6

190 36 4
                                    


Selamlarr

Günlerim yoğun geçiyor ama elimdem geldiğince burayada bölüm atmaya çalışacağım

Keyifli okumalar 🖤


Odamın kapısını hızla kapatıp boynuma bağlamaya çalıştığım kravatım ile havuzun olduğu kapıyı açıp içeri girdim. Çok geç kalmıştım ve bugün babam da şirkette olacaktı. Dakik bir babaya sahip olmak beni bazen çok zorluyordu ama yapacak bir şeyim de yoktu.

Odaya girmem ile hızla havuzun önüne doğru yürüyüp suyun dibinde yatan bedene bakarım. sırtı bana dönüktü ve ben sesimi ona nasıl duyuracağımı bilmiyordum. Suyun altından beni duyabileceğini de hiç sanmıyordum. Bakışlarımı etrafta gezdirsemde bir şey bulamadığım için sıkıntıyla oflayarak tek kol düğmemi açıp gömleğimi yukarıya sıyırmıştım.

Bir elimle zeminden destek alarak suya eğilir ve yatan bedenin kolundan tutarak hafifçe bedenini kaldırmaya çalıştım. Şu an bunu yaptığıma inanamıyordum ama Taehyung'a haber vermeden evden çıkamazdım.

Kolundan tutup çekiştirdiğim beden irkilerek gözlerini açması ve kolunu tutan kolumu tutması ile dengemi kaybedip kendimi suyun içerisinde bulmam bir olmuştu. Ne olduğunu dahi anlamadan hızla kafamı sudan çıkarmış ve boğazıma kaçan su nedeniyle öksürmeye başladım. Yaşadığım şaşkınlık ve tahlilsizlik ile ağzımdan küfürlerin savrulmasına engel olamamıştım. Tek elimle saçlarımı geriye doğru taradıktan sonra bakışlarımı ne olduğunu anlayamadığı için şaşkın bir şekilde bana bakan bedene çıkarmıştım.

Şu an resmen suya düşmüştüm, bütün takımım ıslanmıştı, zaten geç kaldığım yetmiyormuş gibi daha da geç kalacaktım ve sakin olmam gerekiyordu değil mi?

"Hay sikeyim suyu da şirketi de"

Ellerimi zemine koyarak hızla sudan çıkmış ve tamamen sırılsıklam olan kıyafetlerim ile tekrar küfür etmemi engelleyememiştim. Gerçekten her şey nasıl daha kötü olur derken daha da kötüsünün başıma gelmesi ile gayet sakin kaldığımı düşünüyordum.

"Jungkook, ben özür dilerim"

Suyun içindeki bedenden duyduğum kısık ve mahçup tondaki sesi ile kafamı hafifçe kaldırırım. Sakin olmaya çalışıyordum ama olamıyordum.

"Taehyung zaten işe geç kaldım, sana haber vereyim dedim ve sayende daha da geç kalıcam bence konuşma daha fazla"

Sabahın erken saatlerinde kalkıp uykumu alamamdan dolayı zaten üzerimde bir sinir varken başıma gelenler beni daha da sinirli yapıyordu ve bence sinirlenmekte de gayet haklıydım.

"Benim suçum yok, sen niye uyurken gelip kolumdan çekiyorsun ki?"

Karşımdaki bedenin kaşlarını çatarak beni suçlaması ile daha da sinirim bozularak seslice güldüm, fakat bu gülme eğlenmekten çok uzak bir gülmeydi.

"Sana haber vereyim, öylece evden çıkmayayım diye gelmiştim. Sesimi duyuramadığım içinde kolundan tutayım dedim burada bendeki suç ne?"

"Seslenseydin zaten seni duyardım, suyun altındayken dışarıdaki sesleri net bir şekilde duyabiliyorum"

Derin bir nefes alarak orada daha fazla durmamak için Taehyung'a şirkete gideceğime dair bir şeyler mırıldandıktan sonra hızla odadan çıktım. Haklı veya haksız olmam beni ilgilendirmezdi şu an sinirliydim, istemeden geç kalıyordum ve bu yüzden daha fazla konuşursam kalp kırabilirdim.

Koşar adımlarla tekrardan odaya girmiş ve bütün ıslak kıyafetlerimi hızla üzerimden çıkarıp bir kenara fırlatırım. Dolaptan yeni bir takım çıkarıp iyi görünüp görünmediğimi umursamadan hızla giyindim. Saçlarıma elimde biraz şekil verdikten sonra hızlı adımlarla odamdan çıkıp merdivenlerden indim. Odamı dağınık bıraktığımın farkındaydım, normalde kirli kıyafetlerimi ortalığa bırakıp yardımcılara iş çıkaran biri değildim ama şu an gerçekten hiç vaktim yoktu.

Poseidon Where stories live. Discover now