BÖLÜM 5

3.4K 277 307
                                    

Tatilde bile bölüm atıyorum kıymetimi bilin lütfen :)

Sizinle birlikte Deniz'in de gerçekleri öğreneceği bir bölüm karşınızda. Bazı sırlar açığa çıkacak..

Eğer beğendiyseniz yıldıza basarak oy vermeyi ve satır aralarına bol bol yorum yapmayı unutmayın lütfen. Düşünceleriniz benim için çok önemli <3

İyi okumalar...

Medya: Kaya Demirhan


🏍️

'Nerede olursan ol bu bilekliği taktığın sürece ben hep senin karanlığını aydınlatıcam'

Çoktan akşam olmuştu fakat Kaya denen adam hala ortalarda yoktu. Çalışanlar sürekli dibimde geziyor ve asla bir yere gitmeme izin vermiyordu. Belli ki sıkı sıkıya tembihlenmişlerdi. Daha fazla beklemek istemediğim için birine yatacağım yeri sordum ve odaya geçtim.

Saatlerdir dönüp durduğum yatakta bir türlü gözüme uyku girmiyordu. Elimdeki bileklik beni geçmişime çekiyordu fakat oralar karanlık yüzümdü. Bir kere batarsam çıkamazdım. Daha fazla odada kalamayacağımı anladığımda ayaklarımı yataktan sarkıtıp zemin ile buluşturdum.

Sessizce odadan çıkıp önümdeki ihtişamlı evi inceledim. Bir de içinden çıktığım iki katlı binayı. İki evi birleştiren kocaman bir bahçe vardı önümde. İyi bakıldığı taze çim kokusundan ve yeni çiçek açmış bitkilerden belliydi. Adımlarımı boş bahçeye yönelttim.

Biraz yürüyüp hava almak iyi gelebilirdi. Gecenin körü olmasına rağmen birkaç aydınlatma sayesinde önümü rahatlıkla görebiliyordum. Adımlarım büyük evin çevresinde dolanmaya başladı. Tehlikeli sulara yaklaştıkça içimdeki heyecan da artıyordu.

Köşeyi döndüğümde birinin sesini duymamla duvarın arkasına sindim ve dinlemeye başladım. 'Hayır görmedi' Durup karşı tarafı dinledi fakat ses gelmiyordu. Telefonla konuşuyor olmalıydı. Bu o mavi gözlü adamın sesiydi. 'Babam bana bunu söylememekle hata etti' Sesi yükselmişti.

'Onu yarın gece evden çıkartacaksınız, ya onu görseydi' Görüş açımda değildi fakat sesinden anladığım kadarıyla sinirliydi. Kimden bahsediyorlardı. Evde görülmemesi gereken ne vardı. Aklımı kurcalayan düşünceleri bölen şey bana yaklaşan adım sesleri oldu. Hayır şuan yakalanamazdım. Hızla açık olan mutfak kapısından içeri girdim.

Bu sabah gördüğüm mutfak değildi. Arkamdan gelme ihtimaline karşı oradan çıkıp uzun koridorda ilerledim. Ses çıkarmamak için adeta parmak ucumda ilerliyordum. Koridorun öbür ucundan gelen fısıltıları duymamla olduğum yerde kaldım.

Evin içinde görülürsem biterdim. Kapısını aralık gördüğüm odaya doğru hızla ilerledim. Kapıyı sessizce kapatıp sırtımı yasladım. Tuttuğum nefesimi sesli bir şekilde verdim. Hızla inip kalkan göğsümü sakinleştirmek için derin derin nefes aldım.

Birkaç dakikanın ardından nefesim düzene girmişti. Nefes sesim kesildiğinde kulağıma başka bir ses daha ilişti. Bir nefes sesi daha.

Odada biri daha vardı. Korkudan elim ayağım buz kesmişti. Bakışlarımı odanın ortasındaki yatağa çevirdim. Üzerinde yüz üstü yatan biri vardı. Telaştan odaya dönüp bakmamıştım bile.

Uyuyor olsa gerek girdiğimi fark edip tepki vermemişti. Geldiğim gibi geri de çıkabilirdim. Kesinlikle bunu onu uyandırmadan yapabilirdim. Elim kapının kulpuna gitmişti ki duyduğum ses ile gözlerim kocaman açıldı.

Yine mi o şerefsiz diye sayıkladım içimden. Bir türlü kurtulamıyordum. 'Nereye aptal kız' Bu sabrımı taşıran son damlaydı. Kimmiş aptal gösterecektim ona. Sinirle arkamı döndüğümde gözleri gözlerimi buldu.

MOTORCU | +18Where stories live. Discover now