"Ne yapmam gerekiyor."

Taehyung'un düm düz bir şekilde yatması ile seslice gülmüş ve yan dönerek bedenimi ona çevirmiştim.

"Taehyung rahat ol istediğin pozisyonda yatabilirsin."

Yanımdaki beden de benim gibi bedenini yan çevirmişti. Şu an yüzlerimi tamamen birbirine dönüktü ve anladığım kadarıyla Taehyung hafiften gergindi.

"gözlerini kapat birazdan uykuya dalarsın"

Sözlerim ile Taehyung bir şey demeden yavaşça gözlerini kapatmıştı. Çocuk gibiydi, her dediğimi yapması gözüme çok tatlı geliyordu.

"İyi geceler Taehyung"

-

Omzumda hissettiğim dokunuşlar ile gözümü açmayı reddetsemde dokunuşların devam etmesi ile oflayarak gözlerimi yavaşça araladım. Hafifçe araladığım gözlerimden, bana yukarıdan endişeli bakışlar gönderen bedeni görmüştüm.

"Jungkook uyanmalısın"

Gözlerimi tamamen açarak bedenimi hafifçe doğrultup yatağın arka kısmına yaslamıştım.

"Ne oldu Taehyung?"

"Çok korkunç şeyler oldu."

Taehyung'un endişe dolu gözleri ile hafifçe kaşlarımı çatıp bakışlarımı etrafta gezdirdim. Her şey normaldi ama Taehyung gerçekten korkmuşa benziyordu.

"Ne oldu ya iyi misin sen?"

"Ben uyumak için gözlerimi kapatmıştım sonra başka bir yerde uyandım bir süre orda durduktan sonra gözlerimi açtığımda tekrar buradaydım."

Taehyungun heyecanlı bir şekilde anlattıklarından sonra çatılı kaşlarımı düzeltmiş ve gülmeye başlamıştım.

"Korkma, rüya görmüşsün sadece"

"Rüyanın ne demek olduğunu bende biliyorum ama daha önce hiç yaşamamıştım ve gerçekten korkunçtu."

Taehyung'un çatık kaşlarıyla anlatması gülümsememin büyümesine neden olmuştu. Tatlılık krizine sokacaktı beni, ısırasım geliyordu bazen.

"Gel buraya"

Taehyung'un bir şey demesine fırsat vermeden elimi karşımdaki bedene atmış ve yavaşça kendi göğsüme çekmiştim. Elimi Taehyung'un belinden saçlarına atmış ve kafasını tamamen göğsüme yatırdıktan sonra yavaşça saçlarını okşamaya başlamıştım.

"Artık korkmana gerek yok"

"Ama bir sorunumuz daha var"

Kafasını kaldırmadan göğsümden bana bakan bedene çevirmiştim bakışlarımı. Çok yakındık, sıcak nefeslerini hissedecek kadar yakındık. Her nefes alışverişinde inip kalkan göğsünü hissedecek kadar yakındık ve bu beni çok tuhaf hissettiriyordu, Bir yandan da çok huzurlu hissediyordum.

Taehyung, bana hala bakıyor ve bir cevap bekliyordu. Yüzüne o kadar dalmıştım ki söylediği sorunun ne olduğunu o an umursayamamıştım.
En sonunda Boğazımı temizleyerek kendime gelmiş ve konuşmuştum.

"Ne sorunu?"

Taehyung'un göğüsümün üzerindeki ellerinden destek alarak kollarımın arasından çıkması ile boşluğa düşmüş gibi hissetmiştim. Göğsümde yatarkende neler olduğunu söyleyebilirdi.

"Söyleyeceğim ama dalga geçme tamam mı?"

"Tamam, söyle."

Taehyung yatakta dizleri üzerinde tereddüt eden bakışlarını bana gönderiyordu. Yanakları hafif kızarmıştı ve dişlerini alt dudağına geçirmişti. Stres altında olduğu belliydi ve her ne söyleyecekse söyleyip söylememe konusunda emin değildi.

Poseidon Where stories live. Discover now