2

4.5K 394 20
                                    

★

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

taehyung:
yoongi hyung
sana ona bir şey söylememeni söylemiştim
neden o halde

yoongi:
sen
nereden biliyorsun

taehyung:
sizi jiminle konuşurken duydum

yoongi:
taehyung üzgünüm ama
doğru olan buydu

taehyung:
demek jungkook ona olan bakışlarımın farkında
ve rahatsız oluyor

yoongi:
demek oraları da duydun|
of|

taehyung:
sanırım haklı
ona bakmamalıyım
sonuçta
sevgilisi var

yoongi:
taehyung
sana başka birini ayarlasak ya

taehyung:
hyung
bunu kaç kere konuştuk
kalp bu
hemen vazgeçilmiyor

yoongi:
bunu bana mı söylüyorsun
jimin'i unutmak için ne kadar çabalayıp yapamadığımı hatırlamıyor musun

taehyung:
ama sen aşkının arkasında durdun
başkasına yönelmek istemedin
ve bak
şimdi yaklaşık bir senedir birliktesiniz

yoongi:
sevgilisi var taehyung

taehyung:
biliyorum
o yüzden uzaktan sevmeye çalışıyorum

yoongi:
yaklaşık iki senedir

taehyung:
alıştım artık

yoongi:
kendine yazık ediyorsun
umarım her şey yoluna girer tae

taehyung:
umarım hyung
başta kızdığım için üzgünüm
lisa'nın bana boşu boşuna sinirlenmesine karşı çıkmam gerekirdi
beni koruduğunu biliyorum
teşekkür ederim

yoongi:
her zaman arkandayız

"Bugün bizde mi toplansak ya? İçeriz film falan izleriz ha?"

Seokjin hyungla elimizdeki kuru kantin tostlarını kemirirken bir yandan da plan yapmaya çalışıyorduk. Uzun zamandır bizimkilerle toplanıp vakit geçirememiştik. Bu nedenle herkesin müsaitlik durumuna uyucak şekilde ayarlama yapmaya çalışıyorduk. Seokjin hyung heyecanla bir şeyler anlatmaya devam ederken karşımdan bize doğru gelen Lisa'ya kaydı gözlerim. Tam olarak bana bakıyordu. Yüzünde de hoş olmayan bir sırıtış vardı. Hiç onunla uğraşma havamda olmadığımdan gözlerimi herhangi bir yere kaçırdım. Tam yanımızdan geçip gidiyorlardı ki bana çarpar gibi yapıp yere düştü. Tam bir pislik.

"Tanrım önüne baksana! Senin yüzünden ayağımı burktum!"

Bir yandan sitemle bana bağırırken diğer yandan da ayağa kalkmış bilerekten üstüne döktüğü kahveyi eteğinden silmeye çalışıyordu. Yanımdaki Seokjin hyunga baktım. Suratı kıpkırmızı olmuştu ve elleri yumruk şeklindeydi. Önceki olayda da çok sinirlenmişti fakat artık patlamak üzere bir yanardağ gibi gözüküyordu. Hemen bir şey yapmazsam Lisa'ya saç baş girecekti. 

"Önüne baksaydın. Kendin bana çarptın. Drama queenlik yapmayı kes."

Oldukça sert çıkartmaya çalıştığım sesimle Lisa'nın suratı deliye döndü. Benden böylesine sert bir karşılık beklemiyordu. Gittikçe daha da seyirmeye başlayan gözleri beni germişti. Tek istediğim bana bulaşmamasıydı. Ona elimi bile sürmüyordum ama sanırım o benimle uğraşmaktan zevk alıyordu.

"Senin dilin fazla uzamış sarı çiyan. Kopartmasını bilirim."

Dediği her bir kelimeyle bana daha yaklaşırken dik pozisyonumu bozmamaya çalıştım. Bu cesaretime daha da sinir olmuş olacak ki suratıma vurmak üzere elini kaldırdı. Bense güçlü durmaya çalışmaktan yorulup gözlerimi kısıp hamlesini beklemiştim. Ancak beklediğim tokat gelmemişti. Yavaştan açtığım gözlerle gördüğüm tek şey geniş ve yapılı bir sırt olmuştu. Elimden tutup beni ileriye çekiştiren Seokjin hyungla kafamı arkaya çevirip beni kurtaranın kim olduğuna bakmıştım. Gördüğüm manzara beni fazlasıyla şaşırtmıştı. Hala Lisa'nın havadaki elini tutan Jungkook sürüklenen benim üzerimde gezdiriyordu gözlerini...

bu ficdeki lisa <<<<<<<

fake blonde, taekookWhere stories live. Discover now