SEZON FİNALİ

1.8K 120 158
                                    

Herkese merhaba sevgili okurlar ve motorseverler.

Nasılsınız? Umarım her biriniz çok iyisinizdir.

10K olmamıza çok az kaldı :) Sezon finalinden sonra yeni bölüm gelene kadar oluruz diye tahmin ediyorum. Oy sayımız 1K olmak üzere yorumlar ise 2K'yı geçti. Kitabı ilk yazmaya başladığımda beklenti içerisinde asla değildim tamamen kafamdaki senaryoları dile dökmek amacıyla başlamıştım fakat şuan görüyorum ki hikayelerimi ve kalemimi beğenen bir sürü insan var.

Bu bölüme kadar yanımda olan, desteklerini esirgemeyen her bir okuruma çok teşekkür ediyorum. Umarım çok daha iyi yerlere geliriz <3

İyi okumalar..

Oy vermeyi ve satır aralarına bol bol yorum yapmayı unutmayın.

Sınır 20 oy 60 yorum 🩶

Medya: Deniz

Şarkı: James Arthur - İmpossible

.

And now
When all is done, there is nothing to say
You have gone and so effortlessly
You have won, you can go ahead, tell them

Tell them all I know now
Shout it from the rooftops
Write it on the skyline
All we had is gone now

Tell them I was happy
And my heart is broken
All my scars are open
Tell them what I hoped would be impossible

.

Motorun üzerinde ormanda kaç saat daha geçirdik bilmiyorum ama hava artık kararmaya başladığında eve dönmemiz gerektiğini fark edip toparlandık. Bundan sonra nasıl bir yol izleyeceğimize dair en ufak bir fikrim dahi yoktu.

Ayrı gibi mi davranacaktık yoksa her şeye el ele göğüs mü gerecektik bilmiyorum ama bizim için iki yol da oldukça zorlu olacaktı. Kaya'nın motoru evin önünde durduğunda kafamdaki kaskı çıkartıp ona uzattım.

İkimizde bir şeyler söylemek istiyor ama nasıl kelimelere dökeceğimizi bilmiyorduk farkındaydım. Konuşamasa da bakışlarından anlıyordum onu. Kaskı aldığında motordan inip eve doğru yöneldim.

Birkaç adım atmıştım ki Kaya kolumdan tutup bedenimi ona doğru çevirdi. 'Deniz'im, güzelim. Her şey düzelecek biliyorsun değil mi?' Evet anlamında kafamı aşağı yukarı salladım. 'Ne kadar böyle devam edeceğiz peki Kaya?' Sağ elini şakaklarına götürüp ovaladı.

'Bana iki gün ver Deniz. Halletmem gereken bir şey var. Ondan sonra her şey bitecek. Söz sana.' Gözlerim dolu dolu onun mavi gözlerinde kaybolmuşken söylediği her kelimeye inandım. 'İki gün sevgilim.' Hasret kalacağım dudaklarına dudaklarımı bastırıp uzun bir öpücük bıraktım.

Son kez öptüğümden bir haber...

Arkama bakmadan koşar adımlarla eve ilerledim. Bakarsam dayanamaz geri dönerdim kendimi tanıyordum. Evin ışıklarının açık olduğunu gördüğümde kaşlarım çatıldı. Abimler hala evde miydi? Şuan onlarla muhatap olmak en son isteyeceğim şey bile değildi.

Sessizce kapıyı açıp ayakkabılarımı çıkardım. Parmak uçlarımda merdivenlere doğru ilerliyordum ki önüme birden Defne'nin atlaması ile korkudan küçük dilimi yutmuş bile olabilirdim. Attığım çığlık onu da korkutmuş ve olduğu yerde sıçramasına neden olmuştu.

İlk şoku üzerimden attığımda boş bakışlarımın odak noktası Defne oldu. Abim görünürde ortalarda yoktu. Sakinleştiğimi anlayan Defne'nin de yüzünü büyük bir gerginlik kapladığında o konuşmanın gerçekleşeceğini anlamıştım.

MOTORCU | +18Where stories live. Discover now