6.bölüm

286 95 43
                                    


🌹

Derler ki güzel bir kalp,
İnsanın taşıyabileceği en
Ağır yüktür..

Keyifli okumalar 🌹

🌸

Kardeşlerim bu hayatta kalan tek ailemdi ve onları kaybetmeye hiç niyetim yoktu, göz yaşlarımı sildim ve ayağa kalktım daha fazla ağlayıp zırlamiyicaktım, çenemi kaldırdım ve serhat komutana baktım.

Serhat komutan güvenlikçiye yaklaşarak, cebinden asker kartını çıkardı."ben üstteğmen serhat Demirkan" dedi ciddi bir ifadeyle."buraya çocuklar hakkında işlem yapmaya geldim"güvenlik hemen gardını indirerek."kusura bakmayın komutanım ben bilmiyordum"dedi mahçupmu olmuştu yoksa korkmuşmuydu emin değildim."ben hemen çocukları getiriyorum siz burda bekleyin" dedi ve koşarak içere girdi.

Ben sesiz bir şekilde arabanın kaputuna oturdum ve etrafı izlemeye başladım. İçime titrek bir nefes çektim, üşümüştüm dalgın dalgın etrafı izlerken birden üzerime örtülen bir şeyle yerimden sıçradım bu serhat komutandı."hava soğuk hasta olma" dedi gözlerini kaçırarak, üstüme kendi ceketini atmıştı kendide sadece bir tişört ile kalmıştı.

Hiç bir şey demedim. Bir müddet sonra yurttan çıkan kardeşlerimi görmemle kocaman gülümsedim ve onlara doğru yürüdüm. Beni görmeleriyle ikiside abla diye bağrarak bana doğru koştular. Onlara sıkı sıkı sarıldım Zümrüt ağlayınca hemen kaşlarımı çattım."ablacım niye ağlıyorsun hani kocaman olmuştun sen" dedim azarlar gibi."abla bizi burdan götür burası hiç güzel değil" dedi ağlayarak. Bir şey diyemedim benim böyle bir yetkim yoktu.

Her ne kadar içim acısada onlara yansıtmayarak." Siz burda bir süre kalıcaksınız ablacım, ben bir iş buldum gecelerinde çalışmam gerekiyor, gece evde tek kalamazsınız dimi? İşte o yüzden bir süre burda kalmanız lazım sonra ben sizi alıcam söz" sonda sesim titremişti.

Onlara açıklama yaptığım için rahatlamışa benziyorlardı artık ağlamıyorlardı. Zehra bir büyük edasıyla zümrüte döndü ve."ablamızın para kazanması gerekiyor o yüzden onu üzmeyelim sende ağlama artık tamammı?" Bu haline gülümsemiştim. bana dönünce dudaklarımı bir birine bastırarak gülümsedim." Hı hı kardeşin doğru söylüyor" dedim bir müddet daha onlarla konuştuktan sonra güvenlik, bir köşede sessizce bizi izleyen serhat komutana döndü." Komutanım geç oldu artık çocuklar içeriye girmeli" diyince yüzümü asarak serhat komutana döndüm.

Serhat komutan derin bir nefes alarak."Zeynep hanım artık gitmeliyiz" dedi. Ona bakarak başım salladım. "tamam"dedim.Zehra ile zümrüt'e bakarak"ben şimdi gidecem tamamı ama en kısa zamanda gelip sizi buradan alıcam." Zümrüt üzgün bir şekilde başını salladı.Zehra "tamam abla seni bekleyeceğiz çabuk gel olur mu" diyerek tekrardan bana sarıldı. Yutkun bir şekilde "tabii ki de geleceğim ablacım o zamana kadar birbirinize göz kulak olun ben en kısa zamanda gelip sizi buradan alıcam tamamı" ve başımı kaldırıp Zümrüt'e baktığımda ise üzgün bir şekilde başını eğdi. Hafifçe ona sırıtarak diğer kolumu açtım ve gelip kolumun içine girdi. Kolumu kaldırıp saçlarını okşadım. saçlarını okşar okşamaz ağlama hıçkırıklarına tutuldu onu ağladığını görünce kendimi zar zor tuttum. Ve sarılmayı bıraktım ikisininde yanaklarına birer öpücük koyarak ayağa kalktım.daha fazla üzülmesinler diye. "ama böyle yapmayın ya birkaç güne gelip sizi alacağım hadi bakalım geç oldu siz gidip uslu uslu uyuyun yatağınızda.birbirinize dikkat edin ben en kısa sürede geleceğim anlaşıldı mı"diyerek hafif gülümsedim.

YASAK MEYVE.Where stories live. Discover now