🧵57🧶

11.1K 829 48
                                    

Beğenmeyi ve satır aralarına bol bol yorum yapmayı unutmayın.

Bölüm sınırı;
Beğeni:650
Yorum:150

Yorumu tamamlamak için noktalama işareti, harf ve emoji kullanmayın lütfen. Satır aralarına düşüncelerinizi yazın. :) iyi okumalar. Ben de gidip Yalı Çapkını izleyeyim. Suna ve Kaya için yeniden başladım bcjfjf

"Yenge. " bana seslenen Sefer'le kafamı kaldırdım. Hakan taze ekmek veriyor diye havanın serin olmasını umursamadan kapının önüne kremitten küçük bir ocak yapıp ateşi yaktık. Bir yandan ateş önünde ısınırken bir yandan da muhabbet ediyorduk.

"Ne oldu Sefer?" Koca leğenin kapağını açıp şişen hamuruma baktım. Birazdan başlayacaktım. Bu arada Sefer kucağımda ağlayan kızımla bize doğru geldi.

"Maral susmuyor. " bu arada kızaran kızıma baktım. Neyse ki Mesut kızımızın uyku saati geldiğini anlayıp ayaklandı ve kucağına aldı. Ağlamaları iç çekmeye dönerken minik kollarıyla babasına sarıldı.

"Uykusu geldi. Ben ayakta sallayıp geliyorum. " dudaklarımda gülümseme peydah oldu. Koca adamın kızı için gitmesini izledim. Bu arada gözlerim Esra'ya kaydı. Kaçamak bakışları Mesut'la Hakan arasında gidip geliyordu. Acaba aklından Hakan'ın nasıl bir baba olacağını mı geçiriyor?

Sefer Mesut'un kalktığı yere oturup omzunu yanındaki Osman'a dayadı.

Ben tek tek ekmekleri açarken bizimkilerde yağlayıp sıcak sıcak yedi. Bir ara Hakan'ın dördüncü ekmeği dürüm gibi sararak yediğini gördüm.

"Karnınızı ekmekle doyurmayın. Daha patila yapacağım. " Sefer eliyle karnını ovarken diğer eliyle beni onayladı. Kızımızı uyutan Mesut'sa gelip ocağın başında durdu. Ben ekmeği yapıp sacın üstüne atıyordum o da ekmekleri ters düz edip olunca getirdiğim temiz leğene atıyordu.

"Tezgahın üstünde çökelik var. Onun içine soğan küp küp doğra. Ama küçük olsun. İçine pul biberde bol dök getir. " gözlerim Esradaydı. Dediklerimi dikkatle dinlese de gitme konusunda tereddütlüydü. Kaçamak bakışları Hakan'a değip duruyordu.

"Pul biber hangisi. " gergince konuştu. Sefer'in şaşkın gözleri Esra'ya kaydı.

"Komutanım bunu ben bile biliyorum. Şu kırmızı küçük baharat var ya o işte. Sumakla karıştırma ama. " Osman elindeki ekmeği Sefer'in ağzına tıktı. Bense gülmemek için hamuru açmaya devam ettim.

Esra ses çıkarmadan kalkıp gitti. Hakan'sa hemen peşinden ayaklandı. Belli ki givip yardım edecek. En azından pul biberin atıldığına emin olurum.

"İçeri gitmeden mutfak camının önündeki kasadan soğan al. " Hakan bizden uzaklaşınca Sefer bana doğru eğildi. Esra'yla ilgili dedikodu yapacaktı. Mesut koca elini Sefer'in alnına koyup kafasını geri itti.

"Saçın hamura girecek. " arada yaptığı huysuzluklar bile hoşuma gidiyor. Mesut bir yandan ekmeğin diğer yüzünü değiştirirken bir yandan da göz ucuyla beni izliyordu.

"Yav yenge bu nasıl bize gelin gelecek? Daha pul biberi bilmiyorum. Bizim oğlanı aç bırakır. " istemsiz kıkırdadım. Mesut önüme düşüp beni engelleyen yazmamın ucunu tutup omzumdan arkaya attı. Allah'tan önünü iğneleyip öyle başladım.

"Öğrenir elbet. Gerçi şimdiye öğrenmesi gerekirdi. Benim çevremdeki kızlar küçük yaştan başlıyordu. Belki asker ya ondan öğrenemiştir. " Sefer gözlerini devirdi. Belli ki benimle aynı fikirde değil.


Mutlu Mesut                                 🧵Tamamlandı🧶Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin