●KARAR● (1 BÖLÜM)

11.6K 307 124
                                    

Herkese yeni bir kitap ile merhaba.

Bu kitap berdele ait olucak zaten okudukça görüceksiniz

Hadi o zaman geçelim

***
Mardinde güneş çoktan doğmuştu.
Güneş Mardin'in topraklarına ayak basmıştı.

Sabah yüzüme güneşin çarpmasıyla uyandım. Yataktan kalkıp balkona çıktım,hava herzaman ki gibi güzeldi,tıpkı benim gibi. Sonra aşağıdan bağırış sesleri gelmeye başladı. Bende fazla oyalanmadan odama girip üzerimi değişip aşağıya indim. Aşağıya inmeden kendime baktım. Taş gibi olmuştum maşallah. Pü,pü,pü,pü,pü nazar değmesin bana.

Annem salonda ağıt çekiyordu. "Ana sabah sabah ne oluyor Allah aşkına." Dedim isyankâr bir ses tonuyla. "Kızım, abin Şadoğlu aşiretinin kızını kaçırmış." Dedi annem. Ben şok,ben iptal. Abim kız kaçırmıştı. OHA!YUH! ÇÜŞ! Kuralları çiğnemişti. Ya berdel olucaktı yada ölüm. Bir dakika lan berdel ve ölüm düşünürken unuttum Şadoğlu aşiretinin kızı mı? Asmin Şadoğlu'nu mu kaçırmış? Ulan Şadoğlu aşireti bizim aşireti satın alır.

"Sen ne dersin ana abim neden kız kaçırsın?" Diye sordum,şaşkınca çünkü abim böyle birşey yapmadı,yapamazdı, yapmamış olmalıydı. "Abin Şadoğlu aşiretinin kızı Delal'i kaçırmış." Dedi ağlayarak. Hee Asmin Şadoğlu değilmiş. Yengem ne kadar teselli etmeye çalışsada annem yine ağlıyordu. Ben olsam bende ağlardım. Hangi gerizekâlı benim çirkin abime kaçar ki? Demek ki Delal gerizekâlı.

"Roni yeter artık ağlama sabahtan beri kendini harab ettin." Diyerek anamın sırtını sıvazlıyordu yengem. "Berfin, oğlum kız kaçırmış hemde Şadoğlu aşiretinin kızını ya ikisinide öldürürlerse? Ben ne yaparım sonra." Dedi anam ağlayarak. "Annem haklı,Şadoğlu aşireti hepimizi satın alır." Dedim. Yengemin ters bakışlarını görünce,yalandan ağlamaya başladım. Napim? Ağlamasam bir ton laf yiycektim.

"Ana yeter artık ağlama ağlayarak eline birşey geçmeyecek yada abim kızı geri götürmeyecek ailesine." Dedim. Tam o sırada konağın kapısı açıldı içeriye Şadoğlu aşiretinin ağası ve bir kaç kişi girdi içeriye bende hemen avluya indim. Adam yakışıklıydı ama çaktırmadım.

"NOLUYOR BURADA?" Dedim bağırarak arkamdan yengem annem ve diğerleri geldi. "Nerde senin o gerizekâlı abin?" Diye sordu  Adar ağa. "Kendine gel Adar ağa sen kime gerizekâlı diyorsun?" Dedim çatık kaşlarımla. "O hasiyetsiz gerizekâlı abine diyorum." Dedi Adar ağa. O kadar haklısın ki aşko anlatamam. Kendimi sinirlenmiş gibi gösterdim.

"Kendine gel Adar ağa, abim hakkında böyle konuşamazsın ve abim nerede bizde bilmiyoruz ne derdin varsa babamlar gelince derdini söylersin." Dedim.

"Benim derdim baban değil küçük hanım. Benim derdim senin abinle." Dedi Adar ağa. Annem diz çöküp ağlıyordu tüm çalışanlar ve yengem annemin başının üstüne toplanmıştı. "Bir benim ismim var Zilan. İki eğer derdin abimleyse abimi bul derdini abimle hallet." Dedim sinirle. Bu ne biçim bir insandı ya? Çok gıcık bir ağaydı ama bi' o kadar da yakışıklıydı. "Vaayy küçük hanım pek atarlı çıktı." Dedi gıcık bir bakışla. "Oğlum sen gıcık falan mısın?" Diye sordum sinirle. "Bilmem öyle miyim?" Diye sordu.

Allah'ım,sen bana sabır ver.

Bu sefer içeriye babamlar girdi abim ve o kızda buradaydı. Kız hıçkırarak ağlıyordu. "Baba nereden buldunuz?" Diye sordum ikisinide işaret ederek. "Dağ evine giderken yakaladılar." Dedi. "Abi lütfen bırakın bizi." Dedi kız yalvararak. "Delal sen sus zaten sana sinirliyim kaçmakta ne demek ya?" Dedi gıcık olan Adar ağa. Karılar gibi konuşmuştu resmen. Iyyy. "Abi özür dileriz lütfen bırak bizi." Dedi Delal yalvararak. "DELAL SUS." Diye kükredi gıcık olan Adar ağa. "Bir dakika Adar ağa,karşında kardeşin var senin ondan öte kadın var sen hangi hakla ona bağırabilirsin? O sesinin tonuna dikkat et." Dedim,tehditkâr bir ses tonuyla.

TÖRE MAHKÛMUWhere stories live. Discover now