23

595 20 15
                                    

"Beni sen buraya getirdin bi kere. Götürsen ölürmüsün? "

Sinirle karşımdaki akıllanmayan kıza bakarak
"Ölür" dedim. "Hatta sadece o değil sende ölürsün"

Saçlarını savurarak
"Benim kılıma bile zarar veremezsin sen " diyince korkutucu bir şekilde gülmeye başladım

"Ne çabuk unuttun bu gün olanları. Sana acımasaydım oracıkta söker atardım o saçlarını"

"Hah" diyerek kollarını bağladı
"Bi kere ben sen sırf melih'in sevgilisisin diye bişey yapmadım sana"

"Bak biliyormuşsun demekki melih'in sevgilisi olduğumu ne diye hala peşindesin melih'in? "

"Sana mı sorcam be kimin peşinde koşup koşmayacağımı? "
Ne kadar saçma bi soruydu be bu? Kaç yaşındaydı bu kız?

Sorusunun saçmalığını anlayarak tekrardan "melihh beni eve bırakırmısınn? " dedi dudağını bükerek. Bu hareketiyle yüzümü buruşturdum.

Melih bana dönerek " aslında-" diyecekken  "hele bi cesaret et " dememle sözü kesildi. Söyleyeceği şeyi yutarak "mert ne derse o " diyince sude yerinde tepinerek bana döndü.

"Sen bi sussana ya! Ne güzel kabul edicekti. " parmağımı sudeye doğrultarak
"Seni bi daha melih'in yanında görmek istemiyorum. Eğer görürsem yada benim kulağıma gelirse ağzına sıçarım senin" dedim.

Elini kaldırıp tokat atıcakken bileğini tutup büktüm. Acı ile kıvranarak bileğini elimden kurtarmaya çalıştı
"Şu anda bileğini kırabilirim. Yapmamı istermisin hmm? "

Bana cevap vermemesi ile biraz daha baskı uyguladığımda
"Yapma. Lütfen yapma" demeye başladı. "Aferim" diyerek bileğini bıraktım.

Bileğini ovuşturarak sinirle bana baktı. Bişey demeye cesaret edemeyerek sinirli adımlarla yürümeye başladı.

Melihe dönerek gözlerimle arabayı gösterdim. Ne dediğimi anlayarak arabayı açtı. Hemen kapıyı açarak oturdum. Melihte arabanın önünden dolanarak şöför koltuğuna oturdu.

Kapıyı kapatmasıyla direk melihe döndüm. Zaten bana bakan melihe sinirle
"Sana susmanı söylemeseydim kabulmü edecektin? " demem ile yutkunarak

"Sonuçta o benimle gelmişti yani görürsek bişey olmazdı sanırım yani"
Tek kaşımı kaldırarak
"Öyle mii? Sorun olmazdı yani. Melih benimle empati yapmanı istiyorum. "

Pür dikkat beni dinliyordu
"Bana erkek arkadaşımın yavşadığını düşün. Bana dokunuyo, beni öpmeye çalışıyo ama seninle sevgili olduğumu biliyor. Daha sonrasındada yüzsüz yüzsüz gelip onuda bırakmamızı istiyor ne yapardın? Kabul etmeme izin verir miydin? "

Bu dediklerim ile yumruklarını sıktı. O kadar sıkmıştıkı parmak boğumları beyazlamıştı. Sinirle
"O orospuyu eşek sudan gelinceye kadar döverdim. Sana dokunursa o ellerini kırar götüne sokardım . Öpmesinden bahsetmiyorum bile. Asla kabul edemezdin."

Bu dedikleriyle sırıtarak
"Bunları bana kimse yapmadı bile ama sen baya sinirlendin. Bi de beni düşünsen diyorum. Sana dokundu, senin kucağına çıktı, seni öptü" son cümlemi zorlanarak söylemiştim

"Ki ben sadece bu kızın saçını çekip çelme taktım. Gönül isterdi tut saçlarından kafasını duvara vur sonra saçından tutup yerde sürükle saatlerce ama işte. " demem ile haklı olduğumu anlayarak yüz ifadesi değişti.

"Ben özür dilerim güzelim cidden çok özür dilerim. Ben senin nası hissettiğini düşünemedim"

"Biliyorum"
Ellerimi tutarak baş barmağı ile elini okşamaya başladı
"Sana yemin ederim bi daha asla böyle bişey yapmayacağım"
Tebessüm ederek "sana güveniyorum umarım güvenimi boşa çıkarmazsın"

Kafasını iki yana sallayarak "asla " dedi. Ardından üstüme eğilerek dudağıma öpücük kondurup geri çekilmeden
"özledim seni. yapsak kızarmısın? " dedi. Bunu demesiyle gülerek "daha dün yaptıkya " dedim.

"Koskoca bir gün geçmiş. Popon acıyormu hala? " kafamı olumsuz anlamda sallayınca gülümseyerek "güzel" dedi. Geri çekilerek kemerini taktı. Hiç zaman kaybetmeden arbayı çalıştırdı.

Bende arkama yaslanarak kemerimi taktım.
"Hey melih yavaşla biraz acelen ne? Ayrıca burası benim evime giden yol değil.! "

"Şş bebeğim sessiz ol. Geldik sayılır" diyerek keskin bir dönüş yaptı. Tenha bir sokağa girerek arabayı durdurdu. Merakla etrafıma bakarken kemerini ne ara çıkardığını anlamadığım melih çenemi kavrayarak kendine çevirdiği gibi dudağıma yapıştı.

Omzuna vurarak çekilmesini sağladım. Netin nefesler alarak "hazır değildim. Hem cidden yapıcakmıyız? Ya dışardakiler bizi görürse? "

Melih kemerimi çıkartarak "arabamın içi dışarıdan görünmüyor ayrıca evet burada yapıcağız" diyerek belimi tutarak kucağına oturmamı sağladı.

Ellerimi omuzlarına yerleştirerek yerime yerleşmeye çalıştım. Melih koltuğu geriye çekerek koltuğu biraz aşşağıya indirdi. "Evet güzelim artık seni yeme zamanı" diyerek dudağıma yapıştı.

Ellerimi boynuna çıkararak oradaki saçlarıyla oynamaya başladım bunu yapmamı sevdiğine dağir mırıltılar çıkardı. O da ellerini tişörtümün içine sokmuş çıplak belimi okşuyordu. Bi anda beni penisinin tam üstüne oturmasıyla melih'in dudaklarından ayrıldım.

Ne oldu? dercesine bakarken
"Burada prezervatif ve kayganlaştırıcı yokki? " demem ile gülümsedi. Çenesiyle torpidoyu göstererek boynuma sıkı bir öpücük kondurdu.
Uzanarak torpidoyu açtım. İçine baktığımda 2 paket prezervatif ve kayganlaştırıcı olduğunu gördüm.

Gözlerimi sonuna kadar açarak melihe döndüm.
"Ciddi misin? Bunun olucağını biliyormuydun? "
Bu dediğim ile gülümseyerek omuz silktik.
"Başka sorun kalmadığına göre kaldığımız yerden devam mı etsek diyorum. Benim küçük seni istiyorda"

. . .

MAHALLE ABİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin