1~

12 1 0
                                    

Hayat bu kadarmıydı... Yemek, su,uyku, iş ne duygular vardı nede başka şeyler diğer insanlara bakıyordum.

Gülümsüyorlardı "gülmek" bu kelimeyi unutmamam bile mucize uzun süredir gülümsememiştim her günüm bir robot gibi geçip gidiyordu. 'Her zamanki gibi'

Bazen iş çıkışlarında sahile gidip denizi izlerdim annemi düşünürdüm belki babamı yada hiç görmediğim abımı...
Arkadaş... Edinmeyi denerdim
Eskiden çok denerdim ama pes ettim
İlkokulda kimse benimle oyun oynamak istemediğindede böylemi hissetmiştim?
Hatırlamıyordum...
Geçmişimde siliniyordu

Annem geçen ay vefat etmişti babam annem ölür ölmez tekrar evlenip gitmişti abimse... Annemin bile görmediği o güzel çocuk dualarımı hep süslerdi 'abim'

Soğuk rüzgar yüzüme daha şiddetli çarpmaya başladığında kafamı kaldırıp bir kez daha gökyüzüne baktım...

"Abim" dedim "keşke yanımda olsan"
Oturduğum yerden kalkıp gecenin sessizliğinde eve yürümeye başladım...

O sessizliğin içinden bir çığlık sesi yükseldi bir kız çocuğunun çığlığına benziyordu kafamı şaşkınlıkla kaldırıp etrafa baktım... Evin yönü yerine sesi duyduğum yöne yürüdüm.

Küçük bır kız çocuğu üstünde bu soğuk güne rağmen ince elbiseler sokağın ortasında bir başına...

B:selam güzel kız ben bilge senin adın ne?
Y: ben yağmur...
B: neden burada oturuyorsun?
Y: kayboldum ben abimi arıyorum...

Durdum bir kaç saniye kaldım. 'Abisi' kızın titremeye başladığını farkettiğimde üstümdeki montu çıkarıp ona giydirdim.

B:ev adresinizi biliyormusun güzel kız?
Y: evet biliyorum ama nasıl gidiliyor?
B: ben seni abine götürebilirim sanırım
Y: gerçekten mi! Sen güzel ablasın!

Soğuğa rağmen sıcak kollarıyla boynumu saran elleri hala titriyordu tarif ettiği yeri buldum ve götürdüm. Yol boyunca anlattı abisi ona bakıyormuş...

Evin olduğu yere geldiğimizde kapıyı defalarca çaldım açan olmadı yağmur daha çok üşümeye başlamıştı üstümde verebileceğim bir şey yoktu eğilip ona sarıldım.

B: abinin telefon numarasını biliyormusun
Y:sanırım biliyorum...
B:hadi abiyi arayalım güzel kız...

Söylediği numarayı girip telefonu kulağımda tuttum bir süre çaldıktan sonra kalın bir ses cevapladı.

A:alo?
B: ah. Merhaba ben bilge
A:tanıyamadım...
B:ben kız kardeşiniz yağmuru buldum...
A:ne!?
B:o sizi arıyordu...
A:nerdesiniz??
B: evinizin önündeyiz...
A: hemen geliyorum.

Telefon kapandıktan 10 dakika sonra koşarak biri geldi. Yağmur kucağımda uyuyordu bu gelen abisi olmalıydı. Mavi gözleri... Tanrım hiç böyle gözler görmemiştim açık mavi gözleri korkuyla doluydu...

Kucağımdaki yağmura şefkatle baktı daha sonra minnet duydu bakışları bana döndü. Yanımdan geçip kapıyı açtı eliyle içeriyi işaret etti eve girdik onu takip ettim. Yağmurun olduğu belli olan odadaki yatağa kucağımdaki çocuğu bıraktım...

Odadan çıktık ve kapıya doğru ilerlediğim sırada seslendi...

A:telefonunuza... Tekrar yazabilir miyim
B: anlamadım?
A: size minnet borcum var ben akın.
B: akın bey bana borcunuz yok
A: teşekkürler tanışmak istemiyorsunuz anladım...
B:ben öyle demedim... Ahh her neyse arayabilirsiniz...

AYNADAKİ ÇIĞLIKDonde viven las historias. Descúbrelo ahora