benim için her şeydi. Onunla kendimi ifade ediyordum, duygularımı paylaşıyordum.

Gitarımı çalarken, pencereden dışarı baktım. Gökyüzü masmaviydi ve güneş pırıl pırıl parlıyordu. Sanki dün hiçbir şey yaşanmamış gibi.

Şarkıyı bitirdiğimde, içimde tarifsiz bir huzur hissettim. Müzik, benim için bir tutkudan daha fazlasıydı. O, benim hayatımdı.

Gitarımı yatağa bıraktım ve pencereye doğru yürüdüm. Dışarıdaki gökyüzünü seyrederken, kendi kendime düşündüm. "Bir gün, şarkılarımı herkese duyuracağım anne söz veriyorum" dedim

Sonra, yatakta uzanıp, gözlerimi kapattım. Dünü unutup müziği düşünmeye başladım bu beni sakinleştiriyordu.

"Milena hâlâ uyanmadın mı?"

Anneannemin sesini duymamla gözlerimi daha sıkı yumdum. Şu anda kimseyle konuşmak istemiyordum.

"Bırakta kız uyusun Rosa dün yeteri kadar yoruldu zaten."

Bana doğru gelen adımlar dedemin sesini duyunca kesilmişti. Birkaç saniye sonra odamın kapısının kapandığını duyunca gözlerimi açtım.

Dün doktorun odasına girdiğimde sessizlik olup bütün bakışlar bana dönmüştü. Anneannem beni görünce dayanamamış ağlamaya başlamıştı ve bir an da bana sarılınca zorla durduğum göz yaşlarım tekrardan akmaya başlamıştı.

İlik kanserinin ne olduğunu, nasıl tedavi olunacağını her şeyi annemden dolayı biliyordum. Bu yüzden bunları geçip benim için asıl olan konuya geldim.

"Tedaviye ne zaman başlayacağım?"

"Önce kök hücre nakli düşünüyoruz eğer iliği uyan biri varsa diğer tedavi yöntemlerine gerek kalmaz."

Gözlerimi yumdum. Kimsenin iliği bana uymayacaktı biliyorum. Anneme uymadığı gibi bana da uymayacaktı.

"Direkt kemoterapiye başlasak olmuyor mu?"

"Seninle açık konuşacağım Milena. Hastalığın ilerlemiş durumda bunca zaman bunu nasıl fark etmediniz anlamış değilim. Kemoterapi ya da radyoterapi tedavine olumlu sonuç verebilir mi emin değilim. Bu yüzden en kolay ve acısız yöntem kök hücre nakli."

Kısacası kök hücre bulamazsak ölüyorsun demekti bu konuşma. İfadesizce karşımda ki beyaz duvara baktım. Şu anda içimde fırtınalar kopuyordu eve gidip sabaha kadar ağlamak istiyordum.

Bu durum benim için ağırdı. On altı yaşıma kadar annemle yaşamıştım sadece o ve ben vardık. Başka kimsemiz yoktu. Anneannem ve dedem ile çok sık görüşmesekte arada bir görüşüyorduk işte. Sonra annem kanser oldu benim dünyam başıma yıkıldı.

KAYIP BAĞLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin